Barış süreci sanki giderek çıkmaza giriyor!

Düne kadar hep alttan alan ve her türlü uyuma hazır görünen terör örgütü artık çok daha farklı söylemlerle konuşuyor.

Dün kendini feshettiğini, silah bıraktığını ve de Türkiye topraklarından çekildiğini ilan eden terör örgütü bugün sembolik olarak silah yaktıklarını ama silahları teslim etmediklerini söylüyor.

Silahlarını teslim etmediklerini belirttikten hemen sonra Öcalan’ın tahliyesini şart koşuyorlar.

Bir bakıma aba altından sopa göstermek istiyorlar.

“Öcalan serbest bırakılmazsa silahlar yeniden devreye girer” der gibi bir halleri var. Ancak terör örgütünün önemli bir problemi var.

Örgütün tepesinde bulunan isimler ile tabanında bulunanlar aynı şeyleri söylemiyorlar ya da düşünmüyorlar.

Bırakın aynı şeyleri söylemeyi birbirlerine çok zıt açıklamalarda bulunmaktan geri durmuyorlar.

Yani terör örgütü sadece devlet ile sorun yaşamıyor.

Kendi aralarında da birçok sorunlar yaşanıyor.

Hatta içlerinden bir kesim terör örgütü tarafından infaz edilen arkadaşlarının hesabını sormak istiyor.

Ve böyle infaz edilenlerin sayısı on binlerle ifade ediliyor.

Terör örgütü adına yapılan açıklamalar da “biz sorumluluğumuzu yerine getirdik” deniliyor.

Ve de “devlet önderliğin ayağına geldi, örgütün büyüklüğü buradan geliyor” diye övünülüyor.

Dileriz örgüt sözcülerinin söylemlerindeki bu değişiklik adına barış süreci denilen bu döneme gereğinden fazla umut bağlayanların ayıkmasına vesile olur.

Ama biz bu söylemleri züğürt tesellisi olarak görüyoruz.

Örgütünü fesheden, sembolik de olsa silahlarını yakarak bırakan ve Türkiye topraklarından çekildiklerini ilan edenlerin kendi kendilerini avutmaları olarak kabul ediyoruz.

Örgütün bundan sonra bir daha toparlanmasının da fevkalade güç olduğunu düşünüyoruz.

Zira örgüt tabanında moraller sıfır!

Örgütün tepesindeki isimlerin örgütün tabanını adam yerine koymayarak kendi kafalarına göre hareket etmelerinin ve yeni kararlar almalarının örgüt içi disiplini hayli zorladığı aşikâr.

Yıllarını dağlarda geçirenlerin örgütün feshedilmesinden sonra bu karara kayıtsız şartsız itaat etmeleri elbette sanıldığı kadar kolay olmayacaktır.

Yani içlerinden birileri bozulan moralleri düzeltmek için bu tür konuşmalar yapsalar bile toparlanma kolay olmayacaktır.