İLK işaret bir önceki haftanın Beşiktaş maçını yöneten ünlü hakem tarafından verilmişti. Bir Beşiktaş futbolcusu (Quaresma) Kadıköy’deki maçta oynamamak istiyorsa ve bunu kart görerek resmileştirmek istiyorsa, TFF hakeminin görevi, maç sonu tüm futbol yorumcularının “Kırmızı, kırmızı” diye haykıracakları kasıtlı faulu es geçmek midir, görmemeye yatmak mıdır?

Ardından, faal MHK başkanının iki yıl önce “olmaz” dediği Hüseyin Göçek’i uçurması TFF’nin planının yürüdüğünün göstergesiydi. Hüseyin Göçek iki yıl içinde kırk fırın ekmek mi yemişti? Yoksa MHK başkanı hangi hakem olsun düşüncesine dalmışken, kulağına “Burdangidek, Ürgüp’e göçek” türküsü mü çalınmıştı? Bilinmiyor..

Sadece 4-5 pozisyon vardı, diyorlar.

Hüseyin Göçek’in başarısının kanıtı bu. Takımları pozisyona sokmamak. Takımlar dedik ama, Şenol Güneş bey pozisyona girmemelerinin mazeretini çoktan hazırlamış: Tuzağa düşmedik! Hakeme göre oynadık demenin son versiyonu.

Şenol Güneş deyince, basın toplantısında söylediklerine de takılmak zorundayız. Zira bomba diye haber yapmış muhabirleri “Fenerbahçe’den bize gelmek isteyen başka bir oyuncu daha vardı.”

Herkes bu cümlenin “kim”ine takıldı, kaldı. Halbuki mesajın anafikri başka. Şenol Güneş “Biz” diyor. “Bize gelmek istiyordu” diyor. Beşiktaş demiyor, Beşiktaş’a gelecekti, demiyor. Bu noktada bir acaba daha takılıyor aklımıza. Acaba bu cümleyi seslendirmeye imkan versin diye mi oynattı Gökhan Gönül’ü?

Bu maç konuşulur da Gökhan Gönül konuşulmaz mı? Aslında ona tepki veren Fenerbahçelileri konuşmak daha doğru olur. Gökhan Gönül nasıl yazıldı çizildi bu maç dolayısıyla? Fenerbahçe formasını 9 yıl giyen… Yani daha Şenol Güneş’in biz’i yetmiyor tanınmasına.. 9 yıl taşımış Fenerbahçe formasını, bir marifettir. Dileriz Beşiktaş formasını daha uzun yıllar taşıyacak gücü olur Gökhan Gönül’ün.

Geçmiş günlerine hatırına bizim gönlümüz böyle ister ama, Gökhan Gönül, Şenol Güneş’in gönlünde yok gibi.. Gökhan Gönül’e final yaptırdı gibi..

Gelecek yaşandığında görülecek, Şenol Güneş’in aklı hala o gelmek istediğini iddia ettiği futbolcuda. Lig başlayalı aylar olmuş..

Aziz Yıldırım’ın tribünde sürekli hakem kararlarına verdiği resimleri görmek isteyen ve o resimler çekilsin gayesini Hüseyin Göçek’lerle güden bir futbol yönetimine sahibiz. Bu iddianın izahı da şöyle yapılır: Aziz Yıldırım’ın 3 Temmuz haklılığının hala hazmedilememesi.. Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe seyircisine sürekli ceza kesmek.. Hani bir zamanlar bu ülkede, demokrasinin üstünü örten Nihat Erim şalı vardı.. O terekeye TFF’mi kondu?

Bu son maçta, Kadıköy’deki Fenerbahçe-Beşiktaş karşılaşmasında, Aziz Yıldırım koltuğunda sessizce otursaydı, TFF sorumluları ve yetkilileri gibi.. Bu ülkenin tüm futbol yorumcuları ve gazetecileri bir tek cümle de birleşeceklerdi maçın sona erdiği dakikada.. Hakemin ve onu oraya gönderenlerin adil olduklarına o kadar inanmışti ki Aziz Yıldırım, hiç tepki göstermedi, diyeceklerdi.

Türk futbolu bugün bu kadar geri bir yerde ise, bunun ilk sorumluları Hüseyin Göçek’lerde adalet olduğunu söyleyenlerdir.