82. SEÇİM BÖLGESİ ŞART

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın taleplerine ve temsil sorununa dikkat çekti. 

Şimdi gelin, bu önemli konuyu hep birlikte değerlendirelim.

Bu nedenle, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız için “Avrupa merkezli 82. Seçim Bölgesi” kurulmalıdır. Tıpkı Türkiye’deki her il gibi, bu bölgeden de milletvekilleri seçilmeli ve TBMM’de yalnızca yurt dışındaki vatandaşlarımızı temsil etmelidir.

Bu çağrının bir diğer önemli gerekçesi de seçim adaletidir. Türkiye’deki vatandaşlarımız, haklı olarak yurtdışındaki oyların seçim sonuçlarını Türkiye geneline yayılması sebebiyle illerindeki tercihler üzerinde haksız bir etki oluşturduğunu ifade etmektedir. Gerçekten de her seçim bölgesinin kendine özgü sorunları, hassasiyetleri ve siyasal dinamikleri vardır. Bu nedenle, yurtdışı oylarının da ayrı bir seçim bölgesi kapsamında değerlendirilmesi, hem Türkiye’deki vatandaşlarımızın taleplerini karşılayacak hem de yurt dışındaki vatandaşlarımızın temsiliyetini daha adil ve sağlıklı bir zemine oturtacaktır.

BU UYGULAMA SAYESİNDE:

• Sorunlar doğrudan Meclis gündemine taşınır.

Yurt dışında yaşayan milyonlarca vatandaşımızın karşılaştığı problemler, bugüne kadar ya gündeme dahi alınmamış ya da seçim dönemlerinde yüzeysel vaatlerle geçiştirilmiştir. 82. Seçim Bölgesi sayesinde, bu vatandaşlarımızı doğrudan temsil eden milletvekilleri, yaşanan sorunları birinci elden TBMM’ye taşıyacak, kalıcı ve sistemli çözümler için mücadele edecektir.

Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın meseleleri Türkiye’deki vatandaşlardan farklı dinamiklere sahiptir. 

82. Seçim Bölgesi milletvekilleri, bu alanlara özel uzmanlaşmış danışmanlarla birlikte çalışarak çözümler üretecek, vatandaşların hak arayışlarını kurumsallaştıracaktır.

• Seçim dönemleri dışında da vatandaşlarla bağ kurulmuş olur.

Şu anki sistemde siyasetçiler yurtdışındaki vatandaşlara yalnızca seçim dönemlerinde ulaşmakta, sonrasında ise ilgisizlik hâkim olmaktadır. Oysa 82. Seçim Bölgesi, yıl boyunca aktif çalışan vekiller aracılığıyla yurtdışında yaşayan vatandaşlarla sürdürülebilir bir ilişki kuracak; talepler, öneriler ve sorunlar sürekli iletişimle Meclis gündeminde tutulacaktır.

• Genç nesillerin Türkiye ile bağları kuvvetlenir, siyasal aidiyet güçlenir.

Yurtdışında doğup büyüyen genç nesillerin önemli bir kısmı, Türkiye ile olan bağlarını yalnızca kültürel düzeyde yaşamaktadır. Ancak siyasi temsil ve aktif katılım, bu bağı güçlendiren temel unsurlardandır. 82. Seçim Bölgesi sayesinde gençler, yaşadıkları gerçekliklere hitap eden bir siyasal temsil gücüne kavuşacak, Türkiye’ye dair aidiyetleri güçlenecektir. Bu da hem bireysel hem de toplumsal düzeyde güçlü bir köprü kuracaktır.

DÜNYADA 22 ÜLKEDE BU UYGULAMA VAR – TUNUS BİLE BİZİ GEÇTİ

Bu öneri sadece bize ait bir hayal değil, dünya genelinde 22 ülkede aktif olarak uygulanan bir sistemdir. Üstelik bu ülkelerin bazıları köklü demokratik geleneğe sahipken, bazıları ise ekonomik ve siyasi olarak Türkiye’den daha zayıf olmalarına rağmen vatandaşlarını doğrudan temsil etmektedir:

• Fransa, yurt dışında yaşayan vatandaşları için tam 11 ayrı seçim bölgesi oluşturmuş ve milletvekili göndermektedir.

• İtalya, 2001 yılından bu yana yurtdışındaki İtalyanları temsil eden milletvekillerini Meclis’e dahil etmektedir.

• Portekiz, Avrupa ve Avrupa dışı olmak üzere 2 ayrı yurt dışı seçim bölgesi oluşturmuştur.

• Tunus, yurt dışındaki vatandaşları için tam 19 milletvekili kontenjanı ayırmış durumdadır.

Türkiye ise bu konuda hâlâ somut bir adım atmamıştır. Bu durum ne adaletle, ne eşit yurttaşlık anlayışıyla, ne de anayasal temsille bağdaşmaktadır.

Unutulmamalıdır ki Avrupa’da yaşayan seçmen sayısı, Ankara veya İzmir gibi büyükşehirlerdeki seçmen sayısına denktir. Bugün itibarıyla Avrupa’da yaklaşık 3,5 milyon seçmen bulunmaktadır. Buna ek olarak, 1 milyona yakın vatandaşımız ise çifte vatandaşlık hakkı olmadığı için oy kullanamamaktadır. Yani yalnızca seçmen değil, aynı zamanda siyasi temsilden de mahrum kalmaktadırlar. Bu tablo, sadece bir istatistik değil, aynı zamanda demokrasi adına ciddi bir temsil boşluğunu ortaya koymaktadır. 

Avrupa Saadet Teşkilatımız, bu konuda yıllardır sahada mücadele vermekte; raporlar hazırlamakta, çözüm önerilerini hem kamuoyuyla hem de parti genel merkezimizle paylaşmaktadır.

Bizler sadece şikâyet eden değil, çözüm üreten bir siyasi anlayışa sahibiz.

82. Seçim Bölgesi talebimiz; sadece siyasi temsil değil, aynı zamanda adalet, eşitlik ve anayasal yurttaşlık talebidir.

SONUÇ: GECİKTİRİLEN DEĞİL, GELECEĞE YÖN VERECEK BİR ADIM: 82. SEÇİM BÖLGESİ

Eğer Türkiye Cumhuriyeti yurt dışında yaşayan vatandaşlarını gerçekten önemsiyorsa, onların yalnızca oyunu değil, sesini ve söz hakkını da Meclis’e taşımalıdır.

Bu ise ancak Avrupa’da 82. Seçim Bölgesi’nin kurulmasıyla mümkündür.

Yurt dışında milyonlarca insan yaşıyor ancak Meclis’te bir tek sandalye bile bulamıyorsa, bu tablo artık değişmelidir.

Avrupa’daki milyonlarca ses, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yankı bulmalıdır!