Neredeyse yarım asır boyunca inancından, davasından, kendi gündeminden santim sapmayan; “Hak Geldi Batıl Zail Oldu” düsturunda bir istikrar abidesi olan Milli Gazete’miz, bu yönüyle ülkemiz ve dünya medyasında nadide bir vasfa sahiptir. Özüne, sözüne, davasına sadık kalmış; hiçbir şart ve zeminde yalpalamamıştır. 

Milli Gazete; gerek manşetleri, özel haberleri, dosyalarıyla gazetecilik bakımından; gerekse sadece yanlışı göstermekle kalmayıp yol gösteren, çözüme ve çareye odaklı yayınlarıyla camiamızın iftihar vesilesi olmuştur. Gazetemiz, bastırılmakta olan yığınların sesi olmak ve kamu yararını gözetmekteki sorumlu yayıncılığıyla hemen her kesimin dikkatini çekmeyi de başarmıştır. 

Milli Görüş’ün sesi olma, camiasını hakkıyla temsil etme noktasında mazeretsiz ve de ihlaslı bir gayret ortaya koyan, her yıl okuyucularıyla yeni yeni projeleriyle buluşmanın heyecanını yaşayan Milli Gazete, 45’inci yayın yılına ise çok daha büyük bir hamleyle girmeye hazırlanıyor: Ardı ardına yeni müjdeler gazetemizde ilan ediliyor. 

FEDAKÂRLIK DAVA İNSANININ ZİYNETİDİR

Hak-Batıl mücadelesinde, Hakk’ın sesi olmak; bu niyeti ve gayreti ortaya koymak; dahası bu yolda bıkmadan-usanmadan, yorulmadan-yılmadan; haksızlara, imkânsızlıklara aldırmadan yarım asrı devirmek elbette büyük bir şereftir. 

Çetin yolculukların dinamosu inanç, azığı ise fedakârlıktır. İnsanı insandan ayıran özelliklerden biridir fedakârlık. En önemlisi de fedakârlık dava insanının ziynetidir, en çok da dava adamına yakışır. Kimi zaman alaka, kimi zaman imkân, kimi zaman teşvik, kimi zaman da duadır  fedakârca duruşunuz. Karşılıksız sevgidir, fedakârlık. Abdülaziz Bekkine hazretlerinin ifadesiyle, “Dünyada her şeyin bir ölçüsü, tartısı vardır. Sevginin tartısı da fedakârlıktır. Fedakârlık yapmayanın sevgisine inanılmaz.”

BÜYÜK İŞLER, BÜYÜK ATILIMLAR ANCAK BİRLİKTE YAPILABİLİR

Fedakârlık yoksa yolda; ezilir kalırsınız sorumlulukların, yüklerin altında. Fedakârlık istenen insan olmak da bir nimet değil midir, her birimiz için? Hakk dava için birinin sizin kapınızı çalıp da, “haydi şunu yapalım” demediğini düşünsenize, Allah muhafaza!.. Düşünsenize bu dünyada kendi başımıza bırakıldığımızı… Unutmamalı, büyük işler, büyük atılımlar ancak birlikte yapılabilir. Muhakkak, büyük yükleri size destek olan varsa daha kolay kaldırabilirsiniz.

HİÇBİR GAZETE BU KADAR SEVİLMEMİŞTİR

Sevgi ve fedakârlık terazisine koysak bütün gazeteleri… Terazinin bir kefesine Milli Gazete’mizi, diğer kefesine de diğerlerini koysak; bilesiniz ki Milli Gazete ağır basacaktır. Türkiye’mizdeki gazeteler bir tarafa Milli Gazete’mize olan muhabbet, sevgi ve yapılan fedakârlık bir tarafa. Hiçbir gazetenin Milli Gazete okuyucusu gibi bir okuyucusu olmamıştır. Hiçbir gazetenin 40 yıllık, 30 yıllık aboneleri yoktur çünkü. Hiçbir gazete bu kadar sevilmemiştir. Hiçbir gazeteye bu kadar sahip çıkılmamıştır. Hiçbir gazetenin okuyucusu sayısınca Genel Yayın Yönetmeni olmamıştır. Hiçbir gazete için bu kadar fedakârlık yapılmamıştır. Hiçbir gazeteye bu kadar dua edilmemiştir… 

İşte bu gerçekler ışığında, fedakâr okuyucularımızdan ve camiamızdan istirhamımızdır:

Erkeğiyle- kadınıyla, genciyle-yaşlısıyla Milli Görüş camiamızın mensubu dava kardeşlerimiz Milli Gazete’mizi daha fazla insanın okumasını sağlamak amacıyla her vesileyle ve hemen her platformda promosyon talebini bize iletmiştir. Abone çalışmaları için bir “vesile” olsun istenmiştir. Bu haklı “vesile” talebini cevap verebilme imkânımızın oluşmasından duyduğumuz memnuniyeti sizinle paylaşmak isteriz. Bütün imkânlar seferber edildi ve KESİNTİSİZ BİR PROMOSYON DÖNEMİNE girildiği gazetemizde ilan edildi.

MİLLİ GAZETE’MİZ HER TÜRLÜ ALAKAYI VE DESTEĞİ HAK EDİYOR

Camiamızın ve fedakâr okuyucularımızın samimi alakasını ve desteğini istirham etmekte olduğumuz bu Başyazı’nın konusu Milli Gazete’mizin tirajını artırmayı amaçlayan promosyon çalışmasıdır.

Malum; kesintisiz promosyon dönemi için muhteşem bir eserle besmeleyi çektik. İlk adımda abonelerimize 2 Ciltlik Siyer-i Nebi veriyoruz. Bu Milli Gazete’mizin okuyucularımıza ve camiamıza “İşte vesile!” selamıdır. Ülkemiz, coğrafyamız ve dünyadaki kaotik gelişmeler ve algı operasyonları karşısında “berrak” kalmayı başaran; zamanlı, etkili, şuurlu ve hakkaniyetli manşetleriyle  “İyi ki varsın Milli Gazete” dedirten  gazetemiz her türlü takdiri ve desteği hak ediyor. 

Öyleyse şimdi sıra bizde… 

Yeni dönemde Milli Gazete’miz için başlatılan seferberliği daha etkin bir noktaya çıkaralım. Teşkilatlarımızın her kademesinde, Milli Görüşçü bütün kurum ve kuruluşlarımızda en azından 1 ay Milli Gazete’mizi yapacağımız işler listesinde ilk üç sıraya not edelim… Ve Milli Gazete’mizi ilk etapta 50 BİN tirajına hep beraber taşıyalım. Camiasının gönlünde imrenilecek bir yere sahip olan Milli Gazete, yeni döneme heyecan katmak için başlatmış olduğu proje ve hamle aylarında çok daha büyük alaka bekliyor. Milli Gazete’miz güçlendiğinde biz de ilimizde, ülkemizde, coğrafyamızda daha da güçleneceğiz inşallah… 

Unutmayalım ki, bir araya gelmek başlangıç, bir arada durabilmek ilerleme, birlikte çalışmak da başarıdır. Bütün yurt çapında yürütülen abone seferberliğinde esirgemeyeceğiniz özel alakanız ve emeğiniz için şimdiden teşekkür ediyoruz.  

Allah (c.c) bu milleti Milli Görüşsüz,  pusulasız ve istikametsiz bırakmasın.

HER OKUYUCUMUZDAN 2 ABONE!

Seyir-i Nebi kitabı için kupon yayınımız başlamakla birlikte, yedek kuponlar yayımlamak suretiyle abone çalışmalarının daha uzun bir zaman dilimine yayılması amaçlanmaktadır. 

Dedik ya hani fedakârlık alakadır. Bizi yoracak zorlukta “alakalar” da istemiyoruz. Kaldı ki, Milli Gazete için yorulmak her şeye değer. Çok büyük paralar, çok geniş zamanlar değil, Milli Gazete’mizin istediği birazcık alaka... Kimi ilimizde il başkanımız, kimi ilimizde il yönetim kurulu üyelerimiz, kiminde Saadet gençliği, kiminde de AGD’li gençler… Kimi ilimizde de Milli Görüşçü hanımefendiler… Ve tabi MİLKO’lar… 

Bu alakanın en kıymetlisinin ise okuyucularımıza ait olduğunu biliyoruz. Her okuyucumuzdan en az 2 MİLLİ GAZETE abonesi için özel alaka istesek çok şey mi isteriz acaba?!...

ABONE ÇALIŞMASI SÜREKLİLİĞİ SAĞLANACAK

Prof. Muhammed Ali Sallabi’nin kaleme aldığı ve bütün okuyucularımıza hediye edeceğimiz Siyer-i Nebi;

• Her zaman başvuracağımız muhteşem bir kaynak eser niteliği taşımaktadır. 

• Bu dev eser bugüne kadar yazılmış en kapsamlı Siyer-i Nebi olma özelliğine sahiptir.

• Mekke Dönemi ve Medine Dönemi olmak üzere 2 ciltten oluşmaktadır.

• Mekke Dönemi’ni kapsayan 1.Cilt 720 sayfa, Medine Dönemi’ni kapsayan 2. Cilt ise 752 Sayfadır. İki cildin toplam sayfası ise tam tamına 1472 sayfadır. 

• Bu hediyemizi isteyen herkes her bir cilde 39 kuponla sahip olacaktır. 

• Kupon yayınımız başlamış olmakla birlikte, yedek kuponlarla abone çalışmasının devamı sağlanacaktır. 

• Siyer-i Nebi hediyemizi, daha sonra başka promosyon/hediye kitapların takip etmesi de kararlaştırılmış ve planlanmıştır.