Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…
Soru: Ödüllü gizli halk ihbarları ne demektir?
Cevap: Bucaklarda herkes bir partiye üye olup bağlanmalıdır. Parti, bucak sınırları dâhilinde dağlarda eşkıyalık yapan kişinin adını verebilen, tanınmıyorsa fotoğrafını çekip verebilen kimseye ödül verilmelidir. Kişi kendi parti başkanına haber verir. Haber verenin ismi gizli tutulur. O kişinin eşkıyalık yaptığı sabit olursa, bu haberi verenler daha sonra mükâfatlandırılır. Kişi isterse parti başkanına, isterse bucak başkanına haber verir. Biri adını bilirse, diğerinin bilmemesi gerekir. Bucaklar beş-on bin civarında nüfusa sahip olduğundan, herkes birbirini tanır ve başkan da bütün bucak sakinlerini tanıdığından, ihbar edenleri de ihbar olunanları da değerlendirebilir.
Soru: Davetli soruşturma nedir?
Cevap: Bucak başkanı eşkıyalık yaptığı ihbarı yapılan kimseyi veya fotoğrafını elde ettiği kimseyi bucak merkezine davet eder. Kendisi hakkında ihbar olduğunu, ifadesine başvurulacağını ilan eder. Belli bir süre içinde gelip ifade vermesini ister. Gelip ifade veren kişi hakkında soruşturma yapar ve kendisinden tahkikatın selameti için evinden çıkmamasını isteyebilir. Herhangi bir cinayet işlenmesi halinde, o kimsenin cinayetin işlendiği anda nerede olduğunu kanıtlamak zorunda olduğunu söyleyebilir. Bu düzende karakol soruşturması yoktur. Soruları da ancak başkan sorabilir. Bu soruların değerlendirilmesi yeminli soruşturmacılardan istenebilir. Davete icabet etmeyen kimselerin hukuki korunması kalkar ve askeri infaza havale edilir.
Soru: Tehcir hakkı, nedir?
Cevap: İhbar ve ifadelerin değerlendirilmesi ile bazı kimselerin, gündüz kahvede, gece dağda eşkıyalık yaptıkları kanaati doğabilir ama genellikle bu kanaatin ispatı mümkün olmaz. Bizim düzenimizde dayak ve işkence ile zorla itiraf ettirme yoktur. Yine bazı durumlarda bazı kimselerin hukuku da o bucakta korunamaz hâle gelebilir. Bu durumda bucak başkanı bu tür kimselerin bucaktan çıkmasını isteyebilir. Bucak başkanlarının bu tehcir etme yani sürme hakkı vardır. Ancak tehcir edilen kimse maddi açıdan asla mağdur edilmemelidir. Beraberinde götürmek istediği mallarını alıp götürebildiği gibi; kalan malları da hakemler kararı ile tesbit edilen bedel üzerinden bucak idaresi tarafından satın alınır ve devlet karşılığını peşin olarak öder. Bu kimseler tehcir edildikten sonra tekrar o bucağa girerse, bucak hukuku onları korumaz.
Soru: Gizli ödüllü infaz nedir?
Cevap: Bucak başkanlığınca bucak korunması kaldırılan kimse, verilen müddet içinde bucağı terk etmek zorundadır. Terk etmezse veya terk ettikten sonra tekrar bucağa gelirse, artık o kimsenin kanı hederdir. Biri tarafından ölü olarak bulunursa veya o kimse tarafından öldürülürse, bulan veya öldüren suçlu olmaz. Bazı hallerde hiç kimse onu öldürmez ve fitne devam eder. O takdirde başına ödül konur ve öldürene ödül verilir. Ancak öldürme olayı bucak sınırları içinde olmalıdır. Bu başı getiren gizli tutulur, adı açıklanmaz ve kendisine vaat edilen ödül verilir. Sadece ilgili parti başkanı ve bucak başkanı bilir. Başı getirenin o bucaktan olması da gerekmez. Ancak önceden böyle bir hizmeti yapacağını bucak başkanına bildirip izin alması gereklidir.
Soru: Af müessesesi nasıl çalışacaktır?
Cevap: Sivil hukukta ferdi sorumluluk vardır. Kim bir cinayet işlerse yalnız o kimse suçlanır ve o cezalandırılır. Cinayette kasıt yoksa ve öldürme olayı hata ile olmuşsa, sadece tazminat ödenir, kimse mahkûm edilmez. Kasıtlı cinayetlerde de ya kısas uygulanır ya da affedilerek diyete yani tazminata dönüştürülür. Affı mağdur yapar veya kısas ister. Eğer kişi o bucaktan firar ederse askeri infaza havale edilir. Jandarma tarafından öldürülür. Eğer başka bir bucak o kimseyi himayesine alırsa kısas düşer ve diyeti o bucak öder. Ancak eski bucağa gelirse hukuki koruma kalkar. Faili meçhul cinayetlerde o bucak halkı diyeti öder. (Devamı var.)