Bu yaz İzmir Kordon’ da görmüştüm.

Her yan çöp içerisinde idi.

En fazla çekirdek kabukları dikkatimi çekmişti.

Sanki o kabuklar küçük bir dağ olmuştu, her yan öbek öbek çekirdek tepeciği ile dolu idi.

İzmir’in havasının sıcaklığından insanlar gündüz kendilerini uykuya verip gece de sokaklarda oturmakta, yer bulabilenler Kordon’a doluşmakta fakat manzarayı seyretmeye değil, ellerindeki koca külahlar halindeki çekirdekleri acele ile ağızlarını hızlı hızlı açıp kapatarak tüketmeye gitmekte idiler.

Hadi, vaktiniz çok, çiğdemleri saatlerce yediniz, o kabukları etrafa atmak da neyin nesidir, siz salonunuza, odanıza avuç avuç kabuk serpmekte misiniz ki, herkesin ortak alanı, mekânı, evi, sığınılacak ağuşu olan sokakları çöplerinizle cehenneme çevirmektesiniz.

Otuz, otuz beş yıl önce ilk kez gördüğümde İzmir’i gerçekten nezih, mutena bir muhitti, şimdi aldığı göçlerle, gelenlerin şehir dokusuna verdiği zararla, tahrip yazgısını yaşamakta. İstanbul ’da da nice modern görünümlü hanım, ellerinde çekirdekler yürüyüşe çıkmışlar ama asfalttan sanki ormanda yönünü kaybeden Hansel ile Gratel geçmiş, her yan çekirdek kabuğundan yol olmuş.

Aynı durumu Hira Dağı’nda da gözlemlemiştim. Yeryüzünün en kıymetli noktalarından biri olan Hira, çöplük haline dönüştürülmüştü. Üstelik dünyanın en temiz insanları olması gereken hacılar tarafından. Ve o dehşet manzarayı görünce acı ile bir yazı kaleme almıştım, ana fikri şu idi; “ Hira ya çuvalsız çıkmayın, dönüş yolunda herkes bir çuval çöp indirse aşağı, dağ tertemiz olur”, demiştim, ya da insanlar içtikleri su şişelerini sağa sola atmasalar, yine etraf çok temiz olacaktır. Temiz dinin kirli mensuplarını görünce insan kahrolmakta, kimi dinlerin mensuplarının çevre duyarlılığı da insanlarda hayranlık uyandırmakta.

Önceki gün rastladığım haber, bir belediye başkanının da bu çöp-çekirdek işini nasıl dert ettiğini anlatmakta idi.

“ Eskişehir ’de ‘Çekirdek Çitleyen Eşek’li heykel tepkisi

Porsuk Çayı kıyısına Büyükşehir Belediyesi tarafından konulan bank üzerinde oturup çekirdek çitleyen eşek heykeli, Eskişehir’de ilgi çekti. Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükerşen’in çevreyi kirletenlere esprili bir şekilde tepki göstermek amacıyla koydurduğu belirtilen ‘Çekirdek çitleyen eşek’ heykeli sosyal medyada da ilgi odağı oldu. Bazı paylaşımcılar, Porsuk Çayı kıyısına oturanların çekirdek kabuklarını ve çöpleri yere attığını ifade ederek, Büyükerşen’in bu kişilere karşı çareyi böyle bir heykeli koymakta bulduğunu söyledi.

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de açıklamasında, yıllar önce Porsuk Çayı’nın temiz tutulması amacıyla kovadan balık tutan dilenci heykelini hazırladıklarını söyleyerek “Vatandaşlarımızın büyük bir bölümü Porsuk’un değerini bildiğinden bu konuda çok hassas davranıyor. Onlardan gelen şikayetler üzerine karikatürize edilmiş bu heykeli koyarak çevre temizliğine mizahi bir açıdan dikkat çekmek istedik” dedi”.

Doğrusu bu çerçöp hastalığımız nasıl tedavi edilecek, hepimiz bu konu üzerinde önemle durmalı ve ivedilikle önlemler alınmalıdır. Bilhassa öğretmenler okullarda öğrencileri bilinçli davranmaya yöneltmeli, aileler evlatlarına ön ayak olarak, “nasıl olsa çölden, denizden, nehirden geçmekteyiz” deyip arabanın camından çöpleri fırlatmamalıdır. Çöplerden bir gün elimizde ne çöller kalacak, ne vahalar, ne denizler, ne göller kalacak.