Canına kastedenlerin canları cehenneme gitmesin diye kendi canını onların canı ile cehennem arasına siper eden Peygamberin ümmetiyiz.
Cehennem yolcusu kafirler, Uhud dağının eteklerinde o alemlere rahmet Peygamberinin dişini kırıp cehenneme doğru koşanların ardından koşarak yüreklerindeki inkar pisliğini temizlemeye çalışan Peygamberin yolundan gidiyoruz.
Kafirler, bu dünya hastahanesinde doktorunu öldüren, ilaç şişesini kıranlar gibidirler.
Doktorunu öldürmeye teşebbüs işi Yahudilerle başlamıştır.
Tenlerinin ve canlarının doktoru İsa aleyhisselamı astıklarını zannetmişlerdir.
Ashabı kiramdan olan, hepsi Yakub peygamberin çocuğu olanlar bile güzeller güzeli Yusufu öldürmeye teşebbüs etmişler, kör kuyulara atmışlar.
Aslında kör olan kuyu değil, onu kuyuya atanların karanlık dünyalarıdır.
Gece karanlığında denizde yol alırken deniz fenerine kurşun sıkanlar gibidir kafirler.
Malcolm Xi on altı kurşunla halka vaaz verirken öldürenler aslında kendilerini cehenneme kendi kurşunlarıyla atarak intihar edenlerdir.
İslam aleminde düşünen baş, inanan yürek bırakmamak için saldıranlar, yol kılavuzunu katledip cebindeki beş on lirayı alan serseriler sürüsüdürler.
Sürü ne yaparsa yapsın çoban onları iyi yola sevkeder.
Onları cehennem zebanilerine teslim etmemek için biz, bütün peygamberlerin yaptığını yapmaya çalışacağız.
"Ölsün" diye kör kuyuya atanlar, bir gün Yusuf aleyhisselamı Mısıra sultan olarak gördüklerinde başlarını yere eğmişler ama O içi dışı güzel Yusuf aleyhisselam: "Bugün sizi kınamak yok. Allah sizi afvetsin. O merhamet edenlerin en merhametlisidir." der ve kardeşlerinin eğilen boynunu kaldırır. (Yusuf süresi ayet 94)
Kafirler tarafından linç edilerek öldürülen bir Müslümanın, kendini öldürenler için can çekişirken ne güzel şeyler söylediğini haber verir Rabbimiz Ya-Sin süresinin ikinci sayfasının son ayetinde.
Siyaset arenasında son elli yılın en zalim diktatörü unvanını elinde tutan Saddam, otuz yılda otuz bin insan öldürmüş.
Haksız yere bir insanı değil bir damla kanını akıtana bile zalim deriz biz.
İçi inkarla dolu demokrasi diktatörleri geldiler, aynı ülkede bir yılda bir buçuk milyon insan öldürdüler.
Aslında hepimizde melekleri imrendirecek damar olduğu gibi şeytanı iğrendirecek damar da vardır.
Bu iki damar her insanda vardır.
Onun için Yakup peygamberin çocukları babasının sohbetiyle büyümelerine rağmen şeytani taraf ağır basınca kardeşleri Yusufu öldürmeye teşebbüs etmişlerdir.
Müslüman-kafir her genç adamda karşı cinse karşı ilgi ve arzu olduğu gibi.
Yusuf süresinin 24 üncü ayetinde kadının Yusufa meylettiği gibi Yusufun da kadına meylettiğini ancak Rabbinin bürhanıyla zinadan kurtulduğunu haber verir Rabbimiz.
Ramazan ayında oruç tutarken ciğerleri yanan adamın çeşmeyi görünce su isteğinin olması, Rabbin emri hatıra gelince nefsin isteğine gem vurması gibi.
Yusuf alyhisselamı zinadan engelleyen Rabbin bürhanı.
Oruçlu iken soğuk suyu içmeyi engelleyen yine Rabbin Kuranı.
Amerikanın gelmiş geçmiş en başarılı suç makinesi iken Müslüman olunca karınca ezmez, gönül kırmaz hale gelen Malcolm Xi, zalim iken adil olan Hazreti Ömeri değiştiren de o bürhan ve o Kuran.
Biz, bizi bize kırdıranların, bizim elimizden ekmeğimizi alanların, haramdan ve inkardan kazandıklarıyla cehennem çukuruna doğru varanların canlarının cehenneme gitmemesi, ciğerparleri çocuklarının Müslümanca yaşaması için kıyamete kadar canımızla, malımızla çalışmaya devam edeceğiz.
Bu böyle biline.
