Adı Kader di

  12 sinde

evlendirilen ve 14 ünde intihar edip hayata veda eden Kader in hayat hikayesini

okuduğumda, her anne gibi ben de kendi çocuğumu düşündüm ve o çocuğun

omuzlarındaki yükü bütün ağırlığı ile hissettim. On iki yaşındaki bir

çocuğunuzun yüzündeki masumiyeti düşünün. Siz onun eli kolu ve ayağısınızdır.

Kalktığında yatağını toparlamasını, saçını taramasını ve kahvaltısını yapmasını

ister ve güne daha iyi başlayabilmesi için yardımcı olursunuz. Kimi zaman

zorlanırsınız, çünkü çocuğunuz ergenliğe geçiş dönemindedir ve çocuklukla

ergenlik arasında gidip gelmektedir. Çocuğunuz sorumluluklarını sık sık

aksatır, neden kahvaltı yapmıyor, neden ders çalışmıyor, neden yatağını

toplamıyor diye hayıflanırsınız ama ona olan şefkatinizden hiçbir şey eksilmez.

Çünkü çocuğunuzun size ihtiyacı vardır ve siz bunun farkındasınızdır. Geceleri

yatağına geçtiğinde üzerine örter, dua eder ve yüzüne tebessümle bakarsınız. O

kanatlarını henüz yeni çırpmakta olan bir çocuktur ve siz ona cesaret

vermektesinizdir. Yaramazlıkları artsa ve kızınız size asi davransa da

merhametinizden hiçbir şey eksilmez, çünkü o sizin göz bebeğinizdir.

On iki yaşında bir çocuk, biraz oyunlara biraz topluma

biraz da kendine meyillidir ve sizin desteğinize daha fazla ihtiyaç

duymaktadır. Kimi zaman arkadaşları ile tartışır ve neşesi azalır, bir yıl önce

oyuncak kavgası yaptığı arkadaşları ile artık itibar kazanma ve grupta yer

edinme kavgası yapmaktadır. Beğenilmek ve insanların ilgi odağı olmak

istemektedir. Kimi zaman ise hiç tasvip etmediğiniz giysiler, ayakkabılar

çantalar almakta ve karşı çıkmanıza rağmen bu rüküş halini sürdürmeye devam

etmektedir. Böyle zamanlarda çocuğumu kaybediyorum diye endişelenir ve koruyucu

siperlerinizi harekete geçirirsiniz. Çünkü siz bir anne ya da babasınızdır.

Çocuğunuz ise on iki yaşındadır ve hayatın en kritik döneminden geçmektedir.

Kader ise, sizin çocuğunuza verdiğiniz bütün bu ilgi ve sevgiden uzak,

oyuncaklarından, arkadaşlarından, anneden ve yuvadan koparılarak kendinden

sekiz yaş büyük birine eş olmuştur. Bir karıncaya 1 kg yükü bıraksanız ne

yapar Bu yükü taşıyabilir mi Kader bu yükün ağırlığı altında ezilmekte ve

adeta evcilik oynamaktadır. Bir yıl sonra bebeği dünyaya geldiğinde ise yükünün

biraz daha arttığını fark eder. Evlilik, eş, gelin, anne rollerinin arasında

sıkışırken bir de yoksullukla mücadele etmektedir. Geçmişte oynadığı oyunlar gibi

değildir bu. Bu oyunu sonlandırma şansı yoktur çünkü. Oynamaya ve sonuna kadar

götürmeye çalışır. Fakat omuzlarındaki yük ağırlaştıkça taşıyamaz hale gelir ve

nasıl gerçekleştiğini hiç bilmediğimiz bir şekilde hayata veda eder. Artık oyun

bitmiştir, geriye küçük bir bebek, şüpheli bir ölüm ve bir çocuğun dramatik

hatıraları kalmıştır. Ama o çocuk yani Kader artık hayatta değildir.