Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah (c.c)’a hamd ederim. Salât ve selâm, peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’ya, âline ve sahabelerine olsun.
Türkiye’de TERÖR meselesini ele alırken işe 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan anlaşması ile başlamak gerekir. Çünkü bu anlaşma, Türkiye’de ve İslam coğrafyasında yaşanan TERÖR olaylarının doğum tarihidir. Bu anlaşma ile Türkiye, İslam’dan kopmuş ve batının dayattığı BATIL, ZALİM ve İNKÂRCI ZİHNİYETİ benimsemiş, SÖMÜRÜ ve TAHAKKÜM DÜZENİNE geçmiş, ASİMİLASYONCU, MATERYALİST ve IRKÇI POLİTİKALARI izlemeye başlamıştır. Bu politikalar Türkiye’de, İSLAM kimliğinin parçalanmasına neden olmuştur. Türkiye’de yaşanan bu dönüşümün önemli mimarlarından birisi olan Mısır Baş Hahamı HAYIM NAHUM’UN belirlediği doktrinler, Türkiye’yi bugünlere taşımıştır. Bu DOKTRİNLER şunlardır: Türkiye’nin; 1- Aç bırakılması, 2- İşsiz bırakılması, 3- Borca esir edilmesi, 4- Halkın dininden ve inancından uzaklaştırılması, 5- Ülkenin bölünmesi, 6- Yumuşak lokma yapılması, 7- Bu lokmaların İsrail’e vilayet yapılması. Bu yedi şey, SİYONİZM’İN Türkiye için biçtiği bir gömlektir ve Türkiye, Lozan anlaşmasıyla birlikte bu gömleği giymiştir. Bu doktrinler günümüze kadar titizlikle uygulanmış ve Türkiye bugün, bu uygulamaların karanlık ve kirli sonuçlarıyla yüzleşmektedir. Kafamızı millet olarak kumdan çıkarmak zorundayız. Ülkemizi ve bölgemizi tehdit eden TERÖR, BOP planının bir parçasıdır. BOP ise ABD’nin önderliğinde topyekûn batının arkasında durduğu ve gerçekleşmesi için uğrunda savaştıkları bir şeydir. BOP planının hedefi olan Büyük İsrail’in kurulması Türkiye’nin bölünmesine, İslam coğrafyasının darmadağın hale getirilmesine bağlıdır.
Türkiye, geçekten TERÖR olayını çözmek istiyorsa yapması gereken ilk şey, SİYONİST emeller içinde olan ABD, Avrupa Birliği ülkeleri ve İsrail ile münasebetlerini yeniden gözden geçirmesidir. Ayrıca Türkiye, TERÖRÜ çözmek için fert, toplum ve devlet olarak İSLAM’A yeniden dönmek zorundadır. Türkiye, ADİL DÜZENE geçmeden TERÖR belasından kurtulması imkânsızdır. ADİL DÜZENE geçmek, haramlar ile yönetilen bir Türkiye’den helaller ile yönetilen bir Türkiye’ye geçmek demektir.
Türkiye’yi yönetenler, TERÖRÜ besleyen sebepler olarak sadece dış mihrakları görme alışkanlığından da vaz geçmelidir. Asıl TERÖR belasını başımıza bir ceza olarak musallat eden iç sebepleri de görmek zorundadır. TERÖR olayını başımıza bela eden iç sebepleri şöyle sıralamak mümkündür: 1- AB dayatmalarıyla çıkartılan ve ahlak yapımızı tahrip edilen ifsat yasaları. Bu yasalar ülkemizde AİLE kurumumuzun çökmesine neden olmuştur. 6251 sayılı kanun ile inançlarımızın sapıklık olarak ilan ettiği birtakım kötü fiillere meşruiyet kazandırılmıştır. Zina ve benzeri sapık fiilleri işleyen toplumların başından belalar eksik olmaz. 2- Kumarın devlet eliyle yaygınlaştırılması. Milli Piyango İdaresi, Spor Toto Teşkilatı ve Türkiye Jokey Kulübü tarafından devlet eliyle oynatılan kumarlar, toplum vicdanını yaralayan boyutlara ulaşmıştır. Kumarın yaygınlaştığı toplumlarda düşmanlıklar artar ve iç barış bozulur. 3- Faizin bir ticari nesne olarak kabul edilmesi ve ekonomiye hâkim kılınması, TERÖRÜ besleyen sebeplerdendir. İnançlarımıza göre FAİZ, Allah ve Resulüne karşı açılmış bir savaştır. Bir toplum, bu kadar açık bir tehditle kınanmış FAİZE rıza gösterir ve onu işler ise batar ve yok olur. 4- Materyalist eğitim. Bu eğitim hangi ülkede hâkim olursa, bu sistemde yetişen nesiller, kendilerini yetiştiren tolum için tehdit unsuru olurlar. Atalarımız: “kork Allahtan korkmayandan” demişler. 5- İçki içmenin bir medeniyet ölçüsü olarak görülmesi ve yaygın hale getirilmesi. İçki inançlarımıza göre bütün kötülüklerin anasıdır ve ŞEYTAN işi pislik bir şeydir. İçki içmeyi bir medeniyet değeri olarak görüp meşrulaştıran toplumların geleceği olmaz ve başları beladan kurtulmaz. Bu ve benzeri iç sebepler ortadan kaldırılmadan, ülkemizin TERÖR belasından kurtarılması mümkün olmaz. Devletimizi idare edenler, Allah’ın yardımı olmadan TERÖR olayını çözemeyeceklerini bilmek zorundadırlar. Allah’ın yardımı ise O’nun emir ve yasaklarına uyanlar içindir. Allah, İslam yolundan sapmış ve haramlar ile ülkeyi yönetenlere hidayet etmez ve onlar yardımsız kalırlar. Türkiye’de TERÖR, ancak MİLLİ GÖRÜŞ ile biter vesselam.