İktidar sözcüleri 31 Mart seçim sonuçlarını değerlendirirken “milletin sesini dinleyen bir siyasi anlayışa sahibiz” diyorlar!
Buna nasıl inanılır!
Milletin sesini dinleme gibi alışkanlıkları olsa seçim sonuçları böyle mi olurdu?
Milletin gözü önünde duran sonuç milletin sesini dinleyen bir siyasi kadro ile değil milletin sesine hiç kulak vermeyen bir siyasi kadro ile karşı karşıya olduğumuzu göstermiyor mu?
Evet, 31 Mart seçimlerinin sonuçları millete rağmen bir şeyler yapmaya çalışanlara verilen dersten başka bir şey değil!
Yani “biz ne dersek o” diye diretenlere karşı “hayır siz ne derseniz artık o olmayacak” demekten başka bir şey değil!
Milyonlarca seçmenin sandığı protesto etmesi ve oy kullanmaması bile AKP kadrolarının milletin sesine kulak vermemesine karşı ortaya konulmuş müthiş bir tepki değil mi?
Her şeyi anlamak mümkün ama milletin ne istediğini ne beklediğini hiç dikkati nazara almadan bildiklerini okuyanların aldıkları hezimet sonrasında milletin sesini dinleyen bir siyasi anlayış olduklarını iddia etmelerini anlamak mümkün değil.
Bu tür açıklamalar sanki milletin aklı ile alay etmek gibi olmuyor mu?
Yaşanan hezimet sonrasında bu tür laflar edileceğine “millet bize yanlış yolda olduğumuzu gösterdi” gibi itiraflarda bulunsalar daha güzel olmaz mı?
Bize kalırsa AKP’li dostlarımız büyük bir şok yaşıyorlar.
Ve bu şokun etkisinde oldukları için ağızlarından çıkanı kulakları pek duymuyor.
Bir büyük hezimetten sonra hâlâ milletin sesini dinleyen bir anlayış olduklarını ileri sürmelerinin başka izahı var mı?
Böylesi söylemler yerine milletin sesine duyarsız kaldığımız için bu sonuçla karşı karşıya kaldık türünden bir itiraf elbette çok daha gerçekçi bir yaklaşım olur!
Sanırız uzun yıllar iktidar koltuklarında oturuyor olunca insanlar böyle iktidar sarhoşu oluyorlar ve ne dediklerinin farkına varamıyorlar.
Gerçekten milletin sesini dinleyen bir anlayış sahibi olsalardı bir önceki seçimden sonra tekrarlanan seçimlerde aldıkları sonuçların onları böyle hatalar yapmasının önüne geçmesi gerekmez miydi?
Oysa hiç oralı olmadılar. Milletin o tercihini hata olarak gördüler ve millettin bu hatasını telafi etmesini beklediler.
Millet de onlara müthiş bir ders verdi!
