Bu ülkenin geleceğini bugünden dizayn edeceğimiz aşikâr.
Bunu nasıl yapabileceğimizi biliyor muyuz Neye yatırım yapacağımızı, dünün
muasır seviyesine bizi ulaştıran köşe taşlarını, genlerimizde olanı, dostumuzu,
düşmanımızı
Bilmekle başlıyor her şey. İçinde bulunduğumuz duruma
alışmak en kolayı. 140 karaktere ancak başlıklar sığıyor. Detay dediğimiz
önemli materyal hâlâ içerilerde. Ekrandan da uzun süre okunmuyor işte ne
yaparsınız. Hal böyle olunca eskisini unutunca, bizi milli yapan değerlerden
uzaklaşınca, kavramlara yabancılaşınca kendimize iyilik yapmıyoruz maalesef.
Karışmasın kafanız. Anlatacağım.
Kurtuluş savaşını neden yaptığımızı, kime karşı
yaptığımızı hatırlamazsak eğer, bugün kişisel her türlü mücadelemizi İstiklal
mücadelesi gibi vermeye başlarız. Göğsüne namahrem eli değmesin diye verildi o
mücadeleler. Gençleri ahlaksız ve müptela bir toplum olalım diye verilmemişti
diye düşünüyorum. Asıl mücadelesini vermemiz gereken şey İstiklal ve
İstikbaldir. Bu konuda hem fikiriz. Ayrıştığımız önemli bir nüans var. Bugün bu
mücadelenin neresindeyiz
Sömürülüyoruz. Farkında mısınız Hedeflerimiz
küçültülüyor ve geleceğimiz zehirleniyor. Bizse binalarımızla övünüyoruz.
Binaların içi doluyor belki ama ya gençlerimizin içi Umurunuzda mı
İmam Hatiplerin sayısı arttı. Hamdolsun. Güzel gelişmeler
bunlar. Binalar dolu. Teoride çok şeyi öğretiyoruz çocuklara. Modayı takip
ediyor ama olsun. Yeşil şal gözlerinin rengini ortaya çıkarıyor. Saçların
tepesini dikince de Justin stili oluyor. Haftada 16 dizi takip ediyor.
Fantastik filmlere bayılıyor, şekspire hasta oluyor. Her sene 18 Mart ta
okuldaki resmi törende Çanakkale için saygı duruşunda bulunuyor. Akşamında
İngiliz futbolunun ne kadar derinlikli olduğunu tartışıyor. Ayakkabıları NBA
oyuncularının giydiğinden. Oscar ı takip ediyor. Entelektüel görünmek için çok
eski filmleri izliyor. Biraz da ortamına göre. Bağımsız sinemadan konuşmanın
muteber sayıldığı ortamları tercih ediyor. Spin-off kelimesini de cümle içinde
kullanabilirse hatırı sayılır bir yer ediniyor kendisine. Anime izlemeyene kötü
gözle bakıyor. Biri Emparyal mi dedi Ne o Yeni bir dergi çıktı da bizim mi
haberimiz yok!
Abarttığımı düşündünüz belki. Ama emin olun az bile
bahsediyorum. Kendi ayıbımız bu, biliyorum. Daha rijit örnekleri kendime
saklıyorum. İşin burasında bizim bir Yahya var. Ondan görüş vermek istesem bana
daha neler anlatır. Gençlerle arası çok iyidir bizim bu Yahya nın. Gıpta ederiz
bu yüzden. Gençlerle çok özel bir bağ kurabiliyor. Vardığı sonuç ise çok
acıklı. Biz sahip çıkamıyoruz abi diyor. Doğru konuşuyor. Popülerizmin atını
oynattığı bir düzlemde fikri olarak değer katamadığımız için gençlere,
kalabalığa karışıyorlar. Onlar da haklı şimdi. Ne yapalım o zaman Cümle bitsin
mi burada
Yeni cümleler kuralım. Geçmişi eşelemenin çok âlemi yok.
Ganyan daki Necip Fazıl Kısakürek koşusu kumarbazlara ince bir mesajdı sadece.
Bizimle alakası yok. Biz gençleri oyun hamuru gibi görmekten vazgeçeceğiz.
Onları fidan gibi göreceğiz. Bu bakış açımız değişiklikler silsilesini
başlatacak. Yarınımızı inşa etmekten bahsediyorsak eğer malzememiz gençler.
Sayın abiler, sevgili ablalar! Binalarınızı istemiyoruz. Biz ağaç altlarında da
halleşiriz, dertleşiriz. Binalara sahip olmak için geleceğimizden vazgeçmeyin.
Gütmeyin gençleri, Pazar olarak görmeyin! Yarın dır onlar. Bugünün
meşgalesiyle oyalamayın onları. Onları işi çok. Bugünün zehirlerinden
kurtulacaklar önce. Dostu düşmanı yeniden tanımlayacaklar. Düşmanının
silahlarına yakından bakacak, o silahı nasıl kullanacağına karar verecek. Dil
bilecek, kitap okuyacak. Bütün kitaplar tek bir kitabı anlamak için olmalı
felsefesinin peşinde yeni bir dünya inşa edecekler. Hiçbiri kendini
öncelemeyecek. Evini, yurdunu. Yetmeyecek kendi huzuru, kendi huzurunu
gerektiğinde kardeşiyle takas edebilecek yürekleri olacak. Bana ne Irak tan
diyemeyecek o zaman. Bana ne diye başlayan tüm cümlelerin sonu kendisini
kanun ve kural yapıcı zanneden kemirgenler olacak. Güçler dengesi ve reel
politik diye çalı çırpı onları engelleyemeyecek. Çünkü onlar mahalleleri
bölmeyecekler. Aynı mahallenin farklı düşünen insanları olacaklar. Böyle olursa
tek ses, tek yürek olunur. Böyle olmazsa vampirlerin sofralarında birer
mezeyiz. Kahrolsun Amerika deriz ama Amerika istediği atı oynatır burnumuzun
ucunda. Horoz dövüşü yapmanın lüzumu yok. Yoksa her çocuk için aynı kaide geçerlidir;
Benim babam senin babanı döver
Bu sığlıktan kurtulacak bu gençler. Ve diyecekler ki;
Bir ülkenin asıl gücü tankı ve tüfeği değildir. Bir
ülkenin asıl gücü inançlı, donanımlı, tüm insanlığın huzurunu hedef ve ilke
edinen gençleridir!
Kalbinizin sahibine emanet olun
Eyvallah!!!