Bordo Mavililerin çiçeği burnunda teknik adamı Fenerbahçe

karşılaşması öncesi sürekli gerilimi azaltacak mesajlar verdi. Kafkas’ın

mesajlarını insani boyutuyla değerlendirecek olursak futbol ailesinin bu tür

açıklamalara hava kadar su kadar ihtiyacı var. Son on yılda oynanan

karşılaşmaları hatırlayacak olursak Fenerbahçe’nin Avni Aker’deki ezici

üstünlüğünü de pekala görebiliriz. 10 karşılaşmanın 7’sini Sarı Lacivertliler

kazanmış. Borda Mavililer 10 maçtan ancak 2’sini kazanabilmiş. 1 maç da

berabere bitmiş. Bu tablonun en önemli nedenlerinden biri Trabzon’da oluşan

gergin atmosferin sürekli Fenerbahçe’ye yaradığı gerçeği.  Bu mantıktan yola çıkan genç teknik adam

gerilimi düşürme konusunda başarılı oldu ama istenen sonuç yine alınamadı.

Sebep belli. İyi futbol iyi futbolcularla oynanıyor. Trabzonspor’un kadro

derinliği zirve yarışı için yetersiz. Bordo Mavililerin kadrosunu Galatasaray

ve Fenerbahçe ile kıyaslayacak olursanız bu durum daha net ortaya çıkıyor.

Emre ve Webo işin rengini değiştirdi

Fenerbahçe’nin yükselen grafiğine bakacak olursak Emre ve

Webo’lu günlere denk gelir. Sivasspor karşılaşması kaybedildi ama Kadıköy’de

son derece iyi bir futbol ortaya kondu. Mersin’de tek gollü galibiyet alındı

ama çok sayıda gol pozisyonuna girildi. Yeni düzende Sow-Webo ikilisi ilerde

sürekli yer değiştirerek rakibin dengesini bozuyor. Emre İspanya macerası

sonrası daha dingin bir hal almış. Sakin ama hırslı. Takımı ileri taşıyor.

Defansif görevlerini ise hiç ihmal etmiyor. Hırsı ile de arkadaşlarını sürekli

oyunda tutuyor. Bu Emre sezon başından beri kadroda olsaydı Fenerbahçe daha

farklı bir pozisyonda olabilirdi. Webo ise Sow’u rahatlatmış. Hem gol atıyor

hem de arkadaşlarına alan açıyor. Ancak Sow ve Webo’lu 11’de önemli bir hata

yapılıyor. Bu ikiliden biri sürekli sol kanada geçmek mecburiyetinde kalıyor.

Yapıları itibariyle Sow da Webo da burada silinip gidiyor. Halbuki göbekteki

üçlüden birinin yerine Caner ya da Stoch ikilisinden biri oynasa sistem daha

sağlıklı işleyecek. Mersin’de ve Trabzon’da ikinci yarılarda bu düzene geçildi.

Doğru dizilişin bu olduğu kanatindeyim.

Volkan’a geri pas, pimi çekilmiş bomba

Volkan’a verilen geri paslarına ayrı pir paragraf açmak

gerekti. Bu paslar adeta pimi çekilmiş el bombası gibi. Volkan’ın daha birkaç

gün önce Bate Borisov karşılaşmasında sektirdiği top neredeyse gol olacaktı.

Aradan üç gün geçti Trabzon’da yine bir geri pası yine Volkan’ın yanlış tercihi

ve Egemen’in üstün gayretiyle çizgiden çıkartılan bir top. Yani Volkan’a

verilen her geri pası sarı lacivertli taraftarların ömründen ömür almaya devam

edecek gibi…

Güneş kalsa Şener gitseydi

Trabzonspor için Şenol Güneş’in en iyi tercihlerden biri

olduğunu düşünüyorum. Nasıl Fatih Terim Galatasaray için her şartta en iyi

tercih ise Şenol Güneş de Trabzonspor için her şartta en iyi tercihtir. Sözüm

asla Tolunay Kafkas’a değil. Şenol Güneş gitti Tolunay Kafkas geldi ne değişti

Peki Şenol Güneş kalsa Sadri Şener gitse Trabzonspor üç maçta 2 mağlubiyet bir

galibiyet alır mıydı Alırdı.. Belki de alamazdı. Yani bordo mavililerde

değişen bir şey olmadı. Haftalardır bu köşede yazıyoruz. Trabzonspor’da sorun

teknik adam değil. Yönetimsel sorunlar var. Temennimiz o ki Tolunay Kafkas da

heba olup gitmesin. Şenol Güneş’in başarısız olduğu ortamda Tolunay Kafkas’ın

da başarısız olması kaçanılmaz.