Olup biteni hep birlikte takip ediyoruz. Dünya

müstekbirleri halkı Müslüman olan ülkeleri sıraya dizmiş durumda. Afganistan,

Bosna Hersek, Filistin, Irak, Libya, Suriye, Mısır, Doğu Türkistan Kalelerimiz

birer birer düşerken, biz de sıramızı mı bekleyeceğiz Ah vah edip ağlayıp

sızlamak veya kınamak, kahrolsunlar! diye bağırıp çağırmak yeterli mi Ne zaman

ayağa kalkıp da harekete geçeceğiz Daldığımız ölüm uykusundan mahşerde mi

uyanacağız

Siyonizm in 5770 senelik dünya hâkimiyeti ve ona bağlı

olarak Arz-ı Mev ûd ideali devam etmektedir. Kimse bu ideallerinden

vazgeçeceklerini sanmasın. Çünkü onların inançları bu. Sırasıyla Kabbala,

Muharref Tevrat ve Talmut ta bu inançları yazılı.

Siyonistler 1897 de yaptıkları kongre ile 100 senelik

hedeflerini belirleyip Arz-ı Mev ûd a ulaşmayı plânladılar. 50 yıllık

hedeflerini zamanında gerçekleştirseler de, 100 senelik hedefleri olan Arz-ı

Mev ûd a ulaşmaları bugün için 17 sene gecikmiş durumda. Çılgına dönüp

şirretleşmelerinin asıl sebebi bu.

Batılılar, Müslümanların yaşadıkları topraklarda fesatçı

bir topluluğun bulunmasını menfaatlerine uygun gördüler. İngiltere, ABD, Fransa,

Almanya gibi ülkelerin, çeşitli bahaneler ileri sürerek İsrail i himaye

etmeleri bu sebepten. Dikkat ederseniz bu ülkelerin yöneticileri Biz daha çok

İsrail e hizmet ederiz vaadiyle seçim kazanıyorlar.

ABD, bütün dünyaya ilân etti: 22 İslâm ülkesinin

haritasını değiştireceğiz. Buna BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) diyorlar. Asıl

amaç İsrail in güvenliğini sağlamak.

İsrail in Arz-ı Mev ûd adını verdiği Nil den Fırat a

Büyük İsrail Devleti idealleri içinde bizim Doğu Anadolu topraklarımız da var.

Türkiye ye olan ilgisinin sebebi bu! Onun için, BOP aynı zamanda BİP (Büyük

İsrail Projesi) dir.

Yöneticilerimiz nerede

İslâm dünyası kan ağlar, her gün bir İslâm ülkesi küresel

eşkıyanın hegemonyası altına girerken, Osmanlı nın mirası üzerine kurulmuş,

merkez ve ağabey durumundaki Türkiye nin yöneticileri ne yapıyorlar, dersiniz

Pek çoğu, küresel eşkıya ile işbirliği halinde değil mi

İslâm dünyasının problemlerinin çözümü için küresel

güçlerin himayesindeki BM, NATO, AB yi göreve davet ediyorlar. Sanki onların

kimlerle olduğu belli değilmiş gibi. Sanki baştan beri İslâm dünyasının bir tek

problemine çözüm getirmişler gibi. Onlar egoisttir, kendi menfaatlerini

düşünürler.

Yöneticilerimiz şunu iyi bilsin ki, Biz sussak, tarih

susmayacak. Tarih şunu unutmayacak : İslâm dünyası, işbirlikçi yöneticiler

eliyle birer birer küresel eşkiyanın hegemonyası haline gelirken, Türkiye gibi

merkez bir ülkenin Müslüman yöneticileri uzun süre iktidarda kaldıkları halde,

cellâtlarına Buyur, istediğin yerden kes diyebilirler mi Müslümanların

yöneticileri bu derece gâfil olabilir mi

Erbakan Hoca, tarihimizin yüz akı bir lider. 1974 te

Kıbrıs ta katliamlar sürerken, -içteki ve dıştaki yoğun baskıya rağmen- 3

günlük Başbakan Vekilliği ni mazlumlar için kullandı. Kan akarken BM ve

ABD nin sözüne itibar edilmez diyerek GKB ile birlikte Kıbrıs a çıkarma kararı

aldı. Kıbrıs ın üçte biri elimize geçti; Ada da huzur ve barış tesis edildi.

1974 Türkiye sinin tek kanallı TRT sinde konuşan Zafer

gazetesi yazarı Hüdai Bayık ın şu sözlerini siz gizlemeye çalışsanız bile tarih

kayda geçmiş durumda: Erbakan 3 gün Başbakan Vekilliği yaptı, Kıbrıs ın 3 te

birini aldık; 13 gün yapsaydı, Kıbrıs ın tamamını alacaktık.

Zalimler Zayıf Ve Korkak

Tarih göstermiştir ki, bütün zâlim ve katiller zayıf ve

korkaktırlar. Kaba kuvvet ve hilelerle varlıklarını sürdürmeye çalışırlar. Son

Gazze saldırılarında bunu gördük. Terörist çete, başta havadan ve denizden

yaptığı saldırı ve bombardımanlarla ölüm kusarken; kara harekâtıyla yüz yüze savaşa

başlayınca kaçacak delik aradı; hemen ateşkese sarıldı. Niçin İyi niyetle mi

Hayır! Zaman kazanmak için. Hainler, ateşkes ilânı sırasında bile katliam

yapmaktan geri durmadılar.

Herkes bilsin ki, ABD ve İsrail güçlü değil. ABD, medya

ve tanıtma gücüyle varlığını sürdürmeye çalışıyor. İsrail ise, hunharca

saldırılarıyla! Onları güçlü hale getiren İslâm ülkelerinin işbirlikçi

yöneticileridir.

Erbakan Hoca hep anlatırdı: Siyonizm timsaha benzer. Üst

çenesi AB, alt çenesi ABD, kuyruğu ise İsrail dir. Gövdesi de, İslâm dünyasının

işbirlikçi yöneticileridir.

Ey yöneticiler! İktidarınız gelip geçecek, geriye amel

defteriniz kalacak. Katillerle işbirliği yapmanın hesabını nasıl vereceksiniz

Sizi uyarıyoruz: Gelin, Erbakan Hoca nın şu sözlerine kulak verin: Adam 20.

Haçlı Seferi ni ilân etmiş; senin haritanı değiştireceğim, seni parçalayacağım;

Büyük İsrail i kuracağım; dünya hâkimiyetini tesis edeceğim, deyip duruyor. Sen

hâlâ `bunlar benim müttefikim diyorsun Deli misin sen !

Zâlimlerle işbirliği yapmanın hesabı verilemez. Çünkü

Allah zulme razı olmaz. Zulüm ve katliamları sona erdirmek için çalışan sıradan

bir tek er, zâlimlerle işbirliği halindeki milyonlarca yöneticiden daha

üstündür. Hakkın yanında yer almak ne büyük bir nasiptir!

Türkiye ye düşen görevi Erbakan Hoca dan dinleyelim:

Milletimiz, Yeni Bir Dünya, Adil bir Düzen kurmak mecburiyetindedir. Çünkü

bugünkü dünya ifsat üzerine kurulmuştur. Bizim görevimiz ıslah dünyasını

kurmaktır.