O bile dayanamadı, sonunda patladı.

İİT (İslam İşbirliği Teşkilatı) Genel Sekreteri Ekmeleddin

İhsanoğlu’ndan bahsediyorum.

Bugünkü iktidarın telkin ve tavsiyeleri ile genel sekreter

yapılmıştı. Onun hakkında hepimiz iyimserdik, umutluyduk.

Bunca yıldır İslam ülkeleri yangınlarla mahvolurken, Sayın

İhsanoğlu adeta kendisine bazı şeyler tembih edilmiş gibi ne konuşur, ne de

derde deva bir girişim yapar. Yangın yerine ilk önce onun genel sekreteri

olduğu İslam İşbirliği Teşkilatı gelmesi gerekirken, kaplumbağa yürüyüşü ile

gelir ama olanlar olmuş, yananlar yanmıştır. İşte o İhsanoğlu bile sonunda

patladı. Diyor ki:

“İslam dünyasında birçok ülkede rejim değiştirmeleri

bahanesi ile meydana gelen olaylar sebebiyle İslam medeniyetine ait eserler yok

edildi…”

Bunu yazmadan geçmek mümkün mü

Medeniyet’in tarifini sözlükten yazıyorum:

“Medeniyet; bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi

varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknolojik ürünlerinin tamamıdır.”

Bu iktidar Haçlı ve İslam medeniyetlerini birleştirmek

(ittifak) için görev almış, 10 yılı aşkındır da Eşbaşkan sıfatı ile, Başbakan

Sayın Erdoğan ABD tarafından bu görevin başı tayin edilmiştir.

“Medeniyetler İttifakı” adı altında yapılan faaliyetler

hakkında elbette diyeceklerimiz var ama bu yazımızda biz sadece Sayın

İhsanoğlu’nun kastettiği medeniyetlerin maddi eserleri üzerinde duracağız.

Başbakan Sayın Erdoğan, Eşbaşkan olurken söz verdiği şekilde

birçok yerde kilise, havra, manastır ve benzeri binalar yaptı, ibadete açtı.

Halen de açmaya devam ediyor. Hatta dinler bahçesi adı altında cami, kilise,

havra üçlüsünü inşa etti ve açtı. Halen de inşaatı sürenler var. Bazı üniversiteler

de kilise açmak için sıraya girdiler. Eskiden yapılan vahşi Haçlı seferlerini

gülünç olmaya varan bir üslupla ibra etme çabalarını burada söz konusu edecek

değilim.

İttifak’ın diğer kanadı olması gereken batı ülkelerinde

herhangi bir yerde cami açıldığına dair bir bilgi bana ulaşmadı. Hatta

Müslümanların kendi ihtiyaçları için yaptığı camilere minare eklenmesi

yasaklandı. Neden ittifak adına biz illa ki onların medeniyetine ait

ibadethaneleri yapıyoruz da onlar hiç adım atmıyorlar Avrupa’da yüzlerce,

binlerce cami, medrese, kervansaray ve İslam medeniyetine ait eser tahrip

edilmiş, yıkılmış yakılmış. Bunlar neden restore edilmiyor Hadi kendileri

yapmıyor, yapılmasına neden izin vermiyorlar Bu ittifak sadece bizi mi

bağlıyor

Haçlılar, bu ittifak kurulalı beri yaklaşık 10 yıldır İslam

ülkelerini tahrip ettiler. Afganistan, Irak, Libya, Somali… Şimdi de Mali.

Topun ağzında Suriye var.

Bu işgaller sırasında gerek havadan bombardımanlarla, gerek

kundaklamalar yoluyla ve gerekse minarelerini (kahkahalar eşliğinde) nişangâh

diye kullanarak, yıktıkları, yaktıkları camilerin sayısı belli mi Yüzlerce,

hatta binlerce desek abartmış olmayız.

Tahrip ettikleri teknolojik ya da bilimsel eserler, müzeler,

tarihi eserler, türbeler, yağmalanan kültürel ve tarihi varlıklar…

Mahvettikleri şehir altyapıları, sağlık tesisleri, eğitim

yuvaları, kütüphaneler, köprüler, haberleşme tesisleri, sulama veya içme suyu

tesisleri…

Yaktıkları işyerleri, evler, fabrikalar, ortak kullanım

tesisleri…

Sömürülen, yağmalanan, medeniyetlerini geliştirmek için

biriktirdikleri sermayeler, zenginlik kaynakları…

Daha neler neler

Üstelik bunları tahrip ederken kullandıkları silah ve

yaptıkları masrafların bedellerinin yüzlerce mislini o zavallıların

servetlerinden zorla alarak.

Bunların sayısı, ölçüsü, tartısı hesaplanabiliyor mu

Bunların yenilerini yapmak ne kadar sermaye ve zaman gerektirecek Asla yerine

konulamayacak tarihi eserler…

Bu ittifakın yürürlükte olduğu yaklaşık 10 yıldır, bir

Müslüman’ın bir tek Haçlı medeniyeti eserini tahrip ettiğini, bırakın tahrip

etmesini, buna teşebbüs ettiğini duyan bilen var mı Böyle bir tek vaka olsa;

NATO’su, BM’si, AB’si, UNESCO’su ayağa kalkıp ortalığı toz duman edip,

Müslümanların ensesinde boza pişirmeye kalkmazlar mıydı

Bu Haçlı kuruluşları İslam dünyası yakılıp yıkılırken bir

kere olsun seslenip de; “aman medeniyet eserlerine zarar vermeyin” diyebildi

mi Bu ittifak onları ilgilendirmiyor muydu Ya da Sayın Başbakanımız bu konuda

bir şeyler yaptı mı Yapmayı bırakın, sesi çıktı mı Yoksa bütün bu yıkımlar bu

ittifakı hiç ilgilendirmiyor mu Bunu da bırakın, İncirlik’teki son cami

saldırısı, tahrip edilen Kur’an-ı Kerim’ler ve diğer ibadet gereçleri hakkında

konuşabildi mi bizim Eşbaşkan !. Konuşmak şöyle dursun olayı örtbas etmek için

partisi ve devletin resmi kuruluşları aşırı bir çaba içine girmediler mi Böyle

bir saldırı mesela Fransa’da ya da Danimarka’da olsaydı yer yerinden oynamaz

mıydı

Demek oluyor ki, “Medeniyetler İttifakı” tek taraflı

işlemektedir. Asla ve asla Haçlı’yı ya da Siyonist’i ilgilendirmemektedir.

İslam dünyası yakılıp yıkılırken, medeniyet eserleri tahkir edilerek tahrip

edilirken, bizim Eşbaşkanımız hâlâ dinler bahçesi, hâlâ kilise, havra inşası

için harıl harıl çalışmaktadır. Bu nasıl bir Medeniyetler İttifakı’dır Bu

nasıl kirli bir ittifaktır Bu nasıl bir anlayıştır

Sayın Başbakan! Sayın Medeniyetler İttifakı Eşbaşkanı! Sayın

eski arkadaşım, kardeşim Tayyip Erdoğan! Görmüyor musun batırdın be kardeşim!

Sonunda kaplumbağa yürüyüşü ile problemlerin peşinden koşan Sayın Ekmeleddin

İhsanoğlu’nun bile patladığı seviyeye geldin be kardeşim! Kim düşürdü böyle

kirli bir ittifakın içine seni Hatırlıyor musun, ne güzel ideallerimiz vardı

Medeniyet ve eserleri konusunda neler planlıyorduk Ne oldu o ideallere

Bırak bu kirli ittifakı be kardeşim, bırak ki kendini daha

fazla mahvetme, ülkeni, İslam dünyasını tahrip ettirme!

Atan Abdülaziz Han’a kulak ver. Mithat Paşa, Rüştü Paşa,

Hüseyin Avni Paşa ve diğer gâvur aşığı paşalar, İngilizlere, Fransızlara ve

Ruslara yaranabilmek, dostluklarını kazanabilmek için bayrağımızın hilalinin

yanına haç koyacak kadar ileri gittiklerinde ne demişti:

“Bunlar ittifaktan, dostluktan, iyi niyetten anlamazlar!

Bunlar sadece ve sadece güçten anlarlar. Donanmamızı geliştirelim, ordumuzu

güçlendirelim! Ancak o şekilde onların dostluğunu kazanabiliriz!”

Atalarına kulak ver de hiç olmazsa kendini kurtar!

Bırak bu işleri Tayyip Bey!

BU KİRLİ İTTİFAK

Sanki Müslümanlar odun

Bu kirli İttifak tandır;

Haçlının kör cesareti

Bu kirli İttifak’tandır…