Hollanda’nın hemen her şehrinde her türlü uyuşturucunun kullanıldığı kahvehaneler vardır.
Kanunlarla kurulmuş ve kanunlarla korunmaktadır.
Kahvehane sahipleri kahvehanede dünyanın bütün uyuşturucularını en güzel ambalajlar içinde içbenileriyle gösterime sunmuşlar.
Ancak bütün kahvehanelerin duvarında “Sigara İçmek Yasaktır” levhasını da asmak zorundalar ve içmeyi engellerler.
“Hocam, orası Avrupa, şirazeden çıkmışlar, ne yapsalar yeridir” demeyin.
Aynısını biz de yapıyoruz.
Kur’an-ı Kerim’de haramlar arasından yalnız Faiz yiyenlerin Allah’a ve rasülüne harp açtıklarını haber verir:
“Ey iman edenler, eğer Al¬lah’a iman etmiş¬seniz Allah’tan sakının ve faiz¬den arta kalanı bı¬ra¬kın.
Eğer böyle yapmaz (faizi bırakmaz) sanız Allah’a ve Rasülüne harp (aç¬tığınızı) bilin. Eğer tevbe ederseniz ana serma¬yeniz si¬zindir. (Böylece) hak¬sızlık etmemiş ve de haksızlığa uğ¬ra¬ma¬mış olursu¬nuz.” (Bakara süresi ayet 278-279)
Dikkat edin, ayette “eğer Al¬lah’a iman etmiş¬seniz” ifadesi vardır.
Bizi iki dünyada da koruyacak olan en değerli zırhımızın çıkmaması için imanımızı korumakla görevliyiz.
Faize fetva bulmaya çalışmak, iman elbisesinden soyunmaya çalışmak gibidir.
Dikkat edin, ayette “Eğer böyle yapmaz (faizi bırakmaz) sanız Allah’a ve Rasülüne harp (aç¬tığınızı) bilin” deniyor.
Allah’a ve rasülüne harp ilan etmekten daha ağır suç veya haram olabilir mi
Bazı hocalarımız, faiz batağına battıktan sonra “Faiz, yetmiş küsur çeşittir. Bunların en hafifi, kişinin annesiyle zina etmesi gibidir” hadisinin İbni Mace’deki senedinin zayıflığını ileri sürerek kalplerindeki çarpıntıyı dindirmek isterler ama aynı hadis, Hakim’in Müstedrek’inde sahih senetlerle rivayet edilmiş.
Bizim kalbimizi birinci derecede Kur’an’ın “Allah alış-verişi helal, faizi haram kıldı” ifadesi etkilemeliydi.
İkinci derecede “Eğer iman ediyorsanız” kelamı faziden vazgeçirmeliydi.
Üçüncü derecede “Allah’a ve Rasülüne harp (aç¬tığınızı) bilin” ifadesi bizi tedirgin etmeliydi.
Dördüncü derecede “Faizin en hafifi, kişinin annesiyle zina etmesi gibidir” hadisi faizden uzaklaştırmalıydı.
Ama bir çok hoca arkadaş, “Allah’a ve rasülüne harp açma”dan rahatsız değil de “Annesiyle zina etmiş gibidir” sözünden rahatsız.
Bizim çarpıtılmış mantığımıza ters gelen bir hadisi nakledeyim burada:
“Faiz, yetmiş küsur çeşittir. Bunların en hafifi, kişinin annesiyle zina etmesi gibidir.” Hadisinin, Hakim’in Müstedrek’ inde “Faizin en şiddetlisi, en kötüsü ise Müslüman bir adamın namusudur” ilavesi vardır ve hadis kritikçileri ve çağımız kritikçilerinden Elbani de “Sahihtir” demiş.
Yani, Müslüman bir insanın hanımıyla zina etmek, kişinin kendi annesiyle zina etmekten daha kötüdür. Kişi de kendi annesiyle zina etmeyeceğine göre hiç bir insan, hiç bir şekilde zina etmemelidir.
Faiz yemek bunlardan da kötü olduğuna göre yakınından dahi geçmemeye dikkat edilsin.
Beş vakit namazını Eyüp Sultan camiinde kılan biri, oğlunun kredi kartının borcunu ödemek için yine bankadan faizle borç almak için benden fetva istedi.
Ben de onun durumunu öğrendikten sonra “Şu malını sat, borcu öde ama faize bulaşma” dediğimde adam, ben bir de Müftüye sorayım” diyerek çıktı gitti.