Menfaatçi insan, tıpkı tahterevalli gibidir, fayda umduğu
kişiye göre şekil değiştirir. Değer algısı yoktur, bugün doğru dediğine yarın
yanlış der, bugün kabul ettiği şeyi yarın reddeder.
Menfaatçi kişi kendini tanımlayamamış, bana ait
diyebileceği özelliklere sahip olamamıştır. Kılıktan kılığa girer ve çıkar
umduğu kişilerin gözüne girebilmek için her yolu dener. Gücü sever, muktedir
gördüğü kişinin gözdesi olabilmek için yalakalık yapmaktan kaçınmaz.
Menfaatçi kişinin sadakati yoktur, iyi günlerinizde
yanınızda yer alırken meşakkatli günlerinizde hemen uzaklaşır. Çünkü onun için
aslolan çıkarlardır ve artık sizden bir fayda elde edebileceğine ihtimal
vermemektedir. Sizden uzaklaştığında bambaşka biri olur ve kuyunuzu kazmaya
başlar. Çünkü çıkar elde edebileceğine dair bir umudu kalmamıştır.
Zamanın geçerli kavramlarına ve olaylarına aşinadır,
insanların ilgi alanlarını bilir ve buradan yaklaşır.
Ayakları yere değen bir ideali yoktur, helal haram
konusundaki hassasiyetleri ise körelmiştir. Kişi artık insanları
menfaatlenebileceği bir meta olarak görmektedir. O yüzden ne bir dostu ne de
bir arkadaşı vardır sadece çıkar elde ettiği kişiler vardır.
Menfaat umduğu kişilerin hatalarını görmezden gelir hatta
örter. Bununla da yetinmez bu kişiyi göklere çıkarır. Menfaat beklentisi içinde
olmadığı kişileri ise yerden yere vurur. Menfaati için en yakınları ile dahi
ilişkilerini bozabilir ve bu kimselerle aralarına sınır koyar.
Menfaatçi kişi aynı zamanda göz açlığına tutulmuş
kişidir, ne kadar çok şeye sahip olursa olsun kendisini hep yoksun görür ve
sürekli bir şeyler ister. Yaşamını almak üzerine kurmuştur ve en değerli
vakitlerini çıkar hesabı yaparak harcar.