Neden Milli Görüş sahaya çıktığı günden beri İslam

Birliğini savunmaktadır Herkes çok iyi biliyor ki, Müslümanlar birlik olduğu

zaman özgürleşecek ve akan kan duracaktır. Bunun gerçekleşebilmesi için; İslam

Birliğinin kurulması şarttır. Bunu da kuracak olan Milli Görüş ün kendisidir.

Bundan dolayı sürekli, bölünmeye tabi tutulmakta ve zayıflatılabilmesi için

yapılabilecek her şey yapılmaktadır.. Siyonistler, İslam dünyasının sahip

olduğu yer üstü ve yer altı zenginliklerini sömürebilmek için, sürekli İslam

dünyasını terörize etmekte ve mezhepler arasına nifak sokmaktadır. Filistin

ise, tam kanayan bir yara! Siyonist İsrail ordusu havadan ve karadan Gazze ye

saldırmakta ve çoluk çocuk demeden öldürmektedir. Daha şiddetli saldırmak için,

yedek birliklerin çağrılması tamamlandı. Bütün dünyanın gözünün önünde bir

katliam işlenmektedir. Öldürülen Hristiyan olsaydı Amerika ve AB ülkeleri ayağa

kalkardı. Vatikan demeç üzerine demeç verirdi. Ama ölen Müslüman olunca hiç

kimsenin sesi çıkmıyor. İşin ilginç tarafı, sadece Hıristiyan dünyasının değil,

İslam dünyasının da sesi çıkmıyor. Üç maymunu oynamaktadırlar. Bizler

Yahudilere laf edince antisemitist, ırkçı olursun, kendileri, kendinden

olmayanı öldürmekte özgür ve dünya sadece bu konu da seyirci. Bana kalırsa

ahirette bu konu da hesabımız hiç kolay olmayacaktır. İsrail in önemli bir sebep

yokken birden saldırmasının arkasında başka planlar yatmaktadır. Türkiye nin

dikkatini bu bölgeye çekerek, Suriye-Irak ortak operasyonlarını, bu bölgede

uygulanan planları dikkatlerden kaçırmak için yapılmıştır. Olayın ikinci yönü

ise; Filistin in birleşmesini bölmek ve Mısır-İsrail ortak çalışması ile

bölgesel yeni denklemde İsrail in geleneksel otoriter yönetimlerle birlikte

pozisyon almasıdır. Mısır, Mübarek dönemindeki gibi istihbarat devletine

dönüştürülerek, Mısır ve İsrail istihbaratı, yeniden Filistin iç savaşı

başlatabilir, birleşmeyi engellemek için yeniden bir senaryo yazılabilir 

TÜRKİYE NİN ROLÜ

Türkiye nin bu bölge de aktif rol üstlenmesi

gerekmektedir. Diplomasiyi sonuna kadar kullanmak mecburiyetindedir. Şiddetle

kınıyorum, Türk ün gücünü test etmeye kalkmasın gibi sözler bir diplomasi

değildir. Türk halkı olarak, hemen, şimdi İsrail mallarını boykot etmeliyiz.

İsrailli genç kızların, sosyal medyada Araplardan nefret etmek suç değil,

onurdur yazılarıyla poz vermeleri, İsrail halkının ne kadar ırkçı olduğunun

göstergesidir. İsrail in anlayacağı dilden konuşmak şart olmuştur. Eğer İslam

dünyası birleşip, İsrail e gerekli dersi vermeze, İsrail daha da azacaktır.

İsrail in bu saldırısından sonra; İslami Direniş Hareketi nin siyasi lideri Halid

Meşal Gazze saldırısından sonra dünyaya seslendi:

sanki biz saldırmışız gibi bir durum var. Sanki 12

Haziran dan önce her şey çok yolundaydı! Filistin işgal altında değildi..

Netenyahu Filistinlilere karşı her türlü suçu işledi Netenyahu görüşmelere

devam ediyordu ama göstermelik devam ediyordu! Biz ortak hükümet kurduğumuzda

İsrail bundan rahatsız oldu Netenyahu Gazze ye olan muhasarayı şiddetlendirdi

Devlet görevlerinin maaşlarını yatırmayı engelledi.. İsrail hapishanelerinde

hiç bir suçu olmadan tutuklu olan esirlerimizin durumunu bütün uluslararası

kamuoyuna sesleniyorum tüm bunlar karşısında Filistin halkı sessiz mi kalmalı

12 Haziran ı harekete geçiren bu birikmiş tepkiydi. Muhammed Hudayr benzin

içirilerek yakıldı Henüz 16 yaşındaydı... ABD ye sesleniyorum! Bu olay

karşısında ne yapabildiniz Şehitlerimize karşı uluslararası kamuoyunun

sessizliği anlaşılmaz.. Filistinliler insan değil mi Netenyahu bu siyasetten

vazgeçsin... Esirlerimizin dayanacak gücü kalmadı Bizim halkımız bu uygulamaları

hak etmiyor... Şiddetin tırmanmasını biz de istemiyoruz, Netenyahu şiddet

nedeni siyasetinden vazgeçsin.. İsrailliler biliyor ki; bütün kapıları

Filistinlilere kapattılar! İsrail halkı da bu siyasete karşı çıkmalı ve

sığınaklara girmek zorunda oldukları bu siyasete karşı çıkmalı İsrailliler de

biliyorlar.. Bu topraklar onların değil Filistin halkının bir halk olduğunu ve

en doğal hakkının yaşamak olduğunu kabul edin... Gazze halkına sesleniyorum:

Savaşı biz seçmedik AB, BM her yere başvurduk ancak elimizde kalan tek seçenek

direniş! Artık beklemeyeceğiz Geçmiş 2 savaşta başarılı olduğumuz gibi bunu da

kazanacağız Kendimizi savunmak farz oldu.. Düşmanın bir hesabı varsa Allah ın

da bir hesabı var! Teknolojik olarak ve askeri olarak İsrail bizden üstün,

bütün dünyadan yardım alıyor ne kadar güçlü olduğunu biliyoruz Ama bizim

inancımız her şeyin üzerinde.

İslami Direniş Hareketi nin siyasi lideri Halid Meşal

böyle haykırırken, Filistinli kızımız da dünyaya şu şiirle sesleniyordu:

Benim adım Filistin

Adı tüm meydanlara yazılan Filistin.

Adı beni saran ve kuşatan Filistin

Ruhumun en derinliklerine işleyen Filistin

Topraklarının beni, benimde onu tanıdığım Filistin

Onu değil, beni parçalayın dediğim vatanım

Geçmişten beni her an çağıran Selahattin

Beni binlerce esiri ve mahkûmuyla, her zaman yardıma

çağıran Mescid-i Aksa

Ey Aksa Ümmetin ilk kıblesi

Siyonistleri kahreden edanla paramparça et

Siyonistlerin ruhunu söndüren akşam, Gökyüzünü Filistin

bayrağıyla donat.

Filistinim-Filsitinim-Filistinim

Böyle sesleniyordu o küçücük ve cesur yüreğiyle,

Filistinli kızımız. Gözyaşlarıyla okuyordu bu şiiri. Kim bilir belki de yetim

kalanlardan biriydi. 

DEMEK Kİ NEYMİŞ, SENİN DEĞERİN, EDERİN KADARMIŞ

İnancından başka hiçbir şeye sahip olmayan Filistin

halkına ümmet gereği sahip çıkmak durumundayız. İslam olmanın gereği bu değil

midir One minute diyen sayın başbakan, neden şimdi sessiz kalmaktadır.

Cumhurbaşkanı adayı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu Filistin olayına karışmamamız

gereğini ifade ediyor. Namaz kılmak ümmet olmaya yetmiyor sanırım. İnsanın

içinde cihat ruhu da olmalı. Merhum Erbakan ın 11 aylık başbakanlık dönemin de

nedense bu Siyonistler azamamıştı. Kasap lâkaplı İsrail in eski Başbakanı Ariel

Şaron un 1997 de söylediği, basına da yansıyan sözleri: Erbakan yarım dönem

iktidarda kaldı, biz planlarımızı 10 yıl ertelemek zorunda kaldık. Eğer bir

dönem kalsaydı, planlarımızı unutmak zorunda kalacaktık. Bütün mesele kararlı

ve azimli adım atmaktan ibarettir. Müslüman olmanın bir sorumluluğu da ümmet

şuuruna göre hareket etmek değil midir Siz bu şuurla hareket ederseniz, İslam

düşmanları geri adım atacaktır. Türkiye, Ortadoğu da gerçekten güçlü bir

ülkeyse neden İsrail Filistin e saldırmaktadır. Demek ki neymiş, senin değerin,

ederin kadarmış. Ya bir olacağız ya da yok olacağız.