Önce kendisi hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum.

* Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı.

* Bakanlığa geldiği tarih; 1 Mayıs 2009.

* Kimin yerine geldi Mehmet Hilmi Güler in yerine.

* Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 22., 23. ve 24.

dönem Kayseri Milletvekili.

* 3 Nisan 1962 tarihinde Boğazlıyan, Devecipınar

Kasabası, Yozgat ta doğdu. (52 yaşında.)

* Eşi Selma Yıldız.

* Lise öğrenimini Kayseri Lisesi nde tamamladı.

* Bitirdiği okul, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ).

* Mesleği, Elektrik Mühendisi ve elbette meslek olarak

kabul edilirse siyasetçi, politikacı. (Ben siyaseti meslek olarak değil görev

olarak kabul edenlerdenim a.ö.).

* İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik

Fakültesi Elektrik Mühendisliği Bölümü nü bitirdikten sonra, Kayseri Elektrik

Üretim Şirketi nin Yönetim Kurulu Üyesi, Kayseri ve civarı elektrik TAŞ ın

Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü olarak görev yaptı.

* 2002 genel seçimlerinde AK Parti den Kayseri

milletvekili adayı oldu, 22. Dönem de TBMM ye girdi.

* Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın enerji danışmanlığı

görevini yürüttü. 1 Mayıs 2009 da 60. Hükümet te gerçekleşen kabine değişikliği

sonucu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı görevini Mehmet Hilmi Güler den

devraldı.

* Bir önemli özelliğini daha burada kayda geçirelim;

Bakan Taner Yıldız, 1 Aralık 2009 tarihinde hükümetin nükleer santral projesine

karşı yaptığı eylemlerle kamuoyu gündemine sık sık gelen Greenpeace in Akdeniz

ofisini ziyaret etti. Kendisine nükleer ile yaşamaya hazır mısınız şeklinde

bir tişört de hediye edilen Yıldız, böylece Greenpeace Türkiye Ofisi ni ziyaret

eden ilk bakan oldu.

***

Tamam da bütün bunları neden anlattın dediğinizi duyar

gibiyim. Kimileriniz de, Bana ne Bakan Taner Yıldız ın hayat öyküsünden!

şeklinde serzenişte bulunuyordur, kuşkusuz

Şunun için;

Yüreklerimizi en ince yerinden dağlayan, hepimizi acılara

gark eden Soma maden faciasında, bütün bir süreçte iki kişi göz doldurdu. Biri

siyasetçi, diğeri bürokrat; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez.

* Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez maden kazasından

hemen sonra bölgeye gitti, aileleri teskin etmeye çaba gösterdi, cenaze

namazlarına iştirak etmekle kalmadı, namazı bizzat kendisi kıldırdı, tüm

Diyanet camiasını bu acıya seferber etti, bu acıyla ilgili hutbe hazırlattı ve

bu hutbeyi de bizzat kendisi irad etti.

* Mehmet Görmez bu kadarla da yetinmedi; TRT den naklen

yayınlanan özel programda, kazada hayatını kaybedenlerin ruhuna Kur an-ı Kerim,

mevlit okutuldu, hatimler indirildi, dualar edildi. Başkan Görmez başından

sonuna kadar bu programa da eşlik etti, katkıda bulundu.

* Mehmet Görmez in Soma ile ilgili en çok takdir ettiğim

vurgusu kader üzerine oldu. Kimileri konuşmalarında, sanki, Bu insanlar

yeraltında olsalar da olmasalar da zaten öleceklerdi! demeye getirdi. Oysa

Başkan Mehmet Görmez, kader-kaza dengesinde, tedbir in bu noktada önem arz

ettiğini kalın çizgilerle ifade etti.

***

Soma da, Mehmet Görmez kadar dikkat çeken bir başka isim

de kuşkusuz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız.

Benim, Soma hakkında, Bakan Yıldız la ilgili gördüklerim,

duyduklarım şunlar;

* Bir kere maden kazası duyulur duyulmaz Soma ya ayak

basan ilk isimlerden biri Bakan Yıldız dı.

n Olaylar karşısında soğukkanlılığını, sağduyusunu hiç

bozmadı, sinirlenmedi, öfkelenmedi, bir kere bile, öf çekmedi. En azından

kameralara yansıyan böyleydi.

* Açıklamalarında hep bir denge den yana oldu. İstikrarı

ön planda tuttu.

* Canlı yayınlarda konuşmaları netti. Kısa cümleler

kurdu, açıklamalarını sündürmedi, yoruma açık noktaları kapattı, kat i bilgiler

verdi.

* Gazetecilerin ısrarla, Şu anda yeraltında toplam kaç

madenci var sorularına karşılık hep aynı makul cevapları verdi, ama hiç

istifini bozmadan. Devlet kayıtlarına itibar edilmesini istedi, kesin

rakamları kamuoyuna sundu.

* Kimseyle polemiğe girmedi, polemiğe meydan vermedi.

Tartışmadı, tartıştırmadı.

* Bölgeye gelen yandaş-candaş-muhalif herkese saygıyla

davrandı. Genel başkanı, Başbakan Erdoğan ın da yanında yer aldı. Saadet

Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak a da eşlik etti, ana muhalefet

partisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu na da aynı ciddiyetle bilgi verdi.

Kimseyi dışlamadı, ötekileştirmedi, ötelemedi.

* Beyaz gömlek ve lacivert takım hep üzerindeydi. Soma

madeni kazasını ilerde yazacak olanların metinlerinde, Beyaz elbiseli, takım

elbiseli Bakan ifadelerine kesin yer verilecektir diye düşünüyorum.

***

Ben insan olarak Taner Yıldız ı yazdım. Yoksa Bakan

olarak, hükümet olarak, siyasi irade olarak kazada bir ihmal, kusur varsa,

alınması gerekip de alınmayan bir tedbir/tedbirler varsa bunlar elbette

soruşturulmalı, mercek altına alınmalıdır.

Nerelerde acaba

*  Nerede bir toplumsal

olay olsa hemen orada olurdu

* Nerede bir ekonomik gelişme varsa anında orada biterdi.

* Canlı yayınları çok meşhurdu. Sık sık ekibiyle birlikte

canlı yayınlara, programlara çıkardı.

* Potansiyel bir merkez-sağ parti lideri gibiydi.

Yıllarca öyle algılandı. Konuşuldu, yazıldı, çizildi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat

Hisarcıklıoğlu ndan bahsediyorum.

Şimdilerde kendini fena hem de çok fena unutturdu.

Acaba diyorum; Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde aniden

ve de bir gece ansızın kendini gösterebilir mi

Ne dersiniz  

NOT:  Bugün 19

Mayıs 2014, Pazartesi 1) Emekliler yılda 15 20 TL zamla, hâlâ sürünmeye devam

ediyor. 2) An itibariyle asgari ücretli nasıl geçineceğim diye feryat

ediyor. 3) Bu parlamento ve mevcut AKP iktidarı, 2011 den bu yana verdiği yeni

ve sivil anayasa sözünü yerine getiremedi. 4) 28 Şubat darbesi döneminde

kapatılan, yoksul-zeki Anadolu çocuklarının barındığı Başbakanlığa bağlı Vakıf

Öğrenci Yurtları hâlen kilitli. Otur, sıfır!