Türkiye’deki en önemli markaların pazarlama ve satış departmanı yöneticileri CMO (Chief Marketing Officer) ile yapılan görüşmeler hedeflerin değiştiğini gösteriyor. Marketing Türkiye tarafından yapılan araştırma, 2022’de pazarlama dünyasını hangi içgörülerin şekillendireceğine ışık tutuyor. Özellikle e-ticaret markalarının yaptıkları yatırımlar ve pazarlama öncelikleri ülkemizin güçlü potansiyelinin altını çiziyor.
Alışveriş deneyimi
İşlerini büyütmek ve e-ticaret ekosistemini geliştirmek isteyen markalar alışveriş deneyimine büyük önem veriyor. Her marka, bulunduğu ekosistemin sağlıklı ve uzun vadeli büyümesine odaklanıyor ve bunun teminatının müşteri memnuniyeti olduğunu belirtiyor. Ve “müşterilerin memnuniyetini tek bir skor olarak görmeyip, her adımdaki tepkilerinin nedenlerini anlamlandırma”ya çalışıyor. “Kullanıcılara keşfedecekleri yenilikler sunmaya ve ürün envanterini genişletmeye odaklanan” markalar, hız ve kolaylık başta olmak üzere, her açıdan alışveriş deneyimini iyileştiren çözümlere kafa yoruyor. Diğer önemli unsur işlerin dijitalde büyütülmesine destek olmak! “Pazarlama alanında datayı içgörüyle birleştiren yeni stratejiler” üzerine yoğunlaşan firmalar bir adım öne geçiyor. Öğrenimlerini geliştirmeye ve müşterilere kusursuz e-ticaret deneyimi sunmaya çabalıyor.
Hedef segmentler
2021’de online alışverişlerde “geniş ürün gamı, kolay alışveriş, hızlı teslimat ve uygun fiyat deneyimi” olarak şekillenen pazarlama stratejileri, belirli günlerde ve kampanyalarda zirveleri yakalıyor. “Hedef segmentlere ve mecralara göre kişiselleştirilmiş içerikler” kullanmaya önem veren firmalar, markalarını yeniden konumlandırarak pazar payını büyütüyor. Dinamik iş yapış, hız ve hizmette çeşitlilik perspektifinin pazarlamaya yansıtılmasıyla “hızlı ticaret odaklı marka konumlandırma” yapan markalar tazelenerek güçleniyor ve kullanıcılarının beklentisini daha iyi karşılayacak seviyeye erişiyor.
Kullanıcılarının ihtiyaçlarını ön planda tutan, teknolojide büyük veri ve yapay zekâya yatırım yapan firmalar ödüllere doymuyor. Mobil deneyimi iyileştirmek, insana ve doğaya karşı sorumlu marka bilinciyle hareket etmek, sosyal faydaya yönelik projeleri hayata geçirmek beklenenden fazla etki oluşturuyor. Bunun yanında “Sadakat Programları”, “En İyi Teknoloji Kullanımı” ve “Ürün Geliştirme Projeleri” tüketicilerin ana beklentilerini karşılayan önemli yatırımlar olarak karşımıza çıkıyor.
Marka elçiliği
Kullanıcılarının, iş ortaklarının ve çalışanlarının sağlığını önceliklendirenler sürdürebilirliğini artırdı. Yenilenen stratejileriyle ürünlerini farklı ve yeni kanallarda konumlayarak müşterilerine ulaşanlar gücünü artırdı. Önemli lokasyonlarda mağaza açarak ya da yeni iş birlikleri geliştirerek yolculuğuna renk katanlar satış kanallarını artırdı. Yurtdışına odaklananlar pazarlama açısından “Makro influencer’lar” ve “marka elçiliği” programlarıyla yeni kullanıcılarına ulaştı. Sosyal medyanın tüm platformlarında iyileştirmeye giden firmalar, “oyun ve spor” gibi tematik katılımcı toplayarak hızlı yol aldı.
Dijitalleşen kurumlara yönelik özel çözümler sunan ve “uzaktan eğitim ve uzaktan çalışma”yla artan teknik ihtiyacı karşılayan firmalar da göz doldurdu. Tedarik takibi ve İK uygulamalarına yenilik kazandıran uygulamalar kabul gördü. Üretim hacmini hem kurumsal hem de bireysel tüketici tarafında büyütmeyi hedefleyen firmalar için “kurumsal çözümler” revaç buldu. Yalın ve kolay e-ticaret sunan ve tek bir platformda hizmetlerini sunan teknoloji markaları da hızlı büyüdü.
Trendleri takip
Alışkanlıkların, günlük hayat rutininin, iş dünyasının; kısacası tüm davranışların yeniden sorgulandığı bir dönem yaşatan pandemi, pazarlamaya da yön verdi. Ajans desteği alarak “değişen tüketici taleplerine yönelik Ar-Ge çalışmalarını sürdüren markaların yaptığı trend takipleri” de önemli sonuçlar verdi. Özellikle üniversite öğrencileri ile etkileşim, eğitim, kişisel ve mesleki gelişim desteği sunma gibi destekler veren firmaların değeri arttı.
Pandemi etkisi altında geçen 2021 yılında “kullanıcılarının hayatına değer katmaya ve daha fazla istihdam sağlayarak ekonomiye katkı sağlama”ya yönelik çalışmalar takdir buldu. Sponsorluk ve sosyal sorumluluk projeleri ile toplumla bağını kuvvetlendiren işler dikkat çekti. Hijyen ve güvenli alışveriş başlıkları ise diğer önemli çalışmalar olarak yerini aldı.
Kurumsal öncelikler
Marka bilinirliğini pekiştirmek isteyen firmalar paydaşlarını çoğaltarak ekosistemini genişletti. Gerçekleştirdiği projelerle hem insana hem de doğaya dokunan ve gelecek için toplumsal katkı sunan her firma ön plana çıktı. Günceli unutmadan geleceğe yoğun bir yatırım yapan her marka, “gerek müşteri memnuniyeti skorları gerekse marka metriklerinde yükselen bir ivme” kaydederek karşılığını aldı.
Teknolojik altyapı ve yetkinliklerle güçlendirilmiş çalışmalara ağırlık verilerek “sosyal ve ekonomik olarak yaşanan önemli değişimler”in takipçisi olunması önem taşıyor. 2022 yılında da; “müşterilerin değişen ihtiyaç ve alışkanlıklarına hızlı ve entegre çözümler üretmenin hiç olmadığı kadar önemli hâle geleceğini” vurgulayan CMO’lar, “Z kuşağını anlamak ve onlarla bağ kurmanın da kurumsal öncelikler arasında yer alması” gerektiğinin altını çiziyor.
