88 yaşında vefat eden Türkiyenin ilk Turizm ve Tanıtma Bakanı Ali İhsan Göğüşün Şişli Camiindeki cenaze törenine gittim.

İlginç fotoğraflarla karşılaştım.

Ali İhsan Göğüşün yeğenleri Hasan Celal Güzel ve eşi AK Parti milletvekili Ülker Güzel cenaze törenine Ankaradan katılan isimlerdendi. Güzelle Ankaradan hukukumuz var. Merhabalaştık. Kısa süre önce ciddi bir rahatsızlık geçiren Hasan beyi bitkin ve yorgun gördüm.

Ankarada Maltepe ve Kocatepe Camii, İstanbulda Şişli ve Teşvikiye Camiilerindeki kimi -hatta çoğu- cenaze törenlerinde sahne hiç değişmiyor nedense. Cenaze törenine gelenlerden küçük bir kısmı cenaze namazına iştirak ederken büyük kısım siyah güneş gözlükleriyle bir kenarda seyreder. Ali İhsan Göğüşün cenaze töreninde de durum değişik değildi. Ayaküstü uzun süre sohbet eden Hürriyet ekonomi yazarı Ege Cansen ile CHPli Hurşit Güneş de bu takımın arasındaydı. Sahi, din alanında iddialı olduğunu ortaya koymaya çalışırken Cuma namazı da kaza edilir görüşünü serdeden Hurşit Güneş değil miydi

Topkapı Sarayı Müdürü Yusuf Benli ile önce ağız dalaşına giren ardından da ayağını kaydıran Topkapı Sarayı Başkanı Prof. İlber Ortaylı da oradaydı. Hem cenaze namazını kıldı, Allah rahmet eylesin dedi, hem de Ali İhsan Göğüşün kızı gazeteci-yazar Zeynep Göğüşün yanına kadar gelerek başsağlığı diledi. Aileye "Beni tanıyor musunuz " diye sorduğunda aldığı cevap kendisini hayli neşelendirdi; "Aman efendim her gün ekranlardasınız." Ama her nedense kankası Murat Bardakçı ortalıklarda gözükmedi.

Cenaze töreninin bence en ilginç isimlerinden birisi Gazeteciler Yazarlar Vakfı adına katılan Erkam Tufan Aytav idi. Cenaze aracına kadar tabuta omuz verdi.

CHP milletvekilleri Süleyman Çelebi, Oktay Ekşi, Gülsün Bilgehan, Murat Sökmenoğlu, Şevket Bülent Yahnici, Ahmet Tan, Ali Doğan, Murtaza Çelikel, Hıfzı Topuz, Bedri Baykam, Nazmi Bilgin, Nail Güreli, Okay Gönensin, Seçkin Türesay, Ümit Gürtuna, Orhan Erinç gözüme takılan isimlerdendi.

Hürriyette yakın zamana kadar düzenli köşe yazıları yazan mahdum Zeynep Göğüşü biraz kilo almış gördüm.

Ali İhsan Göğüş ile birlikte genç yaşta hayata veda eden şair Didem Madak Çelikin de cenaze namazı kılındı.

Önce er kişi, ardından da hatun kişi niyetine...

Allah taksiratlarını affetsin...

Süvarinin serüveni

Çöl sıcağında atıyla seyahat eden bir süvari bulmuş olduğu bir ağaç gölgesinde dinlenmek için mola verir. Fakat atını o ağaca bağlayabileceği kadar uzun bir ince halat bulamaz. Çevresine bakındığında işini çözebileceği bir kalın ağaç dalı bulur. O kalın dalı yere çakarak atını o dala bağlar. Dinlendikten sonra, yola devam etmek üzere hazırlanır.

Tam atını bağladığı o dalı kumdan sökecekken birden durup düşünür. "Ben bu kadar mesafeden geldim ve yolum da sadece bu ağacın gölgesinden istifadeydi, sadece ben değil, atım da dinlendi. İyisi mi bu kazığı çıkartmayayım ki , belki benden sonra başka bir süvari de atıyla dinlenmek için mola verdiğinde bu kazığı kullanır", deyip o kazığı sökmekten vazgeçer ve yola devam eder.

Hikaye bu ya, o çöl sıcağında kendi başına seyahat eden bir görme engelli yolcu tam da bu ağacın altında mola için duracakken ayağı o kazığa takılıp birden yere düşer. "Hay Allah bu çölün orasında bu ağacın altında bu kazığın ne işi var!" deyip, kazığı söker... "Benden sonra bir kör yolcu bu kazığa takılıp da yere düşmesin" diye..

Ey okur, hangisi doğru olanı yaptı acaba

Bence ikisi de doğru...

Peki ya sizce!

Yüzyılın yalanları!

Twitterden zaman zaman alıntılar yapıyorum. Çeşitli kesimlerden farklı düşünceleri önünüze getiriyorum. Twitterde Son günlerde yüzyılın yalanları diye bir furya başladı. Herkes eteğindeki taşları döküyor. "Fikirlerin çatışmasından gerçekler ortaya çıkar" derler ya, bunu en bariz şekilde burada görebilirsiniz. Geçmişte yaşanan, günlük hayatta karşılaştığımız kimi güldüren, kimi düşündüren yalanlar... İşte sosyal medyada yeraldığı şekliyle yüzyılın yalanlarından bir demet;

Ya ben aslında verdim o dersi de ortalama yükseltmek için yaz okuluna kaldım (ışın kılıcı)

Kazasız,çizik mizik de yok bi kere boyandı sadece (Ediz Mudul)

Turkiyede basin ozgurlugu vardir. (70 gazetecinin tutuklu olduğunu biliyor musunuz ) (Yağmur AKAR)

Tanırım iyi çocuktur ama (Metehan Demir)

12 Eylül 1980 Kenan Evren; "TSK rayından çıkan demokrasiyi sağlam temellere oturtmak için yönetime el koymuştur" (Yüksüklerin Leydisi)

Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak (Tarık)

"İsmet İnönü;Adnan Menderesin asılmaması için elinden geleni yapmış fakat başaramamıştır..." hadi yaa... (Yüksüklerin Leydisi)

Sultan Vahdettin bir haindir...2.Abdulhamit Kızıl Sultandır...Sultan Abdulaziz bileklerini keserek intihar etmiştir" (Yüksüklerin Leydisi)

Annecim sınavım çok güzel geçti.. (Batuhan Soykan)

Kriz bizi teğet geçecek. (Üzgör)

İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün (Gurkan Gurel)

Akp nin ileri demokrasisi (Ne Demek Şakirrr )

Bugun okula gitmiyim zaten okulda ders islenmiyor (çarliston biber)

Aynı bağın gülüyüz biz (Acımasız)

Cep telefonunu kalbinin üzerine koyma kalbin durur...(Şefik Yunus ÖZCAN)