Brunson davasında; “bağımsız Türk yargısı” mı karar verdi, siyaset mi?
İşte, bu soruya verilecek doğru cevap bir haftadan beri yaşanmakta olan polemiği de çözecektir. Doğru cevap verilmesine yardımcı olmak için şu soruyu da sorabiliriz:
Türk yargısı farklı bir karar verseydi, Sayın Cumhurbaşkanı bu karara da saygı duyacak mıydı?
Bizce, işin püf noktası burası. Sayın Cumhurbaşkanı’nın nasıl cevap vereceği konusu, önceki kararlara verdiği sert tepkilerden belli. Yargının hüküm bildiren cümleleri açıklandığında; şayet, bu cevaplar, Cumhurbaşkanı’nca tatminkâr bulunmadıysa verdiği tepkiler ortada. Yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır. Denilebilir.
ABD’li Papaz Andrew Brunson serbest kalır kalmaz, o çok sevdiğini(!) söylediği Türkiye’yi hemen terk etti. Hâlbuki bu şahısla alâkalı her şey söylenmişti. Çok suçlama yapılmıştı yani. Casusluk, terör örgütlerine yardım en önemli suçlamalardı. Yandaş medya, adamı o kadar gündemde tuttu, o kadar suçladı ki; kamuoyunda oluşan intiba, Pensilvanya’daki zatla takas edilecek gibiydi. Hâlbuki aynı kaynaklar şimdi de; Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın iade edilebileceğinden söz ediyorlar.
Nereden nereye; diye bir çok insan iç geçirmekte.
Hatırlayalım lütfen!
Doların yükselişi de büyük oranda Brunson’a bağlanmıştı. Şayet öyle ise;
Neden milletin canı bu kadar yakıldıktan sonra bu kişi serbest bırakıldı?
Sanırız burada, sorulması gereken asıl soru budur. Meselenin iyice anlaşılması ve hakikatin ortaya çıkması gerekir. Tartışmaların sükûta ermesi için farklı düşüncelere tahammül etmek gerekir.
Birçok konuda olduğu gibi, bu meselede de hikmet aramak, beyhudedir. Bu işin böyle bilinmesi lazım.
Hani, dolar yükselirken bazıları bir tavır ortaya koydular; “Dolar, 20 lira da olsa gene hükümeti destekleriz” dediler ya. Bunu anlamak mümkün belki, ama Brunson’u serbest bırakan iradeyi anlamak hiç mümkün değil.
Brunson’u iade edebilirsiniz. Yetki sizde. Ama tartışmaları önlemek sizin için mümkün olmayacaktır. Eminiz ki; seçmen bu konuda gerekeni yapacaktır.
