Vatandaş, Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde demokrasi nöbetinde! Geçtiğimiz yıl, tam da orada hayatını ortaya koyan şehitlerimiz anılıyor. Ankara Büyükşehir ise platform kurmuş, destek veriyor. Melih Bey de, panayırlarda, festivallerde moda olan farklı bir çalışmaya imza atmış.
***
Kendince ülkenin bir ve iki numarasını koymuş; Cumhurbaşkanı ve Başbakan. Üçüncü sırada kendisi! Dördüncü ise vatandaş! Gövdesi var, kafası yok. Vatandaş gelip kafayı yerleştiriyor. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Gökçek’ten sonra ülkenin dördüncü adamı algısını mı taşıyor, bilmiyoruz.
Ancak sadece Erdoğan ve vatandaş, aynı işareti yapıyor! Rabia diyor! Binali ve Melih Bey’ler ise farklı tarafa el sallıyor. Espri bir yana da, sahiden bu ülkenin 3 numarası kimdir acaba?
USTA KEPÇEYİ DALDIRMIYOR!
Kabine revizyonu olacak mı, olmayacak mı?
Cumhurbaşkanı, bakanlardan altı aylık yol haritasını aldı… Şimdi Başbakan’la birlikte “değerlendirme” yapıyor. Ya denilecek ki, “Senin demir yollarında metaller bu treni altı ay daha taşımaz!” Veya “Altı ay daha mevcut raylarla idare et, sonra bakalım!”
Partide, kabinede, Meclis’te her yer fısır fısır! Kazan kaynıyor ama usta kepçeyi kazana daldırmıyor. Saray kaynaklarım, “Şu anda dillendirilmesini” doğru bulmuyor! Ne zaman, bir gece ansızın mı, yorgun bir akşamüzeri mi kepçeyi daldırır, belli değil! Belki bugün, belki yarın! Durum bu!
DİRENENLER VE BAYRAM YAPANLAR!
AK Parti kulislerinin 15 Temmuz nabzını yokluyorum. Kafalardaki soru şu: “15 Temmuz 2016’da sokaklarda direnenlerle 15 Temmuz 2017’de bayram yapanların ne kadarı aynı? Direniş zamanı saklanıp bayram zamanı ortalıkta dolaşanlar... Ne demişti vatan şairimiz “Neler yaptık şu vatan için, kimimiz öldük kimimiz nutuk söyledik!”
ARKASINDA RUSYA VE İRAN MI VAR!
Meclis’te özel oturumu bizzat izliyorum. Başbakan Yıldırım, kürsüye çıkıyor. Kemal Kılıçdaroğlu konuşuyor. Cumhurbaşkanı da ünlü hitabetiyle meydanları coşturuyor, ağlatıyor. Başta iktidar bekliyorum ki bir tanesi, özellikle de Sayın Bahçeli. “FETÖ’nün hemen ardından NATO, ABD, AB, İsrail” desin! Hevesim kursağımda kalıyor! Yahu bu FETÖ, Mars’ta mı yaşıyor! Suriye üzerinden mi TSK’da örgütlendi Allah aşkına! Arkasında İran veya Rusya mı var!
TRT’DEN BEKLENTİ YÜKSEK!
Ülkenin en köklü, statik kurumlarından TRT’de, beklenen isim İbrahim Eren, göreve başladı. Hayırlı olsun.
Millet genç yaşına rağmen Eren’i, Türkiye’nin sesini, milli nefesini İngilizce olarak TRT World’den dünyaya duyurmasından biliyor! Diriliş “Ertuğrul”dan tanıyor.
Milli Görüş Lideri Erbakan Hoca’dan yıllarca Siyonizm/Sabetayizm (TheodorHerzl-EmannuelKaraso-HaimNahum)-Osmanlı/Sultan Abdülhamid Han mücadelesini dinlemiştik. Şimdi İslam’ın doğan güneş dönemini Diriliş’te, hüzünlü, batan güneş dönemini Payitaht “Abdülhamit”te izliyor kitleler.
Ancak bunlar yeterli değil! Çünkü Eren’den beklenti de çok yüksek. İktidar ve millet; Eren’li TRT’den, kurum içi ve dışı yetenekli, sektöre ve alanına hâkim, şuurlu dinamik kadrolarla dünyaya Bu Ülke’nin kurtuluş mesajını daha fazla ve etkin vermesini bekliyor.
TRT’nin inşa edeceği izlenilir kanallar, diziler, programlar… Ama mutlaka “şuurlu” yayınlar… “Cazibe merkezi Türkiye” üzerinden Müslümanların birliğine hizmet edecek sonuçlar doğurabilir. Çünkü dünya Müslümanları ve bütün insanlık, İstanbul-Ankara ekranlarından, mutlu, adil, müreffeh dünyanın haberlerine hasrettir!
METİNER’İN PROTOKOL RAHATSIZLIĞI
Meclis’te 15 Temmuz için tören düzenleniyor. Gece yarısı millet, TBMM’nin önünde. Protokolde yeni/eski bakanlar, vekiller var. Cumhurbaşkanı kürsüde.
Gerisini, o esnada “canı yanan” AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner’den dinleyelim:
“FETÖ muhibbi ve destekçisi olan o birilerinin, sırf eski devlet görevlerinden dolayı halkımızın karşısında, protokolün en ön saflarına oturtulduğunu görmek fena halde canımı yakıyor.
Sol yanıma bakıyorum, FETÖ muhibbi ve destekçisi bir diğer eski bakan oturuyor.”
Bu durum, Metiner’i öylesine rahatsız ediyor ki, kalkıp evine gidiyor. Böyle giderse, “Siyasi Ayak” muhalefetten daha çok iktidarı gerecek.
