Bazı anlar sıkıntılıdır. Bu sıkıntılar hayatı etkiler ve olumsuzluklar bir bakmışsınız art arda gelivermiş. Can sıkıntısı da bu sıkıntılara benzer. Bazılarını çözebildiğimiz halde bazılarını çözemeyiz. İçimizde bir daralma olur, keyifsizleşiriz. Moralimiz bozulur; hayatın tadı kaçar.

İnsan kendi kendini sıkıntılara soktuğu anlar vardır. Maddi olduğu kadar, fazlasıyla manevi boyutu insan üzerindeki tesirlerini arttırır. Serseri, serkeş, berduş gibi yaşamak manevi boyutun sadece bir kısmıdır. Böyle bir hayat içinde olmak can sıkıntısıyla yaşamak gibidir. Bu durumlarda bazı insanlar kendini ölü gibi hisseder. Bu hal o kişilerin yaşamını altüst eder. Yerine göre günün bir saatinde kadehlere sarılmak veya sokak aralarında şişelere el atmak bu kişiler için ayrı bir zevktir. Fakat bu zevkler perişanlıkla da iç içedir. Böyle bir durumda sabaha kadar barlarda oyalanmak veya meyhanelerin önünden geçmek alkol alanların, müptela kişilerin aynı sahneleri tekrar tekrar oynayan tiyatrocuların işine benzer.

Mazisine, evine- barkına arkasına dönen insanın içinde yeni bir benlik kavramı belirebilir mi ..

Alkolikler için evet diyebilmek mümkün görülmüyor. Ama şurası da unutulmamalıdır ki insanlar bazı şeylerin acısını çekerler. Bunun neticesinde pişmanlıkta duyarlar. Defalarca: “Artık bir daha yapmayacağım!”, “Bu son artık!”… gibi sözler söylenir, ancak huylu huyundan vazgeçmez. Söylenen sözler tekrar edilir durur. Faydasız sözlerdir bütün bunlar. Böyle bir hayat insanın kaderi olur adeta. Algılar körelir, beyin de uyuşur. Üşengeç, vurdumduymaz, kılı dahi kıpırdamaz kimselerin kimliği tam da bu kalıba uyar. Hayat bu. Bütün takıntılara, avare duyuş ve davranışlara rağmen gün olur insan; enkaz altında kalan hatıralarından yükselen çığlıkları yüreğinin derinliklerinde hisseder. Geçmişi karanlıklarla dolu bir yığın insan vardır. Bunun aksi de kısmi azamisinde tezahür edebilir.

Netice olarak insan daima bir doğum sancısı içerisindedir. Kıvranışlar yeni günlere gebe de olabilir…

Kim bilir

Kararsız, biçare, şaşkın ve iki arada bir derede kalan insanlar…

Sıkıntıyı kalbinde duyan insanlar…

Biliriz ki bu sıkıntılar geçicidir ve sıkıntıların ardından yeni bir gün vardır.

Yeni güne yeniden, yürekten bir merhaba demek, yürüdüğünüz yolların dışından yürümek, baktığınız gördüğünüz eşyaları, evleri, dükkânları yeniden keşfeder gibi görmek belki de içinizdeki iyi duyguların yeniden yeşermesine imkân verecektir. Bunun için de heyecan ve arzu olmalı ve daima yenilikleri görmelidir.

Günlerden bir gün tanıdık bir terzide idim. Terzimiz bir yere gitti bizi de iki ihtiyarla baş başa bıraktı. Bu sırada altmış beş yaşlarında bir adam geldi. Sırtım televizyona dönüktü fakat car car sesler geliyordu. Yaşlı zatlardan biri zar zor da olsa televizyonun sesini kıstı. Bu arada biri dedi ki,

“- Şu televizyonda da ne arlanmaz uslanmaz insanlar çıkıyor. Toplumun ahlakını bozuyorlar… Ar namus kalmadı!”

Söz ahlaktan açılmışken evlilikle başlayan ailenin temelinin sağlam atılması gerektiğinden söz ettik. Bu sırada altmış beşlik adam dedi ki;

“- Ben çocukken Kur’an okurdum otuz beş tane ayet - sure bilirim. Ama bakmayın işte!”

Ne oldu gibilerinden biraz kurcalayınca adam, “hoca beni bir dövdü bir daha o Kur’an kursuna gitmeyi bıraktım.”

Biz de, hoca da sen de kendini yakmışsınız!

“-Beni babam hiç sevmez! Diğer kardeşlerimi sever. Zamanında bana çok dayak atmıştı.”

“-Peki, sen şimdi çocuklarını dövüyor musun ”

“-Hayır.” Dedi, adam. Bunun üzerine, “bak bir yanlış veya hatadan bir iyilik doğmuş” dedik. Ancak adam bu yaşına rağmen arada bir tek attığını, alkolden vazgeçmediğini söyledi.

Yukarıda sözünü ettiğimiz beyinde başlayan uyuşukluk misali. Hayattan ders çıkaramayanlar yaşantılarındaki bazı şeyleri kadere bağlamaları, buna mukabil kaderci olmaları da kaçınılmazdır.

Hayata farklı açılardan bakmaya, görmediklerinizi görmeye çalışmalıyız. Bu sayede belki bir yaprak kımıldar! Belki hayatın gülen yüzünü görürsünüz ve mutlu olursunuz. Hayata iyi bağlanmak, hayırlı işler yapmak ve hayırla anılmak sizin yaşantınızla ilişkili olduğu halde biraz da bakış açınıza, tutumunuza bağlıdır.