Muhterem Müslümanlar!
Allah (c.c.), mahlûkatın içinde en kemale erdirdiği insanı yaratmıştır. İnsan, varlıkların içinde en üstün varlıktır. Böylesine önemli özelliği olan insanın din, can, akıl, namus ve mal gibi hiçbir şekilde elinden alınamayacağı hakları vardır. Bu haklar kesinlikle dokunulmazdır. Bu haklara tecavüz eden/dikkate almayan kim olursa olsun kâfir olur, katil olur, zalim olur; sonunda da belâsını bulur. Aman dikkatli olalım zalimlere dost ve kuyruk olmayalım, Muhterem Müslümanlar!
Günümüzde tüketici hakları başlığı altında, Allah’ın insanlara bağışladığı imkân ve ihtiyaçların gaspının önüne geçecek önemli çalışmalar yapılıyor. Peygamberimiz Efendimiz’e vahiy henüz gelmeden önce de Mekke’de Hilfu’l-fudul adındaki bir birlikteliğin içinde bulunmuştu. Bu birlikteliğin amacı, dışarıdan Mekke’ye gelenlerin haklarını gasp eden zalimlere karşı çıkmak, gelenlerin haklarını korumaktı. Önemli bir hizmet yapılmıştı. Canlar, mallar ve namuslar zulümden ve zalimlerden korunmuştu.
Günümüzde tüketiciler, bin bir türlü dalaverelerden korunmaya ve kurtarılmaya çalışılıyor. Hepimiz birer tüketiciyiz. Bununla birlikte gücümüzle ve diğer imkânlarımızla da üretim de yapıyoruz. Yaptıklarımıza ve sattıklarımıza hile katarsak zalimlerden oluruz. Allah (c.c.) zalimleri, hainleri ve dalaverecilik yapanları sevmez, kul hakları maddesine tabi tutarak cezalarını tastamam verir.
Hepimiz birer tüketici olarak zarar görmemeyi isteriz; biz de üretici ve sattıklarımıza zarar vermemeliyiz.
Bizler Müslüman’ız, İslâm, mal ve hizmetlerin üretimleri ve tüketimleri aşamasında prensipler koymuş hem üreticilerin hem de tüketicilerin haklarını korumuştur. Kur’an-ı Kerim’de: “Ölçerken eksik ölçmeyin. Eksik verenler helâk olur. Tartınızda da hile yapmayın. İnsanların haklarını gasp etmeyin. Bunları yapanlar yeryüzünde düzeni bozmuşlardır. Cezaları ağırdır.” (En’am: 152. Şuarâ: 181-183. İsrâ: 35)
“Hile yapanların vay hâline. Onlar insanlardan bir şeyler aldıklarında tam alırlar. Lâkin satarken hile ve düzenbazlık yaparlar. Böyleleri ahireti, hesabı ve hesaplaşmayı dikkate almıyorlar mı Hepiniz Allah’ın huzuruna çıkarılacaksınız...” (Muhtaffifin: 1-6)
Peygamberimiz Efendimiz buyurur ki:
– “Aldatan bizden değildir.” (Müslim)
– “Allah Teâlâ, işini sağlam ve güzel yapanı sever.” (Ebu Davûd, Büyû, 50)
– “Kusurlu malın kusurunu söylemeden satan haram mal edinmiş olur.” (İbni Mace, Ticâret: 45)
– “Yalan yere yemin ederek ticaret malını aşırı fiyatla satanlara kıyamet gününde Allah rahmet nazarıyla bakmaz.” (Müslim, İman: 171)
– “Karaborsacılık yapanlar helâk olmuşlardır.” (İbni Mace, Ticâret: 6)
Peygamberimiz zaman zaman pazaryerlerini denetlemiş, her türlü tekelciliği yasaklamış, uygulamalarıyla üretici, satıcı ve tüketici haklarını korumuş ve korunmasını da emretmiştir. Her Müslüman ürettiği ürünlerle piyasaya sürdüğü mal ve hizmetlerle asla tüketiciyi zarar vermemelidir. Hepimiz doğabilecek hak ihlâllerinden kaçınmalıyız; hesabını veremeyeceğimiz davranışlardan uzak durmalıyız. Çünkü Müslümanlığımız böyle olmamızı gerektiriyor.