Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya,

Pakistan ve Türkiye den sömürgecilere VERİLEN GÖZDAĞININ ADI: D-8

Sömürü düzenine karşı ilk ciddi uluslararası

organizasyonun temeli 15 Haziran 1997 de İstanbul da atıldı. Dönemin Başbakanı

Prof. Dr. Necmettin Erbakan ın öncülüğünde kurulan D-8 in varlığı, emperyalist

Amerika yı, İngiltere yi ve en önemlisi de Ortadoğu nun orta yerindeki

çıbanbaşı Siyonist İsrail i rahatsız etmişti.

Emperyalistler, istedikleri gibi at koşturamayacaktı!..

Maalesef Vahşi Batı denilince sadece Hıristiyan Avrupa

anlaşılıyor. Vahşi Batı kelimeleriyle Yahudi Siyonizmiyle harmanlanmış Haçlı

Emperyalizmi ni kast ettiğimizi belirtmek isteriz. Çünkü Hıristiyan Avrupa ve

Amerika gibi güçlerin arkasında  asıl

şeytani güç olan Siyonizm ve Masonluk bulunmaktadır.

Rahmetli Necmettin Erbakan Hocamız, Türkiye ile Avrupa

Birliği arasındaki ilişkileri anlatırken Avrupa yı üç katlı bir binaya

benzetmişti. En üstte, Siyonist Yahudi patronların barındığını ve görünmemeyi

başardıklarını, ikinci katta Hıristiyan Avrupalıların bürokrat ve işçi çavuşu

olarak çalıştıklarını, en altta da ucuz işçi ve hizmetçi olarak Türkiye yi

alacağız diye oyaladıklarını anlatırdı. Rahmetli Hocamız ın bu benzetmesini

sömüren ile sömürülen devletler arasındaki ilişkilere uyarladığımız zaman,

sömürülen ülke idarecilerinin, Amerika, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi

ülkeleri kolladıkları görülür. Kollanan ülkeleri yönetenin Siyonist İsrail

olduğu gözden kaçırılır.

Küresel bir proje olan D-8 e giden sürece bakarken,  Vahşi Batı nın sömürge düzeninin kimlere veya

neye hizmet ettiğini aklımızın bir köşesinde bulundurmamız gerekir. Bugün daha

net bir şekilde görüyoruz ki,  D-8 tam

manasıyla hayata geçirilebilmiş olsaydı, Endonezya, Malezya ve Bangladeş

fakirleşmeyecek, Pakistan ve Mısır askeri yönetimlerin eline geçmeyecek ve

ülkemiz yıllarca geriye gitmeyecekti. Amerika ve İngiltere hiçbir zaman rahat

hareket edemeyecek, istedikleri gibi at koşturamayacaktı.

SovyEtler Birliği nin dağılmaya başlaması ve Doğu Bloku

ülkelerinin çöküşü, NATO nun gerekliliğini tartışılır hale getirmişti. NATO nun

gereksiz olduğu ve artık dağılması gerektiği dillendiriliyordu.

DÜŞMANI OLMAYAN

İDEOLOJİ...

Sömürü düzeni denilince akla ilk gelen ülke olan

İngiltere, NATO nun yaşatılması için büyük efor sarf ediyordu. İngiltere nin o

dönemdeki Margaret Thatcher, NATO nun dağıtılmaması gerektiğini belirterek,

Düşmanı olmayan ideoloji yaşayamaz. Bizim yaşabilmemiz için mutlaka bir

düşmana ihtiyacımızın olması lazımdır. Sovyetler Birliği dağıldı ve düşman

olmaktan çıktı. Onun yerine yeni bir düşman koymamız gerekiyor. Bu yeni düşman

İslam olacaktır sözlerini ediyordu.

SİLAH SATIŞLARIYLA

KASALARINI DOLDURUYORLARDI

Vahşi Batı nın bu önemli sözcüsü haklı bulunmuş,

kendilerine yeni bir düşman oluşturma çalışmalarına başlanmıştı. Düşman

oldukları İslam la giriştikleri mücadele neticesinde emperyalist güçler,

Müslümanları iç çekişme ve kardeş kavgalarıyla yönetmeye devam ediyordu. İslam

coğrafyasının yer altı ve üstü zenginliklerini rahat bir şekilde sömüren Vahşi

Batı nın temsilcilerinin gözü doymuyor, çatışmalarda kullanılan silahların da

karşılığını alarak kasalarını doldurmaya devam ediyorlardı.

Ekonomik buhranlar, çatışmalar ve iç savaşlarla mücadele

eden İslam Toplumu, her geçen gün daha çok zayıflıyordu. Ellerindeki büyük

insan gücünü ve doğal kaynakları kullanamayan mazlum ülkeler, Vahşi Batı nın

yazdığı senaryolara göre yaşıyordu. Osmanlı İmparatorluğu nun son dönemi ve

Türkiye Cumhuriyeti nin başından sonun kadar yaşanan olaylar da aynı

senaryoların parçalarıydı.

O günlerde Somali, Ruanda, Bosna-Hersek, Çeçenistan ve

Filistin gibi ülkelerde milyonlarca insan katlediliyordu. Katliamlara ses

çıkarmak isteyen birkaç ülke ise çeşitli iç karışıklıklar veya ekonomik

buhranlarla kendi kabuğuna çekilmek zorunda bırakılıyordu. Büyük göçlerin de

yaşandığı bu ülkelere bir umut ışığı gerekliydi. 

DÜNYANIN HUZURU

İÇİN D-8...

Büyük bir hızla devam eden sömürü düzenine karşı ciddi

bir adım atmanın vakti gelmişti. İşte bu ciddi adım 15 Haziran 1997 tarihinde

atıldı. İstanbul daDeveloping-8 Countries Organization olarak bilinen

Kalkınan-8 Ülke Teşkilatı kuruldu. D-8, korku imparatorluklarıyla dünyayı

yöneten eşkiyalara başkaldırının adı olmuştu.

Emperyalizmin, dünya barışını ve huzurunu tehdit eden

saldırganlığına, İslâm ülkelerinin oluşturduğu D-8 vizyonu ile karşı

durulabilirdi.

20. yüzyılın gerçekleri, yaşanan olaylar, alınması

gereken dersler ve bütün bunların sonunda ortaya çıkan zorunluluklar, D-8

oluşumunun gerekçesi olmuştur. Dünyanın son 50 yıllık tarihindeki gelişmeler

ışığında, D-8 gibi bir oluşum baştan sona savaşların yaşandığı 1900 lü yılların

2000 li yıllara en güzel hediyesidir. Çırağan Sarayı nın Mabeyn Salonu nda;

Türkiye, Pakistan, Bangladeş, Mısır, Nijerya, İran, Endonezya ve Malezya nın

devlet ve hükümet başkanları tarafından tarihin kırılma noktası olarak kabul

edilebilecek bir oluşumun imza töreni vardı.

ÜYELERİN TAMAMI

İSLAM KONFERANSI TEŞKİLATININ DA ÜYESİ

54. Türkiye Cumhuriyeti Hükümet Başbakanı Prof. Dr.

Necmettin Erbakan ın fikir babalığını yaptığı D-8 oluşumu, Türkiye yi vagon

değil, lokomotif ülke konumuna getiren bir anlaşmaydı.

D-8; Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya,

Pakistan ve Türkiye arasında kurulan kalkınmada işbirliğini sağlamaya yönelik

uluslararası bir organizasyondur. Bu organizasyon üyelerinin sosyal ve ekonomik

ilişkilerinin zenginleştirilmesine yeni bir boyut katmaktadır. Üyelerin tamamı

aynı zamanda İslam Konferansı Teşkilatı nın da üyeleridir. D-8 üyeleri, tabii

kaynakları, kalabalık nüfusları ve potansiyel pazarlarından ötürü kendi

bölgelerinde önemli konum arz etmektedirler.

D-8, kurucu üyelerinin bulundukları konuma baktığımız

zaman, bölgesel olmaktan çok küresel bir kuruluş olma özelliğini taşımaktadır.

Üyelik, grubun hedeflerini, ilkelerini benimseyen ve ortak bağları paylaşan

diğer gelişmekte olan ülkelere de açıktır.

GLOBAL-IRÇI-EMPERYALİST

ODAKLAR DERHAL HAREKETE GEÇTİ

Vahşi Batı ve kuklaları üye ülkelerde askeri darbe,

suikast ve ekonomik buhranlar oluşturmuş, D-8 i baltalamaya çalışmıştır. Gözle

görülür bir kaç örnek vermek gerekirse, D-8 e üye olan ülkelerden, Nijerya,

Pakistan, Bangladeş ve son olarak Mısır yönetimleri el değiştirmiştir.

Günümüzde de devam eden Vahşi Batı operasyonları sonucunda Somali, Ruanda, Bosna-Hersek,

Afganistan, Irak, Çeçenistan, Filistin ve Suriye gibi ülkelerde milyonlarca

insan ya yeraltı zenginlikleri için, ya uyuşturucu kaynaklarının güvenliği, ya

da Siyonist İsrail in güvenliği için katledilmiştir. Halen devam eden büyük

göçler yaşanmaktadır. D-8 in varlığı, emperyalist Amerika yı, İngiltere yi ve

en önemlisi de Ortadoğu nun orta yerindeki çıbanbaşı Siyonist İsrail i rahatsız

etmişti.

Sömürü düzenine karşı kurulan D-8 in işlemesini istemeyen

şer güçlere dikkat çeken D-8 in kurucusu Prof. Dr. Necmettin Erbakan, yıllar

sonra D-8 Teşkilatı na karşı olan global-ırkçı-emperyalist odaklar derhal

harekete geçerek bu birliği daha doğmadan boğma yoluna gitmişler ve kuruluşa

katkıda bulunan ülke iktidarlarını al aşağı etmişlerdir. Nijerya Devlet Başkanı

zehirlenerek öldürülmüş, Pakistan ve Bangladeş Başbakanları askeri darbe ile

devrilmiştir. ifadelerini kullanmıştı.

Bugün daha net bir şekilde görüyoruz ki,  D-8 tam manasıyla hayata geçirilebilmiş

olsaydı, Endonezya, Malezya ve Bangladeş fakirleşmeyecek, Pakistan ve Mısır

askeri yönetimlerin eline geçmeyecek ve ülkemiz yıllarca geriye gitmeyecekti.

Amerika ve İngiltere hiçbir zaman rahat hareket edemeyecek, istedikleri gibi at

koşturamayacaktı. Küresel bir hareket olan D-8 üye ülkelerin dışında 60 tane

daha İslam ülkesi vardı. Oralardaki kardeş kavgaları son bulacak, dünyanın

kalan 160 ülkesindeki kan ve gözyaşı bu kadar vahim olmayacaktır.

RAKAMLARLA D-8

Bugüne kadar 5 tane D-8 zirve toplantısı yapıldı.

D-8 ler bugüne dek 9 tane dışişleri bakanları toplantısı

20 tane komisyon toplantısı, 70 tane de teknik nitelikli komisyon

gerçekleştirildi.

Kuruluşunda 8 ülkenin Gayrisafi milli hâsılası 690 milyar

dolardı, şimdi bu 1,5 trilyonun üzerinde.

D-8 kurulurken ülkelerin tek başına milli geliri, 872

dolardı, şimdi 1500 dolar civarında.

İhracat 239 milyar dolardı, 600 milyar dolara yaklaştı.

İthalat 235 milyar dolardı, yaklaşık 500 milyar dolara

çıktı.

KRONOLOJİ

1 Haziran        Türk

Hava Kuvvetleri nin

                        kuruluşu

(1911).

3 Haziran        Messina

Konferansı; Avrupa

                        Ekonomik

Topluluğu nun

                        doğuşu

(1955).

5 Haziran        Hükümetin

Kıbrıs a müdahale

                        kararı

üzerine ABD Başkanı

                        Johnson,

müdahalede ABD

                        yardımından

silahların

                        kullanılamıyacağını

belirten

                        bir

mektup gönderdi (1964).

5 Haziran        Amerikan

Savunma Bakanı

                        General

George C. Marshall ın

                        Marshall

Planı nı açıklaması

                        (1947).

7 Haziran        Süleymaniye

Camii nin ibadete

                        açılışı

(1557).

9 Haziran        Başbakan

İsmet İnönü,

                        Johnson un

mektubunu cevapladı

                        (1964).

9 Haziran        Kıbrıs ta,

Türk Anayasası nın 230

                        oya

karşı, 37.502 oyla kabulü

                        (1975).

9 Haziran        Ulusal

Deprem Konseyi kuruldu

                        (2000).

10 Haziran      İtalya da

krallığın sona erip,

                        cumhuriyetin

ilan edilmesi

                        (1946).

11 Haziran      Kızılay ın

kuruluşu (1868).

15 Haziran      D-8

kuruldu.

13 Haziran      Fikir

İşçileri Kanunu nun kabulü

                        (1952).

13 Haziran      Süleyman

Demirel in

                        cumhurbaşkanı

olmasıyla boşalan

                        DYP

Genel Başkanlığı na Tansu

                        Çiller

seçildi (1993).

16 Haziran      Barbaros un

Haçlı Donanması na

                        karşı

zaferi (1535).

20 Haziran      Bayezit-Cem

Arasında Yenişehir

                        Savaşı

(1481).

20 Haziran      Çerkez

Ethem kuvvetlerinin

                        Yozgat

Ayaklanması nı bastırmak

                        üzere

Ankara dan yola çıkması

                        (1920).

21 Haziran      Soyadı

Kanunu nun kabulü

                        (1934).

22 Haziran      Kazım

(Karabekir) Paşa, İzmir

                        Suikastı

sanığı olarak tutuklandı

                        (1926).

23 Haziran      Hatay ın

Anavatan a ilhakına ait

                        antlaşma

Ankara da imzalandı

                        (1939).

24 Haziran      İbrahim

Paşa komutasındaki

                        Mısır

Ordusu nun Osmanlı

                        Ordusu nu

Nizip yörelerinde ağır

                        bir

bozguna uğratması (1839).

25 Haziran      Sultan

Abdülmecit in vefatı

                        (1861).

25 Haziran      Kore

Savaşı nın başlaması (1950).

29 Haziran      Balkan

Savaşı nın başlaması

                        (1913).

29 Haziran      A

Milli Futbol Takımı, 2002 Dünya

                        Kupası

Finalleri nde Güney

                        Kore yi

3-2 yenerek üçüncü oldu

                        (2002).

30 Haziran      Cenevre de

Stratejik Silahların

                        Sınırlandırılması

Görüşmeleri

                        (START) nin

başlatılması (1982).