Bismillâhirrahmânirrahîm;
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamd, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
Mülk de, iktidar da ancak Allah’ındır. Dilediğine iktidarı veren de, alan da sadece Allah’tır. Allah, iktidar verdiği kullarından adalet, iyilik, liyakat ve ehliyet, merhamet, üretim ve imar ister. Allah, rahman ve rahimdir. Ancak, yeryüzünde bozgunculuğa koşanlara, ekini ve nesli bozanlara, batılı hakka tercih edenlere, ilahi emir ve yasaklara uymayıp haddi aşan şımarık zalimlere gazap eder. Allah, inkârcı zorbalara, şirke düşüp karada ve denizde düzeni bozanlara, haktaymış gibi gözüküp, dünyanın egemen zalimlerini stratejik müttefik edinen işbirlikçi münafıklara gazap eder. Allah, faizcilere, yetim malı yiyenlere, fert ve toplumun malını gasp edip şahsına servet yapanlara, zinayı, eşcinselliği, içki ve kumarı kurumsallaştırıp yaygınlaştıranlara gazap eder. Allah, Hakk’ı batıla karıştıranlara, zulüm karşısında sessiz kalanlara, ölçü ve tartıyı bozanlara gazap eder. Allah’ın gazap etmesi, itikat ve düzen olarak İslam’dan sapanı, isyan ve inkâr eden zalimleri kınaması ve cezalandırmasıdır. Allah; mazlum kulları adına, onlara zulmeden zalim zorbalara gazap eder, intikam alır ve cezalandırır. Kur’an’da Allah’ın gazap sıfatı, on dokuz ayette geçmektedir. Bu ayetlerde Allah’ın; 1- İnsanı haksız olarak öldürenlere, 2- Münafıklara, 3- Allah’ı, Kitabı, Peygamberleri ve İslam’ı inkâr edenlere, 4- İlahlıkta ve İslam’da Allah’a; batıl ilah ve düzenler ile şirk koşanlara, 5- İtikat ve düzen olarak İslam’ı hayata ikame etmek için yapılması gereken cihattan kaçanlara, 6- İman ettiği halde, batıl davalara hizmet edenlere gazap edeceği haber verilmektedir. Allah’ın, insanlığa zarar veren bütün büyük günahlara ve bu günahları ilahi iradeye bir başkaldırı olarak ısrarla işleyen fert ve topluluklara gazap ettiğini bilmek gerekir. Bu bilinmeden başımıza gelen bela ve musibetleri doğru okuyup fırsata çevirmemiz mümkün olmaz.
GAZAP
Allah, kâinatta ve beşer arasında mükemmel iki düzen kurmuştur. Allah’ın kâinatta kurduğu kevni düzene bütün varlıklar, mecburen riayet ederler. Ölüm, kevni düzeninin bir esasıdır, bu esastan kaçış yoktur. Allah’ın beşer arasında kurduğu ve uyulmasını istediği mükemmel düzen İslam’dır ve bu düzene uyup uymamakta fert ve topluma bir tercih hakkı verilmiştir. Ancak Allah, fert ve topluma İslam düzenine uymayı emreder. Allah’ın bu emrini göz ardı etmek, fert ve toplum için büyük bir yıkım olur. Çünkü Allah, Şedidül Azap; azabı, yani cezalandırması şiddetli olandır ve Allah, İslam nimetine nankörlük edeni cezalandırır. Allah, El Kâbız; rızkı daraltan, canlıların hayatına son veren, verdiği zenginliği, çoluk çocuğu, hayat zevkini, gönül ferahlığını alıverendir. Allah, El Müntakim; ezilen, sömürülen ve hakları çiğnenen mazlum ve çaresiz kulların intikamını zalimlerden alandır. Allah, El Müzil; izzet ve onuru İslam’da ve kullukta değil, batıl ve zalim zorbaların düzeninde arayanları zelil eden, hakir düşüren, alçaltandır. Allah, El Müzıl; hidayete kaşı sapıklığı, sadakate karşı ihaneti, itaate karşı isyanı tercih edenleri, kibirleri yüzünden batıla sapanları cehaletin karanlığına mahkûm eden ve ziyana uğratandır. Allah, Ed Darr; zarar, elem ve ıstırap verici şeyleri yaratan, bozguna uğratandır. Allah, El Kahhar; kuvvet ve kudretiyle her şeye boyun eğdiren, acze düşüren, dilediğini dilediği anda yok edendir. Allah, El Hafiz; her şeyi bilip gözeten, kâinatın ve beşeriyetin düzenini koruyan, insanların amellerini melekler aracılığıyla kaydedip hesap günü için muhafaza eden, dostlarını her türlü kötülükten koruyandır. Covid-19 salgını ile mücadele ederken Allah’ın bu sıfatlarını düşünerek fiziki tedbirler ile birlikte manevi tedbirleri de almak gerekir. Bu mücadelede alınması gereken manevi tedbirler; Allah’ın gazap ettiği; işlediğimiz ne kadar büyük günah ve kötülükler varsa hepsinden tövbe etmektir. Çünkü tövbe, Allah’ın gazabını rahmete çevirir.
MANEVİ TEDBİR
Manevi tedbir için millet ve iktidar olarak, işlenen büyük günahlardan ve kötülüğün her türünden tövbe etmeli ve şu tedbirleri almalıyız.
1. İnancımızda “şirk ve inkâr” kınanmıştır. Kapitalizmin zulüm düzeni “şirk ve inkâr” bağlamında yeniden ele alınmalı, Milli Görüşümüzün Adil Düzen’ine geçişi engelleyen bütün yanlış kabuller kırılmalıdır.
2. Zina, eşcinsellik, içki, kumar, şans oyunları gibi; toplumda barışı ve kardeşliği bozan, bela ve musibetleri üzerimize çeken bütün kötülüklerle mücadele edilmeli ve gerekli düzenlemeler yapılarak, yaşanılan manevi ve ahlaki tahribat durdurulmalıdır.
3. Faiz ve verginin tüketimden, emekten ve ücretlerden alınması büyük haksızlık ve zulümdür. Bankalar ve vergi mevzuatı hak ve adalet esasları dikkate alınarak ıslah edilmeli, milletimiz bu faiz ve haksız vergi sarmalından kurtarılmalıdır.
4. Batı’nın dayattığı “çekirdek aile” yerine bizim “geniş aile düzenimiz” ihya edilmeli, kadının aile içi görevlerini yerine getirebilmesi için çalışma hayatı yeniden düzenlenmeli, böylelikle nesil emniyeti teminat altına alınmalıdır.
5. Toplumda güven krizine sebep olan Batı’nın “materyalist ahlakı” yerine, milletimizin benimsediği “güzel ahlak esasları” ikame edilmelidir.
6. Materyalist eğitimim yerine, “önce ahlak ve maneviyat” prensibine uygun milli ve yerli bir eğitime geçilmeli, evlatlarımız gayesini gözeten imanlı nesiller olarak yetiştirilmelidir.
7. Tüketim ve israf ekonomisinden, kalkındıran üretim ekonomisine geçilmeli, tarım ve hayvancılık, milli varlıklarımız ıslah edilerek geliştirilmeli, milletimizin helal kazanç ve gıda edinme imkânları artırılmalıdır.
8. Adalet sistemi, adil yargılama için, milletimizin benimsediği “doğru hak anlayışına” göre yediden düzenlenmeli, yürütmenin ve yasamanın müdahalelerinden korunmalıdır.
9. Biz İslam milletinin mensuplarıyız. İslam’ı güncellemenin değil, millet olarak İslam’ca yaşamanın derdini taşımalıyız. Bunlar da Covid-19 salgınından korunmak için alınacak manevi tedbirlerdir. Selam hidayete tabi olanlara…
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(3)Nevzat Erdem - Selamun Aleyküm yazılarınızı çok beyendim Türk milleti olarak fazla okumadıgımız nedeniyle bazı bölümleriniz okumak istiyorum facebook veya instagram da yayınlamak ve okuyarak selam ve dua ile kalın ...
Mustafa Aydin - Sirk sistemi Demokrasi laiklik sistemi kaldirilmasi gerek yerine SERIAT GELMESI GEREK
Muvahhid E. - Bunun böyle olması gerektiğini toplumun çoğu biliyor. Mesele, hangi usul ve metod ile yapılmalıdır. Bu gazete sahipleri yani desteklediği parti adayları yarın meclise girdiklerinde Allah'a ortak koşan bir mecliste bulunacaklar. Bunun dinen hükmü nedir, insanı dinden çıkaran bir amel midir, insanlara hak ile batılın bir arada olamıyacağını söylemeyip, hakkı gizliyorlar. Bugün yönetimde olan Siyasetçileri müslüman gören insana; Allah Müslüman kullarına "Allah'ın hükmüyle emretmesini" emretmiyor mu? Diyecek "evet" peki neden Yönetimde olan, müslüman kabul ettiğin lider ve diğerleri "Allah'ın hükmüyle hükmetmiyor ? Şayet hütmezlerle Allah bunları halen müslüman olarak isimlendiriyor mu ?
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
اِتَّخَذُٓوا اَحْبَارَهُمْ وَرُهْبَانَهُمْ اَرْبَابًا مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَالْمَس۪يحَ ابْنَ مَرْيَمَۚ وَمَٓا اُمِرُٓوا اِلَّا لِيَعْبُدُٓوا اِلٰهًا وَاحِدًاۚ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۜ سُبْحَانَهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Onlar Allah’ı bırakıp din bilginlerini, abidlerini ve Meryem oğlu Mesih’i rabler edindiler. (Oysa) onlar yalnızca bir olan ilaha ibadet etmekle emrolunmuşlardı. O’ndan başka (ibadeti hak eden) hiçbir ilah yoktur. (Allah) onların şirk koştuklarından münezzehtir.
(9/Tevbe Suresi, 31)
( “(...) Adiy, Medine’ye geldi. O, Tay kavminin lideriydi. Boynunda gümüş bir haçla Resûlullah’ın (sav) huzuruna girdi. Resûlullah (sav) Tevbe Suresinin 31. ayetini okuyordu. Adiy, Peygamber’e (sav): ‘Onlar, din adamlarına tapmadılar ki!’ dedi. Resûlullah (sav): ‘Evet, fakat din adamları, onlara helali haram, haramı helal kıldılar. Onlar da tabi oldular. Bu, onların, din adamlarına ibadetidir.’ buyurdu.” (Tirmizi, 3095; İbni Ebi Hatim, 10057-10058)
- Ayet ve Peygamberimizin (sav) ayeti tefsiri göstermiştir ki helal-haram, yasak-serbest, meşru-gayrimeşru olan şeyleri belirleyen tek merci Allah’tır. Bu, O’nun ‘Er-Rabb’ olmasındandır. Rab; terbiye eden, düzenleyen, çekip çeviren demektir. Allah koyduğu yasalarla insanları terbiye eder, toplumlara düzen verir.
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.