Zarif şair bir zamanlar ismine işaret ederek şöyle demişti: “Seçkin bir kimse değilim / İsmimin baş harfleri acz tutuyor / Bağışlamanı dilerim.”
Seçmek zor, lakin yüreğime veya aklıma sürünerek geçen şeylere karşı da kayıtsız kalmayı bir türlü beceremiyorum. İşte onlardan bazıları:
Uykusuzluk: Jim Horne’nin günümüz toplumunda uyku ihtiyacını kaleme aldığı makalelerinden oluşan bu kitabı uyumadan önce okumanızı tavsiye ederim. Toplumsal insomni diye bir şey var. Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan bu kitap, okuduktan sonra size uykusunu alamayan toplum başlığı ile bir yazı yazdırabilir.
Hastane Kokusu: Fatma Türk yazmış. İyi ki de yazmış. Fatma Türk on beş yıldır bir devlet hastanesinin uyku laboratuvarında teknik asistanlık ve tıbbi ürün danışmanlığı yapmaktadır. Daha önce Uzam Yayınları’ndan “Yabancılar Dairesi” adıyla bir öykü kitabı da çıkmış. Fatma Türk benim yıllarca sağlık sektöründe çalışanlara tavsiye etmekten yorulmadığım şeyi yapmış; hasta ve hastane öyküleri kaleme almış. Bence oldukça okunası ve de özgün hikâyeler. Bu arada kitap Şule Yayınları’ndan çıkmış.
Bir Kulübe: Hümeyra Yabar yazdı. Daha önce “Uykusuz Meyveler” ve “Hayvan Geçidi” öykü kitaplarıyla tanıdığımız yazarın fantastik üslubunu bilenler bilir. Bir kitap düşünün kendini roman olarak hissettiği ilk satırda söze şöyle başlıyor: “Ormanın kapısı iki kere çaldı.” Okunası kitaplar arasında sizin için seçtim bu kitabı aziz okuyucu! Unutmayın Şule Yayınları’ndan çıktı!
Yıldızların Örtüsü Yoktur: Marcus Aurelius’un seçme denemelerinden oluşan bu kitabı sevdim. Sevmekle de kalmadım, seçtim! YKY’den çıkmış kitap. Şadan Karadeniz çevirmiş. Şu soruyu kaç kez okudum bilemiyorum: “Kötülük nedir? Birçok kez gördüğün şeydir. Şunu aklından çıkarma: Olup biten her şey, birçok kez gördüğün bir şeydir. Nereye bakarsan hep aynı şeyleri göreceksin…”
Büyük Bilgi ve Müzik Hakkında Notlar: Konfüçyüs felsefesine ait müzik üzerine yazılardan oluşan bu kitap benden de yaşlı. 1963 yılında Millî Eğitim Bakanlığı’ndan ikinci baskı yapmış. Kitabın çevirisini Dr. Muhaddere N. Özerdim yapmış. Konfüçyüs’ün devlet felsefesinde ibadet ve ayinlerin, müziğin önemli bir yeri vardır. (Müzik insani olan hislerin ifadesidir.) Ona göre merasim ve müziğe bağlı olan bir kimse erdemli bir insandır. “Müzik içten gelir, kültürü vücuda getirir. Müzik ve merasimler olduğu zaman insanlar arasında nefret ve kavga olmaz, harp silahları kullanılmaz.”
Maske Mesafe Hikâye: Denemeleri ile tanıdığımız Yusuf Tosun’un ilk hikâye kitabı. Kitaptaki hikâyeler pandemi sürecinde yazılmış. Hikâye dediğime bakmayın kitapta sahici ve gerçek hayattan alınmış kesitler anlatılıyor. Yazar da daha ilk başta bunun altını çizmiş: “Uzun süredir içimde birikmiş yaşanmışlıkları öyküleştirme niyetindeydim.” Bu cümlesiyle yazar bir niyetin hikâyesini yazdığını hatırlatmayı ihmal etmiyor. Yaşananlar yaşanıp bitmeye terk edilmesin diye. Salgını çoktan unuttuk; maske de mesafe de artık hayatımızda çok anlamlı ve bol katmanlı bir metafor olarak yaşamaya devam ediyor. Kitap Çıra Yayınları’ndan çıkmış.
Zarifoğlu Efsane ve Şiir: Osman Özbahçe’den bir özgün eser daha. Seçtim bir kenara koydum. Kenar tam kitaba yakışır bir yerdi. Bu kitap Zarifoğlu şiirini anlattığı kadar Osman Özbahçe birikimini, çalışkanlığını ve titizliğini de anlatıyor. Şu satırlar ona ait: “Yedi Güzel Adam kitabının dünyada eşi yoktur. Kitap zamanla kendi medyasını, iletişim ağını, efsanesini üretmiş, toplumun bütün katlarına yayılmış, televizyon dizisine, popüler kültüre dönüşmüştür.” Efsane ve Şiir bütün açıklığıyla bu hikâyeyi anlatmaya çalışmaktadır.
Türkiye Kadar Bir Adam-Fethi Gemuhluoğlu: Bu kitabı Yunus Meşe yazmış, Bilal Karaca çizmiş. Mecaz-Çocuk serisinin Geleceğe Mektup dizininin 4. kitabı olarak yayınlanmış. Fethi Gemuhluoğlu’nu çocuklarla tanıştırmak için güzel bir teşebbüs. Dostluğu Fethi ağabeyin dilinden kavratmak gibi güzel bir niyet taşıyor. Yunus Meşe’yi de bilenler bilir. “Geç Kalmış Bir Şapka” dersem sanırım hatırlayacaksınızdır.
Gitmek: Ünsal Ünlü’nün yanılmıyorsam 3. şiir kitabı. Ünsal Ünlü çalışkan bir kalem. Yayıncılık noktasında da yıllardır önemli bir boşluğu dolduruyor. İstanbul sevdalısı olduğunu biyografisinde özellikle vurgulamış. Aslında inşaat mühendisi. Şiir ile inşa arasındaki ilgiye son derece vakıf. “Gitmek” tek başına bile şiir söyleyen güzel bir kitap ismi. Bakın ne diyor: “Sonsuz düşleri kurmuş bitirmiş gibi / Nereye diye sormadan kendime /Ansızın çıkıp ilk noktaya bir daha gelmemek için / Sonsuza kadar gitmek.” Kitap, Okurkitaplığı’ndan.
Nefis ve Akıl: İbn Miskeveyh’in bu kitabını Muhammed Ali Koca Türkçeye kazandırmış. Albaraka Yayınları İslam Felsefesi serisinden çıkmış. İbn Miskeveyh felsefe, tıp, simya, edebiyat ve tarih alanında şöhret kazanmış bir İslam düşünürüdür. Bu kitap İbn Miskeveyh’in açıkça adını zikretmediği bir şahsın, nefis ve aklın varlığı ve mahiyetiyle ilgili ona yönelttiği toplamda on soru/itiraz ve onlara dair kendisinin verdiği cevapları ihtiva ediyor.
Mevlid ve Süleyman Çelebi: Bu Peygamber sevgisinin şaheseri olan eseri Mustafa Özçelik yazmış. Süleyman Çelebi’nin yaşadığı dönem ve hayatıyla başlayan kitap 2. bölümde Vesilet’ün Necat orijinal ismiyle maruf Mevlid üzerine yazılarla devam ediyor. Bu bölümde Meclid’in bölümleri muhtevalarıyla ele alınmış. 3. bölümde ise Mevlid’in şekil özellikleri, kaynaklarının yanı sıra Mevlid çeşitleri, şerhleri, nüshaları, yazarları, çevirileri ve törenleri gibi detaylar üzerinde durulmuş. Muhit Kitap’tan çıkan eser hem seçilesi hem de başköşeye yerleştirilesi özellikte.
Umarım seçimimi doğru yapmışımdır.
