Eylül ayı başından beri yazmakta olduğum Adil Düzen çalışma ve önerilerimizin “gerekçesi” mahiyetindeki yazılar ile özellikle son yazı, Afrikalı Osman Sembène’nin söyledikleri…
Britanya ya da İngiltere’de ‘Kraliçe/kral öldü, yaşasın yeni kral!’ diyorlar ya; işte o konu ile doğrudan veya dolaylı olarak Osman Sembène’nin söyledikleri ve sonrasında yazılanlar…
İngilizler, Britanyalılar yani Batılılar yani vahşi Batı için ne diyordu Osman Sembène:
“… İngilizler geldiklerinde ellerinde İncil, bizim elimizde topraklarımız vardı. Bize, gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler. Gözümüzü açtığımızda ise; bizim elimizde İncil, onların elinde topraklarımız vardı. İngilizlerin dinini, dilini öğrendik. Uzak dünyadan gelen yeni dil ve din bizi hep çalışmak zorunda kalan itaatkâr köleler yaptı. Özgürlük için her karşı geldiğimizde, bizi birbirimizle savaşmak için ikna ettiler ve silah verdiler. İngilizler gelmeden önce topraklarımızda sadece kavga vardı. İngilizlerin kutsal dini bizim kavgacılığımızı kullandı; evlatlarımızı savaşçı yaptı. Hem de sadece kendi kardeşleriyle savaşan, dünyayı İngiliz dilinden ve İncil’den ibaret sanan vahşi savaşçılar. Hastalıklar yaydılar. Ne olduğunu bilmediğimiz içeceklerle bizleri hasta ve zayıf yaptılar. Atalarımızı zincirleyerek büyük şehirlerine köle olarak götürdüler. O büyük binaları, caddeleri, tünelleri ve kiliseleri insan etinin üzerine inşa ettiler. Her çeşit yiyeceklerin büyüdüğü topraklarımıza ilaçlar döktüler. Toprağın altındaki yanıcı siyah cehennem kanı için bizleri öldürdüler...”
Faizci zalim sömürgeci vahşi ve acımasız kapitalist Batılıları daha başka nasıl anlatsın?
“Kapitalizm” demişken, ondan önceki “Kapitalizm, Komünizm ve Adil Dünya Düzeni-2” başlıklı iki yazımızı ve orada yazdıklarımızı hatırladım; orada yazılanlar tekrar tekrar okunmalı…
“Gerekçe” içerikli önceki yazılarımızın sadece başlıklarını da tekrar hatırlayalım…
-Eğitim, Ekonomi, Seçim Havası ve “Adil Düzen”
-Gerekçe, Teşhis-Tedavi metodu ve “Adil Düzen”
-‘Ekonomi tarihi, İslâm, zamanın ruhu’ içerikli yazı
-‘Hizmetkâr Devlet’ ve Vali Recep Yazıcıoğlu-3 (3 yazı)
-Prof. Dr. Arif Ersoy ve Adil Düzen çalışmaları-2 (2 yazı)
-Gorbaçov, Çernişev, Erbakan ve “Adil Düzen”-2 (2 yazı)
Osman Sembène’nin söyledikleri ve bizim de “gerekçe” olarak yazdıklarımızdan dolayı ülkemiz ve ülkeler için “Adil Düzen ve Adil Ekonomik Düzen”, bütün dünya yani bütün beşeriyet için de “Adil Dünya Düzeni ve Adil Düzen İnsanlık Anayasası” gereklidir diyoruz…
“Gerekçe” mahiyetinde bugünkü (17.02.2022) “Manevi Tahribat Düzeni” başlıklı yazısında, İsmail Hakkı Akkiraz’ın yazısının başında ve sonunda yazdıkları ile devam edelim…
“ Avrupa Birliği, ırkçı emperyalizm, kapitalist ekonomik düzen, materyalizm, bunların hepsi bir bütün olarak manevi tahribat düzenidir. Bunlar; ‘Önce Ahlâk ve Maneviyat’ olsun istemezler ve yeryüzünde fesat ve yozlaşma olsun isterler. Bunlar fesada koşanlardır. Erbakan Hoca’mızın dediği gibi; bir ülkenin asıl gücü, ne tankıdır, ne parasıdır. Milli ve manevi değerlere bağlı genç evlatlarıdır. Yeryüzünde bir hak-batıl mücadelesinin varlığından haberimizin olması gerekir. Hak-batıl mücadelesi, İslam ile Siyonizm ve Haçlı Batı arasında geçmektedir. Batılın hâkimiyeti için mücadele edenler manevi tahribat yaparken, hakkın hâkimiyeti için mücadele edenler de manevi kalkınma yaparlar...”
“TEK ÇARE / İnanan insan iki defa aldanmaz. İnanan bir fert ve toplum; AB’ci, faizci kapitalist düzeni yürüten ve materyalist eğitimle milletin evlatlarını inancından, tarihinden, coğrafyasından koparan bu işbirlikçilere destek vererek harakiri yapmaz. Çok kere aldandın, şimdi hüngür hüngür ağlıyorsun, sen ne hale geldin, ülke ne hale geldi, tarım ve hayvancılık bitirildi, köyler boşaltıldı, üretimin alt yapısı çökertildi, inin inim inliyorsun. Bütün seçimlerde Millî Görüş= Saadet Partisi bu gerçekleri sana duyurdu. Sen ırkçı emperyalizmin elindeki medyanın, ATV başta olmak üzere havuz medyasının savurduğu rüzgârla gittin, seni yok etmek isteyenlere alet olarak destek verdin. Şimdi işsiz kaldın, bunu kendin istedin, bu harakiriyi kendin yaptın ve şimdi 25 sene sonra dizini dövüyorsun. Bil ki, kurtuluşun Millî Görüş’tedir, Saadet Partisi iktidarındadır. Adil Düzen’e geçilmeden saadete ve refaha eremezsin...”
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Sonaşamada Bekler - adil düzen aşamaları: teşhis (1971), tedavi (1973), bitkisel hayat (1997) ve; yıl 2022’de cenazenin ortada kokuşması, bir türlü kaldırılamaması
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.