Yüce Divan oylamasında fire verilince AKP cenahında

kıyamet koptu ve birbirlerine demedik laf bırakmamaya başladılar!

Suçlamaların en basiti dava arkadaşlığına ihanet

suçlaması!

Bu tür suçlamada bulunanlar hangi davaya ihanet

edildiği hususunda kafalarını birazcık yordular mı acaba  

Yoksa çalakalem yazdıkları gibi çalakalem konuşuyorlar

Bu kesimin ileri sürdükleri teze göre ortalıkta

yolsuzluk ve rüşvet gibi bir kötülük kesinlikle yok!

Peki, ne var

Dönemin Başbakanı, bugünün Cumhurbaşkanı Erdoğan a karşı bir

darbe söz konusu ve böyle bir darbenin başarılı olması için ileri sürülen

gerçekle bir ilgisi olmayan yolsuzluk suçlamaları var!

Hâl böyle olunca da yolsuzlukla suçlanan dört eski bakan

için Yüce Divan yolunun kapatılması darbenin önlenmesi olarak gösteriliyor ve

buna karşı çıkmış olanlar da davaya ihanet etmekle suçlanıyor!  

Bu teze karşı çıkanlar ne diyor

Onların dediklerini en güzel olarak Mehmet Ali Şahin in

açıklamaları ifade ediyor! 

Mehmet Ali Şahin bir siyasetçinin koluna 700 bin liralık

saat takamayacağını ve Kur an-ı Kerim ile dalga geçilemeyeceğini savunarak

Yüce Divan a gitmeleri yolunda oy kullanan AKP lilerin tepkilerini bu şekilde

dile getirdiklerini ileri sürüyor!

Hâl böyle olunca dava arkadaşlarına ihanet ettiler diye

suçlananların, Hangi davaya ihanet ettik diye soru sormaları kaçınılmaz

oluyor!

Yolsuzluk davasına mı ihanet ettik yoksa Kur an-ı Kerim

ile dalga geçilmesi davasına mı ihanet ettik deseler onlara nasıl bir cevap

verileceğini doğrusu çok merak ediyoruz!

Kendilerinden bu tür konularda çok farklı çıkışlar

beklenen isimlerin dönemin Başbakanı ve bugünün Cumhurbaşkanı Erdoğan ı koruyup

kollama adına gösterdikleri bu çabayı anlamakta güçlük çekiyoruz!

Keşke bugün savunmasını yaptıkları yolsuzlukla suçlanan o

isimler Yüce Divan yolunun kapatılması ile değil de orada aklanmış olsalardı! O

zaman onları savunmak kadar yapılan suçlamaları karşılamak da çok rahat olurdu!

Şimdi sıradan bir söylemle yani, Dava arkadaşlarına

ihanet ettiler suçlaması ile onları köşeye sıkıştırmaya çabalayanlar aslında

toplumsal vicdanda mahkûm oluyorlar!

Ne yazık ki bunun farkında bile değiller! Bu dostlarımıza

yolsuzluk suçlamalarına böylesine sudan bahaneler ile karşı çıkmanın çok

tutarlı bir yöntem olmadığını hatırlatmak isteriz! Çünkü durduk yerde

kaybediyorlar!