Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören in
basın toplantısı izlerken, hayretle, eski yılların bir futbol lideri ile
karşılaşıyordum sanki... Hasan Polat veya Orhan Şeref Apak konuşuyordu tıpkı
yıllar önce işittiğim gibi. İşittiğim gibi diyorum çünkü o devirlerde
televizyon yoktu. Sadece radyodan dinler veya gazetelerden okurduk. Bu isimler
dimdik duran, bilgi sahibi, vakur, kimseye boyun eğmeyen kişilerdi. Ne
diyorlarsa oydu. Tepeden gelebilecek en ufak bir baskıda da önce mücadele
ederler, baktılar ki olmuyor, şapkalarını alıp giderlerdi. Yani şu kulüp istedi
bunu yapalım, o kulüp istemedi bunu yapmayalım anlayışında değillerdi. Bunlar
atamayla gelmiş kişilerdi üstelik.
Yazıya neden böyle girdim. Göreve geldiğinden bu yana
eleştirdiğim Demirören, tıpkı tayinli dönemlerin büyük liderleri gibi konuştu.
Net ve açıktı. Sorulanlara da net ve kısa cevaplar verdi. Hayret ettim dedim
ya... Ekranda sanki Orhan Şeref Apak veya Hasan Polat vardı. Kimse alınmasın ama
kulüplerden gelen baskıya boyun eğmeden bir yıl önce alınmış bir kararın
arkasında durdu Demirören ve ekibi. Pardon ekibi demiyim, ben onların içinde bu
kararın arkasında sıkıntıdan patlayan en üç- dört kişi olduğunu biliyorum. Ben
sırf Appiah için yabancı kontenjanın arttırıldığını da biliyorum. Ben
federasyon kapısı aşındırılıp ne artıların konduğunu da biliyorum.
Ve diyorum ki, Demirören dünkü söylemleriyle kendini de
aşmıştır. Dilerim ki, bundan böyle de görev süresi bitine kadar devam eder.
Kendisini en çok eleştirenlerin başında geldim. Ama biz de doğruya doğru,
eğriye eğri demek vardır. Tabii bugün alkışlarken yine de dikkatlice takip
edeceğim.
Sonuç mu Türk futbolunun en tepesindeki oluşumla dalga
geçemezsiniz. Bir yıl önce eyvallah deyip, bir yıl sonra olmaz diyemezsiniz.
Çocuk oyuncağı değil bu. Şimdiden 2014-15 için 5 içerde 3 dışarıda için
hazırlıklı olun. Çünkü Demirören 2015 e kadar buradayım dedi. Haaa sezon içinde
yaparsa yanlış yine en ağır şekilde eleştiririm. O başka bu başka... Bir de
milli takım ile şu U-20 lerin haline bakalım. UEFA süreci ise ne olacak, onu da
tahkimin vereceği karardan sonra dillendiririz. Federasyona herhangi bir uyarı
gelmezse eyvallah ama gelirse de bu basın toplantısının benzeri bir delikanlı
tavrı da bekleriz yani..
Hadi bakalım! Şimdi evinde uzanıp uyuyacak, maça bile
gelmeyen dört yabancıyı bakalım kim barındıracak Öyle ya geçen sezon ortalama
4, 6 oyuncu sahaya çıkmış. Acaba diyorum, bu karardan sonra sözüm ona
menajerler, onların en yakın dostları bazı kulüp yöneticileri ne yapacaklar
Deniz bitiyor gibi değil mi
c