İKTİDAR partisi adına yapılan açıklamalar evlere şenlik

bir görünüm arz ediyor!

Her kafadan bir ses çıkıyor!

Herkes bir telden çalıyor!

Kimse diğerinin ne dediğini bilmiyor!

Bu nedenle de birinin ak dediğine öteki kara diyor!

Sonra da meydanlarda kürsülere çıkıp birlik-beraberlik

türküleri söylüyorlar!

İçlerinden biri soykırımı iddialarını asılsız çıkarma

adına yaptığı konuşmada, Biz tehcir yaptık tehcir diye övünüyor!

Bazılarını yurt içinde bir yerden diğer yere taşıdık

diyerek aklı sıra güzel bir şey yaptığını anlatıyor!

O nun bu konuşmasını nereye oturtacağımızı düşünürken bir

diğerinin açıklaması gündemimize düşüyor!

O da buyuruyor ki:

Tehcir insanlık suçudur!

Tam, Buyur buradan yak denilecek bir durum söz konusu!

Bu kadar birbirine ters laf edenler sıradan partililer

olsa hiç oralı olmayacağız!

Ağzı olan konuşuyor deyip geçeceğiz!

Ama bunlardan birincisi Başbakanlık Müsteşarlığı ve

ardından İçişleri Bakanlığı yapmış şimdi de milletvekilliğine aday olmuş biri!

Diğeri ise doğrudan doğruya Parti Genel Başkanlığı yapan

ve aynı zamanda Başbakan olan kişi!

Yani anlaşmazlık tabanda değil tavanda! İktidar partisi

kadroları hiç mi bir araya gelmezler

Ülke sorunlarını aralarında hiç mi tartışmazlar    

Aynı sorun hakkında niye ortak bir dil kullanmazlar

Niye birinin açıklamasını diğerinin açıklaması adeta

tekzip eder

Sanki ortada böylesine bir tablo yokmuş gibi kalkıp bir

de istikrardan söz etmezler mi Onlar giderse, istikrar kaybolurmuş!

Ülke koalisyonlara mahkûm olurmuş!

Hadi oradan! Gitmeleri halinde istikrar asla kaybolmaz

aksine ülke yönetimi istikrara kavuşur! Yani hem her kafadan bir ses çıkmaz hem

de herkes ayrı telden çalmaz!