Ve Çalımbay eseri!

BAŞLIK her zamankinden biraz fazla uzun oldu değil mi Ama Galatasaray-Mersin İdmanyurdu maçını da ilk bakışta böyle özetleyebilirdik.

Şimdi açalım. Hamza hoca geldiğinden beri, Arsenal maçı hariç hep kazanıyor. Peki, sizce en iyi futbolu ne zaman, hangi maçta, hangi bölümde oynadı Hemen ben cevaplayayım; Arsenal maçının ikinci yarısında... Yani ilk yarı sonunda Burak’ı soyunma odasında bırakıp ikinci yarıya sadece Umut’la çıktığında... Bakın o maçın kasetini alın önünüze müthiş bir çabuk yüzdesi ile oynayan, sahayı çabuk boşaltıp, geride çabuk kapanan bir takım göreceksiniz. Bu bölüm hariç yine de Galatasaray’da İtalyan cezalandırılmasından sonra olumlu görüntüler izliyoruz. Ama Rıza Çalımbay, Galatasaray bu öndeki iki uç adamlı oyun düzenine az kalsın ağır bir ceza kesiyordu. Şayet, ya da en azından Chedjou’nun ikramını üç Mersinliden biri gole çevirebilseydi ya da Hakan Balta oraya her şeyiyle girip engel olmasıydı bugün spor medyası övgü yerine kim bilir ne yüklenmelerde bulunacaktı Ama tabelaya bakıp yazıyorlar ya...

Neyse biz onlardan değiliz ya... Rıza hoca, Galatasaray’ın iki uç adamlı sisteminden kaynaklanan zaman zaman sol kenarda, zaman zaman sağa kenarda, hatta zaman zaman da ortada meydana gelen adam eksikliğine Murat korumalı iki yabancılı orta sahasını sokup, kenar da siyahi belası ile yüklenince olanlar oldu. Maçın hemen başında patlayan golün öncesi ve kısa sonrası kaçanlar da tabelaya yansısaydı, bu defa bu çift santrforlu kurguyu kimse kurtaramazdı. Veya Chedjou’nun ikramı gol oysaydı...

Emre’nin alınıp yerine Hamit’in konması biraz olsun bir kenarı kurtardı diyebiliriz. Sabri-Hamit iyi işler yaptılar. Bakın buradan bir kere daha hatırlatayım. Yunanistan’ı Atina’da dörtlediğimiz maçta bu ikili arkalı önlü oynamışlar ve rakibi duman etmişlerdi. Hani Hamza hocaya hatırlatma olsun. Böylece Umut-Burak ikilisinin verdiği zarar en azından bir bölgede kapandı. Semih’in daha 34. dakikada sakatlanıp çıkması korku sundu ama Hakan hiç de aratmadı. Sneijder’le ilgili bölüme gelince... Acaba Hamza hoca bu oyuncusunu sahte sol kenar ve içeri sahte girici olarak oynattığı sürece ne yarar elde edecek Hollandalı bu defa da az kalsın atılıyordu. Bir soru daha; acaba bu kadar önemli bir oyuncu İnter, Real Madrid ve Hollanda milli takımlarında aldığı rolle oynasa Hani bunlar küçük takımlar ya...

Rıza hocayı bir daha kutlayayım. Maçın büyük bölümünde tempo basabilen, atağa çok etkili çıkabilen, savunmada iyi yer alan bir takım sundu bize... Hele hele bu sezonun daha ilk maçında izleyip de övgüler yazdığım o siyahi müthiş güç biraz daha eğitilirse, Mersin İdmanyurdu belki şampiyon olmaz ama seneye kasasına ciddi bir kazanç getirebilir.                    

Son olarak, son ikaz... Hamza hoca ya bu iki uç adamlı sistemden bir an öce vazgeçecek, ya da başta Burak olmak üzere bu ikiliye orta alan işbirliğini, kanat yardımlaşmasını öğretecek. Yoksa...