Oğuz Hakseverin moderatörlüğünde Murat Belge ve Şerif Mardinle birlikte NTVde Gerçek Orada Bir Yerde isimli program yapan ünlü yazar Gündüz Vassafın nüfus cüzdanında Gündüzden önce, Yusuf Hatiç yazdığını... Gündüz Vassaf son olarak "Kimliğimi Kaybettim Hükümsüzdür" adlı kitabı yazdı. Peki sizce ünlü yazar eserlerini nasıl kaleme alıyor Bu sorunun cevabı da şu satırlarda saklı; "Düşünmeden... İlk defa duyduğum bir müzikle birden bire dans etmem gibi." duyurulur.

Ertuğrul Günay ne zaman U dönüşü yaptı

2011 seçimlerinde İzmirden milletvekili adayı gösterilen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ilginç bir politikacı.

2007 seçimleri öncesinde AKPye geçmeden Mehmet Bekaroğlu ile birlikte Müslüman Sol sloganı altında Yeni Siyaset Girişiminin öncülüğünü yaptı.

Öncesinde ise, bir kaset hareketiyle CHP liderliği görevinden istifa etmek zorunda kalan Deniz Baykalla birlikteydi.

Cumhuriyet Halk Partisi, yine Atatürk tarafından temeli atılan Türk Ordusunun 12 Eylül Darbesi ile kapatıldı.

Bir süre sonra ise yeniden açıldı..

Partinin başına Deniz Baykal seçildi..

Genel Sekreter Yardımcısı ise Ertuğrul Günay..

O zamanlar çalıştığım gazete için Günayla bir röportaj yaptım, Eskişehir Yolundaki görkemli binaya taşınmadan önce Çankaya Çevre Sokaktaki CHP Genel Merkez binasında..

Çok net mesajlar verdi, Günay..

Baykalın Diskotekteki gençle imam hatipli genci aynı pota altında tutacağız söylemlerini dile getirdiği günlerdi..

Ve, CHPnin o dönemki Genel Sekreter Yardımcısı çok flaş bir laf etti.

Dedi ki; İmam Hatip Lisesi mezunları da Harp Okullarına alınmalı..

Bu, statükonun merkezi olarak bilinen ve özgürlüklerin çoğunlukla karşısında yer alan bir parti için büyük bir açılımdı..

Haber bu şekliyle gazetede yayınlandı..

Sonra ne mi oldu

Aradan iki gün geçtikten sonra, yine statükonun en merkezi yerinde olan günlük gazetede şu mealde bir haber çıktı:

Ertuğrul Günay: Sözlerim yanlış anlaşıldı, ben İmam Hatip mezunları Harp Okullarına girmeli gibi bir şey söylemedim..

Ertesi sabah, Ertuğrul Günayı TBMM koridorlarında gördüm.

Beni görünce, önce ne söyleyeceğini tam olarak kestiremedi.

Sonrasında ise söylediğini inkar anlamına gelen demeci vermek zorunda olduğunu anladım

CHPnin kadın kolları başta olmak üzere bazı sivil toplum kuruluşlarından ve muhtemelen askerlere yakın çevrelerden yoğun tepki almıştı, CHP Genel Sekreter Yardımcısı...

Ve geri adım atmak zorunda kalmıştı..

Peki verdiği demeçlerden dönen, sözlerinden U dönüşü yapan, geri adım atan sadece Ertuğrul Günay mı

Öyle bir siyasi öykü daha var ki, evlere şenlik.. O da başka bir yazının konusu.

Yüksek Seçim Kurulu  bunu hep yapıyor

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) aralarında Leyla Zana, Hatip Dicle, Gülten Kışanak, Sabahat Tuncelin de bulunduğu 12 bağımsız milletvekili adayını veto etti.

Sabahat Tuncelin milletvekili olmasına engel varsa 2007 seçimlerinde YSK nasıl onay verdi Ama zaten Yüksek Seçim Kurulu bunu esasen hep yapıyor!

Nasıl mı

Eski Adana MHP milletvekillerinden Ali Halaman 2007 seçimlerinde partisinin Adana 2. sıra milletvekili adayı oldu.

Listelerin kesinleşmesine çok az bir süre kala Ali Halaman MHP Genel Merkezine çağrılarak şu uyarı yapılır: "Memnu haklarında ilgili evrak eksikmiş. YSK derhal onu istiyor."

Halaman çok şaşırır. Der ki, "Ben 1999 ve 2002 seçimlerinde aynı evrakla milletvekili adayı oldum. 4 yıl milletvekilliği yaptım. Yarım saatte Adanadan evrakı nasıl getireyim "

MHP Genel Merkezi "la" der "lo" demez, Halamanın yerine şimdiki milletvekili emekli paşalardan Kürşat Atılgan aday gösterilir.

Asıl şaşırtan gelişme bundan sonra olur.

Atılgan Milliyet Gazetesine verdiği röportajda "milletvekili adayı gösterileceğini çok öncesinden bildiğini" açıklar.

Gel de şaşırma!

Çocuklarımızı okula gönderemiyoruz

Ümraniye ilçesi ıhlamurkuyu semti Tepebaşı mahallesinde bir sokakta karşılıklı 2 işyeri var, birisinin ismi Aliğolu fidanlığı. Buraya doberman cinsi bir köpek yola bağlanmıştı. Köpek yüzünden akşamları oradan geçemiyorduk. Ümraniye Belediyesi zabıta amirliğine bildirdik. Doberman cinsi köpeği kaldırıp yerine kangal cinsi köpek bağladılar. Bu köpekler sokaktan gelip geçene havlıyor, saldırıyor. Zincirleri uzun. Zabıtayı arıyoruz, bize bir numara veriyorlar belediyeden. O numarayı aradığımızda cevap vermiyorlar, telefon faksa bağlanıyor. Biz o köpeklerin oradan kaldırılmasını istiyoruz. Geceleri o sokaktan geçmeye korkuyoruz, çocuklarımız o sokaktan okula, dersaneye gitmek zorunda. Aynı sokakta hiçbir aydınlatma yok, geceleri karanlık oluyor. İşyerleri gerçekten güvenliklerini sağlamak istiyorsa kamera taksın. Sokağa köpek bağlayıp vatandaşları rahatsız etmesinler. (Süleyman Özgür)