Önce şu Iraklı Ali Adnan dan söz ederek başlayalım.
Hatırlarsanız U-20 Dünya Kupası başladıktan çok kısa bir süre sonra bir yazımda
Irak ın 3 numaralı oyuncusundan bahsetmiştim. Hatta adını bile yazmamıştım.
Günler geçti ve bu 3 numaralı oyuncu bir anda bütün dünyanın gündemine oturdu.
Gazeteler ve televizyonlarda çıkan haberlere göre Arsenal bile devredeymiş. Ama
Galatasaray hepsinden önce davranıp bu Ali yi kadrosuna katmak üzeredir. Haber,
Fatih Terim hocam tarafından telefonda perşembe akşamı saat 12.00 sularında
bana bizzat ulaştırılmıştır. Bendeniz de aynı gün öğlen saatlerinde Terim
hocayı aramış ama ulaşamamıştım. Sonra aynı akşam sekreteri beni arayıp,
hocanın idman sonrası döneceğini ifade etti. İşte gece yarısı da bana haberi
ulaştırdı hoca... Dedi ki, İki teknik elçim şu anda İstanbul da bir otelde
bulunan Ali ile masadalar. Büyük ihtimalle alacağız. Yabancı kontenjanına
takılırsa da kiraya verip, izleyip geri alacağız... Ben de diyorum ski, bu Ali iki sene içinde
30-40 milyon avro eder. Ve bu ülkede ne kadar sol kanat oyuncusu varsa hepsini
sırtına alır oynar. Müslüman oluşu da bozulma ihtimalini ortadan kaldırır.
Bakın bu çok önemli...
***
Şimdi maillere gelelim. Kerim Dere futbola ve olaylara
müthiş bağımsız çerçeveden bakıyor. Kutlarım. Geylani Ovalı ile yavaş yavaş bir
yerde buluşacağız. Ama Selim Sesler benim liseli siyaset anlayışıma takılmış
bir kere. Olsun, bu da bir görüş. Rahmetli Ecevit liseli siyasetçi olunca
güzel, başkası olunca kötü.. Eh ne yapalım...
***
Alp Koyuncuoğlu isimli okur bizim ailedeki yazarların
Aziz Yıldırım dan alıp veremediği var kuşkusunda. Alp Bey; Ben ailedeki tek
gazeteci ve yazarım. Bakın soyadı yanlışlığı ile başkalarıyla beni
karıştırmayın! Haaa Aziz Bey ne yaptı ki
demişsiniz. Size bir sorum olacak; Siz Türkiye de üç adet askerlik terhis
belgesi olan birini tanıyor musunuz Size sorarım; Acaba Aziz Bey in sağ bacağı
altı santim kısa mıdır Çürük raporu aldığı 1983 sıralarında Düzce de lisansı
futbolcu olarak altı santim kısa bacakla nasıl futbol oynuyordu Belge
isterseniz, posta adresinizi verin ve belgelere ulaşın. Tamam mı
Muzaffer Tekin isimli devamlı okurum da benim belgelerle
konuşup yazdığımı hatırlatmış. Teşekkürler! Bizi iyi takip eden ne olduğumuz
bilir. Bizde iftira, palavra, çamur at izi kalsın yok. Belge varsa haber de
var...
Mahmut Canatan isimli okur harika bir saptama yapmış. Bir
pazardan söz etmiş. Aynen katılıyorum. Çirkin işlerin döndüğü bir pazardan. Ne
yazık ki bizim meslekten isimler vardır bu pazarda.
Osman Karaduman isimli okurumu da İstanbul Dükalığının
futbolu bitirdiğine değindikten sonra ülke bazında, yani Anadolu nun da işin
içine dahil edilmesinin gerektiğini vurgulamış. Aynen katılıyorum. Bütünlük
olmazsa başarı da gelmez zaten...
Ertuğrul Köse isimli okurum da benim sadece teknik
bilgeler aktarmamı, bunlara ihtiyaçlarının olduğunu ifade etmiş. Yani benim
bazı haberlerle ilgili yorumlarımın yerine teknik bilgi istemiş. Eh onu zaten
yapıyoruz. Ancak Ertuğrul Kardeş, ben sadece yorumcu değilim. Ben 45 yıldır
ekmeğimi sadece ve sadece gazetecilikten kazanıyorum. Yani benim mesleğim bu.
Bu mesleğin içinde de sadece yorum yok. İlgine çok teşekkür ederim. Yani
kamuoyunu aydınlatma görevi de var.
