Bu görüşler

geçerli değildir. Çünkü biz Müslüman bir toplumuz. Bizim kutlamalarımız,

neşelerimiz, sevinçlerimiz bizim inancımız ve geleneklerimizi esas almalıdır.

Unutmayalım ki dinimiz ibadet hususlarında bile gayr-ı müslimlere benzemeye

müsaade etmemektedir. Kaldı ki, bu kutlamaları dinsel ve kültürel değerlerimize

aykırı birtakım âdet ve geleneklerle birlikte düzenlemek, kutlamalar esnasında

kamuoyunu rahatsız edici ya da dinimizin emir ve yasaklarına, genel ahlâka ve

toplumsal kurallara aykırı davranışlarda bulunmak kesinlikle doğru değildir.

İslâm ahlâkının kabul etmediği şekilde, içkiler içilerek, lotarya oyunları

oynayarak, şehveti kışkırtan müzik dinleyerek, pespaye eğlenceler seyrederek,

kadın-erkek laubali bir şekilde karışık olduğu halde; akla, vicdana, milli

terbiyeye, ahlâka, fazilete aykırı bir sürü laubalilik, çılgınlık yapılarak

noel ve yılbaşı kutlamak kesinlikle caiz değildir, haramdır.

Türkiye, yüzde 98 i Müslüman olan bir İslâm ülkesidir.

Durum böyle olunca bu millete İslâm dışı yaşantılar yaraşmaz. Bir hıristiyan

adetinin ihya edilmesi, her Müslüman için manevi tehlikelerin ve inanca dayalı

tahribatın en büyüklerinden ve en korkunç olanlarından sayılır. Öyle ise hiçbir

Müslümanın noel ve yılbaşı çılgınlığına, toplumsal isyan arz eden noel ve

yılbaşı eğlencelerine bulaşmaması, ona yanaşmaması lazımdır. Yoksa çok yazık

olur bize! Aman, yeni yıla veballe, günah, şom ve uğursuz bir şekilde başlayıp

sonunda pişman ve perişan olmayalım!

Bize ne elin yortusundan, noel babasından, yılbaşı

kutlamalarından Hiçbir hıristiyan, hiçbir yahudi veya İslâm dışı inanca sahip

olan hiçbir insan, bizim Hicri yılbaşımıza, dini bayram ve kutsal günlerimize

ilgi duyar mı Elbette duymaz. Öyleyse bizler Müslüman olarak niçin bir

hıristiyan adeti, bir hıristiyan yortusu ve gerçeklerle hiçbir ilgisi ve

alakası olmayan bir yılbaşı kutlamalarına aynen onlar gibi katılma ihtiyacını

duyuyoruz

Bizler, en son ilâhî dinin mensupları olarak, başka dinin

taraftarlarına benzemekten son derece sakınmamız gerekir. Bu durum aynı zamanda

bizim, yani Müslümanların inanç meselesidir. Şu noel ve yılbaşı eğlencelerini

benimsemek, her türlü kefere-î fecerenin günlerine, bayramlarına iştirak etmek,

hatta gönül vermek, onlar gibi yiyip-içmek, gülüp-eğlenmek, Müslümanı; ALLAH

korusun, inancından ve imanından uzaklaştırmaya sebep olabilir.

Büyük bir peygamberin doğum gününü, böylesine hiçbir

İlahî dinde yeri olmayan bir takım gereksiz ve günah bataklığına sürükleyen

eylemlerle kutlamak elbette doğru değildir. Kaldı ki; Hz. İsa (A.S.) gibi ulu l-azim

bir peygamberin doğum tarihi böyle olsa bile onu içkilerle ve kumarlarla

kutlamak inançlara ters düşen bir olaydır. Bundan ciddi şekilde sakınmak her

Müslüman için en önemli bir vazife kabul edilmelidir.

İman ehli olan Müslümanlar bir an için başını iki

avucunun içine alarak düşünmeli ve derin bir tefekküre dalmalıdır: Benim

inancımla bu noelin, bu yılbaşının ne münasebeti var Benim Peygamberimin

doğumu başka hiçbir din mensubunu ilgilendirmezken, ben onların böylesine basit

yortularına ve yılbaşı çılgınlıklarına neden iştirak ediyor ve niçin onlar gibi

o geceyi günah batağı içinde geçirmeye çalışıyorum diye her Müslüman bütün

bunları ve daha nice soruları çok iyi düşünmeli cevabını ve kararını ondan

sonra şuurlu bir şekilde vermeye çalışmalıdır. Bugün için dünya üzerinde, her

zamankinden daha fazla olarak, korkunç bir Müslüman katliamı hüküm

sürdürülmektedir. Böylesine kıyımların, çok yönlü zulüm ve işkencelerin devam

ettiği ve Haçlı zihniyetine sahip olan Batılı ülkelerin seyirci kaldığı, hatta

büyük ölçüde destek verdiği bir zaman dilimi içinde olsun, dünya

Müslümanlarının, özellikle Türkiyeli Müslümanların gözünü dört açması ve gaflet

perdesini yırtması lazımdır. Müslümanlarla, hatta hıristiyanlıkla bile

yakından-uzaktan en ufak bir alakası olmayan şu yılbaşı çılgınlığından, şu çam

katliamından ve şu hıristiyan adetlerini benimsemekten ve onlara benzemekten

uzak kalınmalıdır, artık. Aslında bu yılbaşı eğlencelerinin hristiyanlıkta da

yeri yoktur. Evet, ahlâka uymayan eğlenceler sadece bizim dinimizde değil,

hristiyanlıkta da ayıptır, isyandır, haramdır. Bırakın hristiyanlığı; putlara,

ilahlara, heykellere tapan dinlerde bile bu kadar ahlâk dışılığa yeşil ışık

yakılmaz.  İslâm coğrafyasının büyük bir

bölümünde açlık, yokluk, iç ve dış savaş sebebiyle Müslümanlar kan ağlar,

feryat eder, tarihte emsali görülmedik derecede zülme maruz kalırken; bazı

Müslümanların bilerek veya bilmeyerek bir gayrımüslim uydurması olan yılbaşı

günü ve gecesinde birçok hata işlemeleri, birçok büyük günahları işlemeleri ve

hattâ irtidada kadar giden yollara dahi sapmaları gerçekten çok düşündürücü

olmaktadır.