Yandaşların içinde bulunduğu “ruh halini” tarif etmek için sanırız “çıkmaz sokaktalar” demek herhalde yeterli olur.
Övülmeye, methedilmeye yani beğenilmeye(!) o kadar alışmışlar ki aksine bir şey duydukları zaman akılları başlarından gidiyor.
Ve ağızlarını açıp, gözlerini yumuyorlar!
Mesela genel başkanları sosyal medyada beğeni almışsa ne âlâ!
Hemen “şu kadar milyon takipçisi var” diye övünme başlıyor.
Ama sosyal medya takipçileri yapılan açıklamayı beğenmemiş iseler yandaşların paçaları tutuşuyor.
Hemen bu “beğenmemenin” organize bir çalışma olduğunu iddia etmeye başlıyorlar.
Organize suç örgütlerinden söz ediyorlar, bu sonucu almak için makinelerden yardım alındığını falan ileri sürüyorlar.
Ve de lafı “Türkiye düşmanlığına” getiriyorlar.
Yani yandaşların görüşlerinin aksine bir şey söylenirse bu hâl hemen vatan millet düşmanlığı olarak ilan ediliyor.
Yandaşlar bu halleri ile partilerine ve genel başkanlarına iyilik yapmıyorlar.
Aksine onların, “Niye bu hallere düştük, niye arkamızda milyonlar varken şimdi beğenilmiyoruz” diye nefs muhasebesi yapmalarının önüne geçiyorlar. Yani parti yönetimine yanlışlarını sorgulama fırsatını vermiyorlar.
Yapılan bir açıklama, uygulanan bir politika beğenilmezse ne yapılması gerekir? Elbette beğenilmeyen bu politikanın yeni baştan ele alınması ve düzeltilmesi gerekir.
Bu düzeltmenin yapılabilmesi için de alınan eleştiriler karşısında sağlıklı değerlendirmeler yapılması gerek.
Sözleri ya da icraatları beğenilmeyince “yanlışımız nerede” diye düşünmek yerine beğenmeyenleri “Türkiye düşmanı” ilan etmek işin kolaycılığıdır.
Ve aynı hatada ısrara devam edilecek demektir. Böyle yapılırsa ne olur? Ne olacak gayr-i memnunların sayısı artar.
Partiyle gönül bağları pamuk ipliği ile bağlı olanların yeni partilere kaymasına yol açar.
Yandaşlar kendileri gibi düşünmeyen ya da konuşmayanları düşman ilan etmekten artık vazgeçmeliler!
Sadece kendilerini vatansever, geride kalanları ise düşman gibi görmek sağlıklı bir politikanın ürünü değildir.
Yaptıkları konuşmaları beğenmeyenleri organize bir yapılanma olarak görmeleri kendilerinin bu “beğenme işini organize bir halde” yapmalarından kaynaklanıyor olabilir mi? Neden olmasın!