Önce isterseniz, bir iddiamın ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı, ondan söz ederek başlayayım... Talisca, Brezilya milli takıma çağrıldığında ne yazıp, söylemiştim. Şunu: Brezilya’da harika transfer tüccarları vardır. Bunlar, bir oyuncuyu milli takıma aldırırlar ki, yarın transfer sürecine girildiğinde bu oyuncu para edip, para kazandırsın. Şimdi soruyorum; Talisca çağrıldığı iki maçta kaç dakika oynadı? Üstelik de bunlar hazırlık maçı idiler. Tek bir saniye bile yer alamadı.
***
NBA’de uzun yıllar alan savunması yapmak yasak idi. Takımlar adam adama oynamak zorundaydılar. 2000’li yılların başlamasından az bir zaman sonra belli pozisyonlar için alan savunmasına izin çıktı. Pota altı gibi falan... O da belli pozisyonlarda... Buraya nereden mi geldim... Ben federasyonun yerinde olsam takımlarımızın tamamına üçlü savunma oynamayı yasaklarım. Baksanıza Tudor’lu Galatasaray’a... Baksanıza Simudica’lıKayserispor’a... Örnekler çok... Ne dersiniz?
***
Burak Yılmaz’ın ofsayt hastalığı hâlâ sürüyor. Hatta doruk noktaya da çıktı. Galatasaray maçında saymışlar 7 defa ofsayda düşerek rekor kırmış. Hatta ilaveten arkadaşları onu o pozisyonda görünce topu atmamışlar. Yani diyorlar ki, onlar da atılsaydı, rakam 12’yi geçerdi. Bendeniz de yıllarca önce bu Burak’a, “Yahu be kardeşim, yardımcı hakemle aynı hizada kalmaya özen göster. Ya da, rakibin yanından geçme, önünden arkasına dolanmaya çalış “ deyip duruyorum...
***
Efendim: Şekip Mosturoğlu, yani Fenerbahçe’nin asbaşkanı demişler ki, “Ne yazık ki Lefter ve Şeref Has gibi yıldızlarımız hiç lig şampiyonluğu yaşamadan futbolu bıraktılar...” Yazık ve ayıp! Tarihi bilmeyen adamdan yönetim kurulu üyesi olur mu hiç? Ben derim ki, Şekip Bey ya tarihin sayfalarına dalsın, ya da beni arasın ona biraz ders vereyim. Tabii aynı sözleri şu 2 bin 500 avroya satılan Asr-ı Fener tarihçileri için de söylüyorum.
***
Kaleci Volkan Demirel, Kayserispor’un dünkü çocuk kalecisi Vedat’ı maç sonrası teselli ederek, bana göre milli maçta işlediği büyük suçun az bir kısmını affettirdi. Tabii ki Kayseri seyircisi de kalecisini teselli ederek iyi bir not aldı.
Ama merakım o ki, acaba Kayserispor taraftarı şu giderek maceracı olan teknik adamlarına ne dedi...
***
Bundan böyle transfer veya başka gelirlerden elde edilen gelirlerin vergisi kulüplere geri döndürülecek... Bunlar da alt yapılarda, amatör şubelerde kullanılacak. Yahu beyler; amatör alt yapı mı kaldı? Bir yıl için 2 milyon avroya oynayan oyuncular var. Şöyle kafanızı çevirip Avrupa’ya bir bakınız bakalım, ne göreceksiniz... Şunu: futbol dışı branşların formaları sponsor firmaların isminden boğulmuş durumda. Biz ise yıllardır alınamayan vergileri iade edeceğiz. Umarım ki, alt yapı ürünlerimizi bundan böyle saymaktan yoruluruz. Nasıl ama...
***
Denizli’de tam bir rezalet yaşandı geçtiğimiz hafta sonu... Denizlispor ikinci başkanı Ankaragücü başkanı tarafından müthiş bir kroşe ile nakavt edilmiş. Ve de ardından bütün Şeref Tribünü birbirine girmiş... Bunun üzerine de polis o Şeref Tribünü’nü dağıtmak zorunda kalmış. Ve de yayıncı kuruluştan tek bir kelime çıkmadı olaylar sırasında. Acaba dedim maçı uzaydan mı anlatıyorlar... Bundan böyle derim ki, sahaya yabancı madde atan, ya da küfür eden taraftara ceza vermeyiniz. Baksanıza onların eylemleri bile solda sıfır kaldı. Siz bu yazıyı okuduğunuzda ben hâlâ ne ceza çıktığını bilmiyordum...
***
Aziz Yıldırım Bey, bir Anadolu kongre turnesinde demişler ki: “Şartlar ne olursa olsun önümüzdeki sezon da Aykut hocayla devam edeceğiz...” Demek ki, Aykut hoca gidici. Öyle ya kapının önünden geçemez demişti, ama yine göreve getirdi. Bitmedi. Aziz Bey yine aynı turnelerden birinde, “Ben askerden hiç ihale almadım” demişler... Olabilir de, kaç teskere aldınız acaba?
***
Galatasaray, Trabzonspor maçı sırasında bir ışıklı pankart asmış stada. Ben öyle gördüm. Neyse, tarzı önemli değil. Trabzonsporlular da buna içerlemişler. Yani denmiş ki, şampiyonluk kupaları müzede durur... Yani denmek istenmiş ki, sizin bir kupa başka yerde...
Abdürrahim Albayrak da bu işi yapan hakkında kötü bir uygulamayı gündeme getireceğini açıklamış. Yahu nelerle uğraşıyoruz be! Trabzonspor UEFA’dan transfer cezasını yedi. Galatasaray da yemişti, yenisi kapıda falan deniliyor... Hayırlı kapışmalar beyler!