Bismillahirrahmanirrahim;
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamd, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
Bu yazıda zikredilecek fıkhi bilgiler Ömer Nasuhi Bilmen hocamızın ilmihali esas alınarak ifade edilecektir. Cuma; Hıristiyanların, Yahudilerin, inkârcıların, müşriklerin, münafıkların, laikliği, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması olarak tanımlayanların, faizci kapitalizmi yürütenlerin meselesi değildir. Cuma konusu, Avrupa Birliği’ni bir medeniyet projesi olarak görenlerin, başta ABD ve İsrail olmak üzere İslam düşmanı zalimleri stratejik müttefik edinenlerin de meselesi olamaz. Çünkü bu kesimler ile Cuma’yı farz kılan İslam arasında hiçbir müspet ilişki bulunmamaktadır. Bunun için Cuma konusu bir Siyonist kuruluş olan Dünya Sağlık Örgütü’nün insafına bırakılamaz. Cuma, İslam’a itikat ve düzen olarak inanan şuurlu Müslüman toplulukların meselesidir ve onlar kendi hukuklarına göre konuyu ele alıp çözüm üretmek zorundadırlar. Cuma namazı; şartlarını taşıyan, istisnai hali bulunmayan her hür ve mukim olan Müslüman erkeğe emredilmiş muhkem ve mutlak bir farzdır ve bu kimseler için terki veya geçici olarak ara verilmesi caiz olmaz. Olur diyenlerin ise hesapları çetin olur. İslam’ın Cuma şiarını muhafaza etmek de bir Müslümanlık görevidir.
İLK CUMA
Peygamberimiz hicretleri zamanında Medine›ye yakın bulunan Salim İbni Avf yurdunda Ranuna denilen vadi içerisinde Beni Salim Mescidi’nde ilk Cuma hutbesini okumuş ve ilk Cuma namazını kıldırmıştır.
FARZ OLMA ŞARTLARI
Cuma’nın bir kimseye farz olabilmesi için, onda şu altı şartın bulunması gerekir: 1. Erkek olmak: Cuma namazı erkeklere farzdır, kadınlara farz değildir. 2. Hürriyet: Bu bakımdan Cuma namazı kölelere farz değildir. 3. İkamet: Yolcu sayılan kimselere Cuma namazı farz değildir. 4. Sıhhat: Cuma namazına çıktığı takdirde hastalığının artmasından veya uzamasından korkan kimselere Cuma namazı farz değildir. Yürümeye takati olmayan çok yaşlı kimseler de bu hükümdedirler. Hasta bakıcısı da böyledir, eğer camiye gidince hastanın zarar göreceğinden korkuyorsa, ona da Cuma farz olmaz. 5. Görme engelliler: Gözleri görmeyenlere Cuma namazı farz değildir. Fakat iki imama göre, her iki gözü görmeyen kimseyi camiye götürüp getirecek bir adam varsa, o zaman böyle körlere de Cuma farz olur. 6. Yürüme engelliler: Kötürüm veya ayakları kesilmiş olan kimselere Cuma namazı farz değildir. Düşman korkusu, şiddetli yağmur, fazla çamur, salgın hastalık ve benzeri engeller de, Cuma namazına gidilmemesini mubah kılan özürlerdendir. Bu engeller istisnadır ve istisna kapsamına giren mükellefler içindir, umuma şamil kılınamaz.
EDA ŞARTLARI
Bu şartlar şunlardır: 1. Cuma namazını bulunulan yerdeki idarecinin veya onun göstereceği kimsenin kıldırmasıdır. Şöyle ki: Cuma namazını en büyük idareci veya onun izni ile diğer bir şahıs kıldırmalıdır. İdarecinin ilgisiz kaldığı veya onun görevlendirdiği bir şahıs bulunmayan bir yerde, Müslüman toplumun tayini ile içlerinden biri Cuma namazını kıldırabilir. İslam hükümlerinin uygulanmadığı darülharb olarak tanımlanan yerlerde Cuma namazı böyle kılınır. İzin konusu mezhep imamları arasında tartışmalıdır ve diğer üç mezhebe göre izin şart değildir. 2. Hutbe: Hutbesiz Cuma namazı olmaz. 3. Umuma açık mekân: Cuma namazı; camilerde, musallalarda ve umuma açık mekânlarda kılınır. 4. Vakit: Cumanın vakti öğle namazı vaktidir. 5. Cemaat: Cuma namazı için cemaatin en az miktarı, imamdan başka üç kişidir. İmam Ebu Yusuf’a göre, imamdan başka iki kişidir. 6. Cuma kılınacak yerin şehir veya şehir hükmünde olması: Şehir; valisi, müftüsü, hükümleri icra edecek ve hadleri ikame eyleyecek güce sahip hâkimi ile güvenliği sağlayacak zabıtası bulunan her yerleşim merkezidir.
DURUM
Cuma namazı kitap ve sünnet ile sabit bir farzdır bu konuda icma vardır. Cuma 9: “Ey iman edenler; Cuma günü namaz için çağrıldığınızda, her türlü dünyevi alışverişi bırakıp Allah’ı anmaya, yani hutbeyi dinleyip namazı kılmaya koşun...” Bu ayet Cuma’yı emreden Kur’an’dan delildir. Peygamberimizin: “Cuma ezanını duyan kimseye Cuma namazı farzdır” (Ebu Davut) ve “Allah, önem vermediği için üç Cuma’yı terk edenin kalbini mühürler” (İbn Mace) hadisi ve başka hadisler Cuma’nın farz olduğunun delillerindendir. Cuma ile ilgili Peygamberimizin şu ihtarını da yok saymamak gerekir: “Vallahi cemaate namaz kıldırmak üzere birisine emir verip sonra Cuma’ya gelmeyenlerin içinde bulundukları evleri yakasım geliyor.” (Müslim) İslam âlimleri ve bütün mezhep imamları Cuma namazının, belli şartları taşıyan erkek, hür ve mukim Müslümanlara farz oluşunda görüş birliği içindedir.
MUAFİYETLER
Esas olarak cemaate katılmasında güçlük bulunan bazı mükellefler, birtakım özürler sebebiyle Cuma namazına katılma sorumluluğundan muaf tutulmuşlardır. Bu muafiyetler, Cuma namazından mükellef olanlar için namazın yasaklanması şeklinde kullanılamaz. Çünkü kimi mükellefler tarafından edası mümkün olan bir farza ara vermek ve iptal etmek kimsenin hakkı da haddi de değildir. Çünkü bu davranış Allah’ın hükmünü değiştirmek anlamına gelir. Koronavirüs sebebiyle Cuma namazı dâhil, bütün faaliyetlere ara verilmesi, dinin ve ilmin bir gereği olarak değil, dünyayı yönettiğini zanneden inkârcı küresel zalimlerin talebi ile olmuştur. Onlar bu test ile Müslümanların dinleri ile ilgili bir şuurlarının kalmadığını ve köleleştiklerini görmüş oldular. Adamlar hedeflerine adım adım yaklaşıyorlar. Büyük operasyonlara hazır olalım diyeceğim ancak bizler, İslam’ın temel hükümlerinin yaşanmadığı bir dünyada uyumaya devam ediyoruz. Allah nurunu tamamlayacaktır, ancak bu halimizle bizim kazananlar değil kaybedenler arasında olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Allah, kendi emrine duyarsız kalanlara hidayet etmez. Selam hidayete tabi olanlara…
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(2)Asyalıgezgin - "dünyayı yönettiğini zanneden inkârcı küresel zalimlerin talebi ile olmuştur" doğruluğu tam ve yerinde tespit. Sokağa çıkma yasakları akıl işi değil, tamamen saçmalık, Dünyayla ve milletle dalga geçmek.
Serkan - Allah razı olsun Allah'a emanet olun inşallah
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.