Bir önceki yazımızda “İslam ülkeleri arasında ortak bir para birimi nasıl olabilirde kalmıştık. Ortak bir para birimi her şeyden önce ortak bir ekonomik ve siyasi vizyonun göstergesidir. Eski çağlarda hükümdarların para darp etmelerindeki ana amaç hükümranlıklarının ilan edilmesiydi. Bu sadece İslam coğrafyasında değil, hemen hemen tüm dünyada böyle olmuştur. Ancak İslam coğrafyasında ortak bir siyasi vizyonun var olmadığını, yakın gelecekte de olacak gibi gözükmediğini göz önüne alırsak, ortak bir İslam parasının sadece ortak bir ekonomik vizyonla yetinmesi gerekecektir. Bu nedenlerle bu yazımızda böyle bir ortak para biriminin kullanılmasının nasıl sağlanacağı, kurulacak ortak merkez bankasının nasıl olacağı, rezervlerinin nelerden oluşacağı gibi daha teknik konulardan bahsedeceğiz.

İslam ülkeleri arasında ortak bir siyasi vizyon eksikliği, ortak bir ekonomik vizyonun oluşturulmasına engel değildir. Bu nedenle, oluşturulacak ortak para biriminin ana amacı ekonomik olmalıdır. Bir para biriminin en önemli işlevi değişim aracı ise ve ticareti kolaylaştırıyor ise, ortak İslam parasının ana amacı da, İslam ülkeleri arasındaki ticaret hacmini artırmak olmalıdır. Ortak bir para biriminin kullanımı İslam coğrafyasında, devletleri ve iş çevrelerini birbirleriyle daha kolay iş yapar hale getirecektir.

İslam coğrafyasında dış ticarette ve devletlerarası ticaret anlaşmalarında ortak bir paranın kullanımı;

1. Ülkeler arasındaki dış ticareti artıracaktır.

2. Ülkeler arasındaki ekonomik entegrasyonu artıracaktır.

3. Ülke merkez bankalarının ellerindeki ABD doları veya altın cinsi rezervlerini tüketmelerine engel olacak, İslam ülkeleri dışındaki ülkelerle gerçekleştirdikleri dış ticarette ellerinde daha fazla döviz bulunmasına sebep olacaktır.

Ancak, günümüzde ortak bir merkez bankası kurularak, bu merkez bankasının ortak bir para birimi ihraç etmesi, maalesef uluslararası finans piyasalarını görmezden gelerek başarılabilecek bir iş değildir. Eğer İslam ülkeleri bir araya gelerek ortak bir merkez bankası kurarlar ise, bu merkez bankasının ihraç ettiği parayı finans piyasalarındaki çalkantılardan uzak tutmaları çokça mümkün olmayacaktır. Yok hayır! Biz bu paranın uluslararası piyasalarda alınıp satılmasını, yani diğer para birimlerine konvertıbl olmasını istemiyoruz, bu parayı sadece İslam ülkeleri kendi aralarında kullansın dersek, bu sefer de paranın gündelik kullanımını kısıtlamış oluruz. Neden Çünkü bu paranın kullanımının yaygınlaşmasını istiyorsak, Körfez ülkelerinde Hz. Ömer Efendimizin koyduğu ağırlık standartlarına uygun olarak darp edilen altın İslam dinarı ve gümüş dirhem gibi sadece hatıra para niteliğinde olmasını istemiyorsak, bu paranın tüm İslam ülkelerinde ve İslam ülkeleriyle iş yapan ülkelerdeki finans kuruluşları tarafından kullanılması gerekmektedir –bunlara faizli bankalar ve uluslararası büyük bankalar da dahildir- Neden Çünkü Suudi bir işadamı İngiliz bir firma ile iş yapmak isterse, bu İngiliz firma çalıştığı bankadan -eğer İslam dinarı genel kabul gören bir para birimine dönüşmüş ise- ödeme için İslam dinarı talep edebilecektir. Veyahut bir İslam ülkelerinde faaliyette bulunan uluslararası bir banka dış ticaretle uğraşan müşterilerine bu para birimini temin etmek durumda kalabilecektir. İşte bu durumda da ortak para birimi uluslararası piyasalarda işlem görmeye başlayacaktır. Böylelikle de çıkarılan ortak para birimi üzerinden spekülasyon yapılması da kolaylaşacaktır. Ancak bu para birimi geniş bir kur sepetine çıpalanırsa belki bu tür spekülasyonların etkileri hafif olabilir.

Peki bir İslam Ülkeleri Merkez Bankası nasıl kurulur Rezervleri ne olur Parayı nasıl piyasaya sürer Kanımca, böyle bir merkez bankasını kurmak bugünün ekonomisinde çok zor olmayacaktır. Eğer 57 İslam ülkesinin hükümetleri karar verirlerse kısa bir sürede kurulabilir.

Hemen hemen bütün İslam ülkelerinde bir merkez bankası bulunmaktadır. Bu merkez bankalarının koydukları sermayeye göre belirli hisseye sahip oldukları ortak bir merkez bankası herhangi bir İslam ülkesinde kurulabilir. Bu ister Dubai olur, ister İstanbul ister Kahire… Fiziki yapısını da inşa etmek de zor olmayacaktır. Peki çalışanları nereden bulacağız İslam ülkelerinde merkez bankacılığı konusunda tecrübeli, dünyanın önde gelen üniversitelerinde okumuş veya yüksek lisans yapmış merkez bankacılar bulunmaktadır. Bizce bu da sorun teşkil etmeyecektir.