Saadet Partisi hem adaylarını tanıttı hem de seçim
bildirgesini açıkladı. Şimdi sıra arazi çalışmalarında.
Geçtiğimiz Pazar günü Ankarada Aday Tanıtım Programı
vardı. Milli Görüşçüler sabahın erken saatlerinden itibaren Arena Spor
Salonuna akın ettiler. Salonun içi dışı tıklım tıklım doluydu. Heyecan ve
coşku hiç eksik olmadı. Bu inançlı topluluk, "Türkiyenin teminatı"
sözünü fazlasıyla hak ediyor. Şartlar ne olursa olsun kimsenin umurunda değil.
Onlar inandıkları hak yolda yürümeye devam ediyorlar. Dolu dolu ve kaliteli bir
program gerçekleşti. Her şey çok iyiydi. Hem katılım hem de içerik olarak.
Emeği geçen herkesten Allah razı olsun.
Türkiye siyaseti kıpır kıpır: Partiler açılır partiler
kapanır. Bazen müdahalelerle yeni partiler kurulur ve onlar iktidar olurlar.
Kendilerine "merkez" denilen bir kısım seçmen değişime çabuk ayak
uydurur. Onlar her dönemde iktidarda kalmasını becerirler! Tabii bu seçmen kitlesinin
yöneldiği genelde konjonktür partileridir. Konjonktür partilerinin en bilinen
yönleri tez yorulmaları ve çabuk yıpranmalarıdır. Yıpranan gider yerine yenisi
gelir. Bu şekilde seçmen yer değiştirir, iktidar el değiştirir. Ama her dönemde
var olan, değişmeyen, dönüşmeyen bir topluluk var: Milli Görüşçüler... Milli
Görüşçüler her zaman varlıklarını koruyacak ve her dönemde dimdik ayakta
olacaklardır. Onların varlığı zamana, konjonktüre, şartlara bağlı değildir.
Alınan oy yüzdesiyle hiç ilgilenmezler. Çünkü onlar self motivasyona
sahiptirler. Milli Görüşçüler, kimsenin kendilerini motive etmesine ihtiyaç
duymazlar. Onlar her daim kendinden
motivasyonludurlar.
Evet, milletvekili adayları kamuoyuna tanıtıldı, seçim
bildirgesi açıklandı. Şimdi hep beraber, yüksek tempoyla çalışma zamanı.
Adaylar ve teşkilatlar büyük bir aşkla şevkle arazide çalışıyorlar.
Adaylar ve teşkilatlar çalışacak ki, gerçekler ortaya
çıksın.
Adaylar ve teşkilatlar çalışacak ki, Türkiye düzlüğe
çıksın.
Adaylar ve teşkilatlar çalışacak ki, akan kan dursun,
barış ve esenlik egemen olsun.
Ülkemizde, bölgemizde ve İslam âleminde çok tehlikeli
gelişmeler yaşanıyor. Birçok İslam ülkesi istilalar, işgaller ve iç savaşlarla
boğuşuyor. Kimi devletler küresel haydutların pençesinde kıvranıyor, kimisi
bölünmenin acısını yaşıyor. Çevremizde tutuşturulan ateş bir ucundan bizi de
yakmaya başladı. Yaşanan gelişmeler iyi incelendiğinde tam bir savaş halini
yaşamaktayız. Adı konulmasa da bu bir üçüncü dünya savaşıdır. Milli Görüş
Lideri Başbakan Erbakan, milenyumun başında uyarmıştı. Bugün yaşamakta
olduğumuz acıları o, o günden haber verdi. Yıllar öncesinden Suriyenin işgal
edileceğini, sıranın Türkiyede olduğunu müteaddit defalar anlattı.
Bütün bu olumsuz gelişmeler göz önünde bulundurularak en
olumlu neticeyi elde etmek, ülkemize ve İslam âlemine kurulan tuzakları boşa
çıkarmak için var gücümüzle çalışacağız. Gayret bizden tevfik Allahtan.