Bugünün  çocuklarının yarınlara bırakabilecek bir şeyleri yok. Üretmekten çok tüketmeye odaklılar. Vakit, emek, bilgi ve sevgiyi tüketmekte mahirler. Anne babaya hürmet noktasında yetersizler, onları hizmetkârları olarak görüyorlar.

İnsani ilişkilerini menfaatleri doğrultusunda şekillendiriyor, menfaatlerinin bittiği noktada ise sırtlarını dönüyorlar. Yarışı seviyorlar. Yaşamın tamamını yarışa çeviren bu çocuklar vakti kazandım kaybettim endişesi ile tüketiyorlar.

Kendilerinden daha başarılı, daha zeki, daha varlıklı daha çok imkâna sahip olan kişileri rakip olarak görüyor ve dostluk kuramıyorlar.

Bugünün çocukları israfı seviyor, ellerindekini kendi hakları olarak gördüklerinden istedikleri gibi savuruyorlar. Zaman israfını ise eğleniyorum, hoşça vakit geçiriyorum diye gerekçelendirerek işin içinden çıkıyorlar.

Dirençleri düşük, küçük bir olay karşısında dahi depresyona giriyor ve yaşadıkları güçlüklerle başa çıkamıyorlar. Anne babaya bağımlılar, onların desteği olmadan ayakta kalamıyorlar. Duygusal anlamda olgunlaşamadıklarından büyük bir kısmı evlilikte sorun yaşıyor ve bundan aileyi ya da eşi sorumlu tutuyorlar.

Bugünün çocukları sevgiye, ilgiye açlar. Her şeye sahipler fakat asıl sahip olmaları gereken şeylerden mahrumlar.

Bizim mahallenin çocukları bunlar. Fakat başka dünyaların insanı olarak büyüyor ve yaşıyorlar. Oysa biz büyükler istikbalimizin bu çocukların çabaları ile parlayacağına inanıyor ve onlardan çok şey bekliyoruz. Fakat onların kendi sorunları ile dahi başa çıkacak güçleri yok.