24.9.2015 Perşembe günü Kurban bayramıdır ve onu icra etmeye hazırlanıyoruz, hazırlanmalıyız. Ama nasıl bir hazırlık yapmalı, nasıl bir bayram yapmalıyız Öyle bir bayram yapmalıyız ki hem halk razı olsun ve hem de Halık. Çünkü:
Kurban bayramı bir hayvan keserek sadece aileleri ve çevresindeki fakirleri et nimetine kavuşturma bayramı değildir.
Bu bayram babalar örneği İbrahim’in (as) oğlu İsmail’i Allah uğruna kurban etme sınavını kazandığı bir günün bayramı, bu bayram bütün Müslüman babaların kendi yerlerine kurban keserek veya kesenlerle İslami ilişkiler kurarak Allah için büyük fedakârlıklar yapabileceklerini taahhüt ettikleri işlemin bayramıdır.
Bu bayram anneler örneği (Hz. İbrahim’in eşi) Hacer validemizin oğlunu kesilmekten kurtar diye üç defa ısrar eden insan kılığına girmiş olan Şeytan’ı üç keresinde de reddeden ve böylece oğlu İsmail’i Kurban vermesinden kalma bütün Müslüman annelerin Allah için büyük özveride bulunacaklarına söz verdikleri günün bayramıdır.
Bu bayram gençler örneği Hz. İsmail’in Allah’ın emri diye kurban olmak üzere boynunu teslim ettiği günün bayramı ve böylece tüm inançlı gençlerin gerektiğinde dinleri uğruna boyunlarını verebileceklerini taahhüt edecekleri bir bayramdır.
Bu bayram İsmail ve babası İbrahim’in şeytanı üç yerde kovdukları, ona ve onun gibi insanlara pabuç bırakmadıklarını, bırakmayacaklarını ilan ettikleri olayın bayramıdır.
Bu bayram İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden l316 sene önce son Peygamber Hz. Muhammed’in ağzından dökülen ve tüm insan haklarına garanti getiren VEDA HUTBESİ’nin okunduğu günün ve milyonlarca Müslümanın Arafat’ta günahlarını döktükleri, dinleri, milletleri ve ülkeleri için en güzel şeyleri yapmaya niyetlendikleri sezonun bayramıdır.
Bu bayram tüm hacıların makamları, babaları, aşiretleri ve ırklarıyla iftihar etmeyi bırakarak Allah’ın kulu olmak ve onun dini ile iftihar etmeye söz verdikleri, yahut söz verecekleri Müzdelife vakfesinin bayramıdır.
Bu bayram yine tüm hacıların Mina’da sembolik olarak Şeytanı taşlamak suretiyle tüm kötülüklere, Şeytani tuzaklara karşı koyacaklarının provasını yaptıkları günün bayramı ve ayrıca milyonlarca Müslümanın ülkelerinde, yüzbinlerce hacının da Mina da Kurban keserek Allah’a yaklaştıkları ibadetin bayramıdır.
Bu bayram milyonlarca Müslümanın kendi yurtlarında büyüklerini tavaf edercesine ziyaret ettikleri ve yüzbinlerce hacının da Allah’ın sembolik evi Kabe’yi tavaf ederek oraya gönülden bağlandıkları, hatta Kabe’nin sağ kolu haline geldikleri, başka bir ifadeyle Allah’ın evinin mesajını ulaşabildiklere yerlere götüreceklerine söz verdikleri ibadetin bayramıdır.
Bu bayram iki milyarı bulan Müslümanların kendi yurtlarında yakın uzak demeden birbirini ziyaret ederek İslami ölçüler içinde kaynaşırken milyonlarca müslümanın da Safa ile Merve noktaları arasında sa’y ederek (yürüyüş yaparak), Hacer validemizin oğlu İsmail’e yiyecek ve içecek bulmak için gidip gelişini taklit ederek velisi bulundukları çocukların rızık ve geçimini temin etmek veya iş bulmak için bir kapıya en az dört kez gidecekleri sözünü verdikleri yürüyüşün bayramıdır.
Nihayet bu bayram binlerce hacının örnek bir Müslüman, üstün meziyetlerle donanmış bir insan ve milletine daha faydalı olacak bir eleman olarak ülkesine dönmeye hazırlandıkları bir sezonun bayramdır. Artık bu bayram için mübarek olsun demeye gerek bile kalmadığı anlaşılmıştır; ama bu bereketin devamını isteriz elbette. Öyleyse şöyle bir niyaz ile bitirelim yazımızı:
Bayramınızın bereketi (bol hayrı) daim olsun.