Amerikalıların sürekli PYD’den yana tavır almaları ve Türkiye’nin isteklerini duymazdan gelmeleri bizimkileri “çileden” çıkarmış vaziyette!
“Türkiye’yi PYD ile aynı kefeye koyan açıklamalar kabul edilemez” diyorlar!
Aynı kefeye koyan kim? Aslında Amerikalılar Türkiye ile PYD’yi aynı kefeye koymuyorlar ki!
PYD daha “ayrıcalıklı” bir kefede!
Türkiye ise “bambaşka” bir kefede!
Arada sırada gönlümüzü okşayan birkaç cümle ile işi idare etmeye çalışıyorlar!
Ama öncelikleri PYD ve onun uzantıları! Çünkü PYD’liler ile birlikte savaşıyorlar!
Türkiye’nin PYD’ye karşı tavırları ise doğrudan doğruya Amerikalı askerleri de hedefe koymuş oluyor!
Hâl böyle olunca, “Türkiye’yi PYD ile aynı kefeye koyan açıklamalar kabul edilemez” sözünün bir anlamı kalıyor mu?
Bu noktada Türkiye’nin üzerine büyük sorumluluk düşüyor!
Türkiye’nin “kimin gerçek dost, kimin gerçek müttefik” olduğu konusunda acilen bir karara varması gerekiyor!
Bakın son günlerde Amerika’dan gelen tüm açıklamalar PYD’yi değil Türkiye’yi uyarıyor!
Ve sıkça, “PYD’yi bırakın IŞİD ile mücadele edin” uyarısı yapılıyor!
Amerika bölgede PYD’yi “dost olarak” görüyor ve onu feda etmek istemiyor!
PYD’nin PKK’nın bir uzantısı olduğunu bildiği halde silah yardımı yapmaktan geri kalmıyor!
Bugün Cerablus’ta Türk tanklarına karşı kullanılan müttefik silahlarını yarın Türkiye sınırları içinde PKK’nın kullanmayacağını kim garanti edebilir?
Tam bir kör dövüş yaşanıyor!
Bu dönemde sağlıklı tespitler ve yorumlara ihtiyaç var!
Her şey apaçık ortada iken hâlâ, “Bizi PYD ile aynı kefeye koyamazsınız” demenin anlamı var mı?
PYD’nin ayrıcalıklı muameleye tabi tutulduğunu görmek ve ona göre politika geliştirmek gerekiyor!
Zira adamların her açıklaması adeta bu gerçeği suratımıza çarpıyor!
Gerçek dostlarının “PYD ve onun uzantıları” olduğunu daha açık nasıl söylesinler!
Bizce gün gerçeği görmek ve kabullenme günüdür!