Reklamı Kapat

Kur’an 1230. Haftalık Seminer Notlarımızdan – 2

Önceki yazıyla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…

Ne diyorduk? Haftalık Kur’an ve İlim Seminerimizin 1230’uncusunu geçen hafta sonunda yaptık, elhamdülillah… Rûm Suresi üzerindeki çalışmalarımız 37 haftadan beri devam ediyor; bu hafta üzerinde çalışma yaptığımız ayetin anlamını tekrar hatırlayalım…

“Fenzur ilâ âśâri rahmeti(A)llâhi keyfe yuhyî-l-arda ba’de mevtihâ(c) inne żâlike lemuhyî-lmevtâ(s) ve huve ‘alâ kulli şey-in kadîr(un) / Ölümünden sonra yere nasıl da hayat veriyor olan Allah’ın rahmetinin izlerine bak. Kesinlikle O, ölülere hayat verendir ve O, her şeye gücü yetendir.” (Rûm Suresi 50. Ayet) Bu ayetin en başınsa “Fe” harfi ile önceki ayetle bağ kurulmuştur ve metafor devam ettirilmektedir. Metafor demek mecaz ya da istiare yani bir şeyi anlatırken doğadan ve başka bir şeyden alınan güzel bir benzetme demektir.

“Bak” denmekte, “Allah’ın rahmetinin eserine bak” denmektedir. Burada bitki ifadesi geçmemektedir. Bundan dolayı müthiş bir anlatım vardır burada.

Allah’ın yardımı ile Allah’ın kulları başarılı olmuşlar ve eserler veya eser ortaya çıkmıştır. Bu eserlere veya esere bak demektedir. Bu eserlerin meydana geliş şekli de anlatılmaktadır. Allah’ın, ölümünden sonra arza hayat vermesi anlatılmaktadır. Allah’ın kulları bir eser vermeyi başaramamışken, bir nevi arzları ölü iken yani faaliyetler durmuş iken, Allah arzlarına hayat vermiş ve arzları eserlerle dolmuştur.

İkinci kıraate göre bir eser vermiştir. Bu eser/eserler tıpkı yağmurla çıkan bitki/bitkiler gibidir. İfadenin gelişinden sıradan bir yağmurla kuru yerden ot çıkışı da anlaşılmakta, metaforla Allah’ın kullarının başarıya ulaşarak eser/eserler vermesi de anlaşılmaktadır. Ancak önceki ayette yağmurun Allah’ın kullarına isabet etmesi ve fâ-u isti’nafiyye ile iki cümle arasında bağ kurulması bizi bu metaforu devam ettirmeye götürmektedir.

“Kesinlikle O, ölülere hayat verendir” denmektir, ayetin devamında...

Burada da metafor devam etmektedir.

Evet, metafor yani mecaz ya da istiare yani bir şeyi anlatırken doğadan ve başka bir şeyden alınan güzel bir benzetme devam etmektedir…

Buradaki “ölüler” ifadesi hem gerçek ölüleri hem de mecazi ölüleri ifade etmektedir.

Bunlar Allah’ın dini/düzeni/nizamı ile ilgilenmeyen, başka şeylerin peşinde koşanlardır. Bunlar kötü insanlar demek değildir. Bunlar çok çok iyi insanlar olabilirler. İyi insanlar mecazi ölüler iken Allah bir gün onlara hayat verebilir.

Burada üç te’kîd vardır. “Müşedded inne” ile iki, “ibtida lâmı” ile bir olmak üzere üç te’kîd vardır. Buradaki ölüler “el-mevta” marifedir, belirlidir ve Allah’ın hayat vermeye karar verdiği ölülerdir. Eğer ölüler tekil gelseydi yani “el-meyyit” şeklinde gelseydi, o zaman istiğrak ile Allah’ın tüm ölülere hayat vereceği anlaşılırdı ki Allah tüm ölülere hayat vermeyecektir. Bu nedenle çoğul yani “el-mevta” şeklinde gelmiştir. Allah hakiki anlamda da belirli ölülere (tüm insanlara baas yevminde hayat verdiği gibi) hayat verecek, mecazi anlamda da belirli ölülere hayat verecektir. Bu ölüler dirilecek, boş işlerden kurtulacak ve dünyevi hedefler yerine Allah’ın dini/düzeni/nizamı için çalışan kimseler haline geleceklerdir. Önceki ayetteki Allah’ın kulları mecazi anlamda dirilerdir. Çünkü onlar Allah’ın kurallarının geçerli kurallar haline gelmesi için çalışmaktadırlar. Burada ölülere hayat vermekten bahsetmesi bu mecazi olarak dirilenlerin onlara katılacak olmasını ifade etmesindendir.

Ayet en sonunda şöyle sona ermektedir: “O (Allah) her şeye gücü yetendir.”

Allah’ın her şeye gücü yeter. Önceki ayette rüzgârları göndererek kullarına imkânlar sağlamıştır. Her imkânı Allah sağlayacaktır. Şirk sisteminde olan araçlara ve imkânlara ihtiyacımız yoktur. Hatta onların içine girip onların imkânlarından faydalandığınız zaman Allah size o rüzgârları göndermeyecektir. Siz de onlarla beraber ölü olarak kalacaksınız. Eğer dirilmek istiyorsanız Allah’ın izin vermediği şeriata dahil olmamanız gerekir. Siz Allah’ın izin vermediği şeriattan uzak durduğunuzda hiç beklemediğiniz anda Allah rüzgârlarıyla bulutları gönderecek, bulutlardan yağmurlar yağacak, arzınızdan nebatlar yani imkânlar çıkacaktır...

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Reşat Nuri Erol - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.



Şehir Markaları

Siz de şehir markaları arasındaki yerinizi mutlaka alın...

+90 (212) 697 10 00
Reklam bilgi

Anket Akaryakıt fiyatları Erdoğan'ın imzası ile zamlandı! ÖTV zam kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüm anketler