Hazırlık maçları dönemi sona erdi. O dönemde bendeniz çok ciddi eleştiriler yapmaktan kaçınmış, ancak bazı nokta atışlar da yapmaya gayret etmiştim. Takım oyunu açısından bakmış, bazı eksiklikleri dile getirmeye çalışmış ama hiç bir şekilde sonuçlar üzerinde durmamıştım. Oysa lig başka bir şeydir. Bütün kulüpler takımlarını yapılarına göre belirledikleri hedeflere ulaştırmaya çalışırlar.

Evet, cuma akşamı Bursaspor geriye düştüğü deplasman oyununu 2-1 kazandı Adanaspor karşısında... Sonra Trabzonspor, Onazi isimli bitirimi ile eksik, yıkılmış, hasar görmüş Kasımpaşa’yı geçti. Beşiktaş, ligin yeni takımı Alanyaspor’u dörtledi ve Konyaspor da az kalsın kazanacağı maçı Rize’de 1-1 bitirdi.

Şimdi açalım biraz... Beşiktaş, ligin yenisi Alanyaspor karşısında farklı bir galibiyet imza attı. Rakip, kurulduğundan bu yana ilk defa birinci kademe ligde oynuyordu. Yepyeni bir takım kurmuşlar. Ben Alanyaspor’u ferden iyi ancak birbirini tanımada güçlük çekmekte olan oyuncuları sebebiyle henüz takım olarak görmedim. Ama yine yönetimi takımın ve hocasının arkasında durursa, onlar ligde kalırlar. Beşiktaş ise Adriano dışında eski tas eski hamamdı. Top alışverişleri yerinde, mücadele açısından eksik yok, topun arkasına geçişte Quaresma hariç neredeyse tam not... Eh, Gomez›den yoksunsan elinde Cenk var... O da iki golle yarınlara umut taşıdı. Oğuzhan ise ben şimdiden yazayım, bence son yılların en muhteşem golünü attı. Bendeniz çok eskileri de izlemiş bir kişi olarak son yıllarda böylesine muhteşem bir gole hasrettim. Savunma rakibin ferdi özelliklerine çabuk engel oldu. Necip jokerlik görevini bir kere daha yaptı. Ama bu Adriano ne çabuk sakatlandı öyle... Acaba diyorum, Barcelona gibi bir kulüp bu oyuncusunu nasıl da bedava verdi? Neyse, Tolgay yeni Sosa olur mu? Bu maç henüz takım olamamış bir rakip karşısında bile bize ipucu vermedi. Tosiç mi? Hani şu bizim spor medyasının bu ne biçim adam diye geçen sezon yüklendiği oyuncu, hep sol kenar, hem de stoper oynadı. Zaten geçen sezonun son beş maçında da takımın en iyi değil miydi? Sonuçta bu maç Beşiktaş’ın bu sezon da silip süpüreceği anlamı gelecek gibi değildi. Kötü müydü? Hayır! Ama...

Trabzonspor’un yeni takımı diyeceğim ama sekiz eski oyuncuyla başlandı maça... Sonradan girenler için ahkâm kesmek çok erken göründü. Kasımpaşa›nın orta alanı öylesine tarla gibiydi ki, Onazi aldığı her topla mesafe kat etti, kaleye gitti, goller attı, paslar verdi. Tamam, bu oyuncu da kalite var. Sürat ve teknik üst düzeyde... Ancak her rakip böylesine tarla sunmaz. Ekici ve Okay gibi topla iyi oyuncular bu maçta bence sadece karşılama ve fizik güç mücadelesi verdiler. Oysa Onazi ile bunların de saha değiştirerek alış veriş yaptıklarını düşünün.  Önde Yusuf hep aktif ama dağınık idi. Muhammed mi olacak bu sezon da Trabzonspor›un son adamı, bunu çok merak ediyorum doğrusu... Kasımpaşa mı? Kaybettiklerinin yerine kimseyi koyamamış. Zaten yönetimi de istekli değil... Lig değiştirirseniz bir daha zor geri dönersiniz...

Aykut hocanın Konyaspor’u henüz geçen sezondan bir şeyler sunmaktan uzak göründü. Rizespor ise yenileriyle uyum sürecinde... Bu maçın hakkı beraberlikti. Ama Konyaspor’dan beklenen çok şey var bu sezon. Bekleyip göreceğiz.

Ben bu Beşiktaş ve Trabzonspor maçlarının hakemlerine iki satır değineceğim. Barış Şimsek ve Hüseyin Göçek kardeşler; ne olur hakiki faulleri çalın, olmayanları çalmayın!