Beyaz Saray a siyahi başkan... ABD bu aşamaya kolay kolay gelmedi. Amerika kıt ası keşfedildikten sonra, Avrupa dan, bu kıtaya muhacere başlamıştı. İşli işsiz, ipten kazıktan kurtulan, bu yeni kıtada mevcud altın, gümüş gibi zenginlikleri yağmalamak isteyen, bir sürü maceraperest Amerika ya akın etmişti.

Uzun süre büyük karmaşa ve kaos süreçleri yaşandıktan sonra ABD kuruldu, ama bu kuruluş esnasında Amerika nın yerli halkını teşkil eden Kızılderililer ve İnkılar, katliama tabi tutuldu. ABD, bu insanların cesetleri üzerinde gelişti.

Bu zulümler de yetmedi, Afrika dan ve az gelişmiş ülkelerden vapurlar dolusu zenci esir edilerek ABD ye getirildi, onlara adeta hayvan muamelesi yapıldı. Bu zavallılar sizin deriniz siyah diye insan haklarından tamamen mahrum bırakıldılar.

Uzun söze ne hacet, sekiz on seneden beri Bush un Irak ta, Afganistan da yaptıkları, şu anlattığımız ABD nin ve halkının, ne derece insaftan, merhametten nasipsiz olduğunu gösteriyor. Ama bütün bu hunharlıklara rağmen yine de, ABD hayranları bu devlete süper devlet, üstün medeniyet diyebiliyorlar.

Barack Obama nın bir sürpriz yaparak, Beyaz Saray a ilk siyahi başkan olarak seçilmiş olması, bizce tarihin en önemli bir değişim olayı olarak alkışlanmalıdır.

Bu yeni gelişme, İslâm ın emirleri ve temel gerçeklerinin ışığı altında değerlendirilecek olursa (toplumların, İslâm ın nurunu yaklaştıkları oranda medeni, bu nurdan uzaklaştıkları oranda medeniyet dışı) oldukları görülür.

Aslında bu alkışlar bilerek olsun, bilmeyerek olsun, İslâm gerçeğine yapılmış sayılır çünkü:

İslâm ne buyuruyor Acemin Araba, Arabın Aceme, Türkün Kürde, Kürdün Türke ırk ve renkleri bakımından bir üstünlüğü yoktur.Çünkü Kur ân-ı Kerîm de "İnni ekremeküm indallahı etkaküm" âyeti kerimesi vardır. Kerim ve üstün olma, ancak insanların Allah a iman etmeleri ve Allah tan korkmaları iledir. Bütün insanlara, kardeş ve eşit muamelesi yapmalarıyla sağlanabilir.

Bir Hadis-i Şeriflerinde PeygamberEfendimiz, "Başınıza emir (yani idareci) olarak getirilenlerin, saçları siyah üzüm gibi kıvırcık bir zenci dahi olsa, ona itaat ediniz" buyurmuşlardır.

Bu prensiplerin ışığı altında, hareket ederek, Beyaz Saray a bir siyah deriliyi seçme faziletini gösterdiği için önce ABD seçmenini tebrik etmek gerekir.

Irkçılık deyip geçmeyiniz. Irkçılığı ideoloji haline getiren Hitler, Alman ırkı, üstün ırktır, efendi ırktır. Bütün dünyayı ele geçirip insanlığı biz yöneteceğiz diye, İkinci Dünya Harbi nde, 40 milyonu aşkın insanın helâk edilmesine sebebiyet vermedi mi

Bendeniz, Bush u Amerika nın Hitler i diye eleştirmiştim. Bu sebepten Bush u savunan yayın organları, beni en tehlikeli yazar olarak ilan etmişlerdi. Bush u iktidardan düşüren ABD seçmeni Obama yı, Beyaz Saray a taşımakla bu görüşümüzde ne kadar haklı olduğumuzu teyit etmiştir.

Bilindiği gibi Bush, Afganistan a ve Irak a saldırırken:

-Bizden olanlar vardır, bizden olmayanlar vardır. Bu bir Haçlı Savaşı dır diye dünyayı, iki kısma ayırmıştı. Hitler in, kurmaya çalıştığı yeni nizam ise Bush tarafından Büyük Ortadoğu Projesi olarak adlandırılmıştır. Bush un Dışişleri Bakanı Condoolezza Rice, biz Türkiye dahil 30 İslâm ülkesinin siyasi haritasını değiştireceğiz diyerek bu yeni müstemlekecilik hareketini başlatmış, Guantanamo zindanları bu maksatla ihdas edilmişti.

Temennimiz, Obama nın bu safsata projeden derhal vazgeçmesidir. Bush a destek veren siyasilerimiz de, yanlıştan dönmek fazilettir, deyip beyaz bir sayfa açarak BOP un eş başkanlığından istifa etmelidirler.

Zira bilindiği gibi, Bush, BOP a dahil ülkelerde, ırk, mezhep, dil ayrımlarını kamçılayarak bu ülkeleri parçalayıp bölme siyasetini uyguluyordu. Talabani yi, Barzani yi aleyhimizde bir ali kıran baş kesen olarak kullanıyor ama zahiren yüzümüze gülüyordu.

Eğer Obama, ABD nin derin devleti karşısında dik durmasını başarırsa, bütün bu problemler kendiliğinden silinip gidecektir.

ABD ve dünya siyasetinde yine de bir yeni adım atılmıştır. Şimdilik daha fazla ümide kapılmak ihtiyatsızlık olur. Zira Siyonistler ve Evangelistler, Obama dan bir şekilde kurtulmak için ABD yi karıştırabilirler.

NETİCE: Bütün insanlığa ışık tutacak, insanlığı kurtaracak manevi hazineler bizim medeniyetimizde mevcuttur. Ecdadımızın tarihinin diğer milletlerin tarihinde mevcut olan, müstemlekecilik, insan haklarına tecavüz, din, ırk ve mezhep ayrılıklarını vesile yaparak katliamlara tevessül etmek bizim sicilimizde mevcut değildir. Mesela Sultan Alparslan Malazgirt Meydan Muharebesi ni kazandıktan sonra, Bizans imparatorunu esir almış, fakat onu idam etmeyip, affederek sarayına göndermiştir. Fatih Sultan Mehmet hazretleri, İstanbul u fethettikten  sonra, bir ferman yayınlayarak, Yahudi olsun,Hıristiyan olsun bütün din ve mezhep mensuplarına, din, vicdan ve en geniş ölçüde, insan hakları tanımış, herkesin malının, canının, namusunun, teminat altında bulunduğunu ilan etmiştir.

Çünkü, bizim Peygamberimiz bütün insanlığın kurtuluşu ve saadete, selamete erişmesi için bizlere en büyük örneği göstererek, Mekke nin fethinden sonra, kimseden intikam almamış, bütün düşmanlarını affederek milletimize ve bütün devlet adamlarımıza ışık tutmuştur.

Görülüyor ki, insanlar ve toplumlar, İslâm gerçeğine yaklaştıkları oranda medeni, uzaklaştıkları oranda medeniyet dışıdırlar.