Türkiye ye bu yasağı kim koymuş   ABD ye endeksli hükümetlerimiz.

Bilhassa Başbakan ve maiyetindeki sivil, asker heyetimize, Bush bu görüşü kabul ettirdi. Size istihbarat dahil, her türlü desteği vereceğiz dedi ve illa, asla bizim Kuzey Irak ta oluşturduğumuz, ilan safhasına kavuşturduğumuz, kukla devlete dokunmayacaksınız dedi.

Evet bizimkiler de tıpış tıpış, bu bir nevi başımıza yeni bir çuval geçirilmesi olayına benzer teklifi kabul ettiler.

Üstelik ABD, bir küstahlık daha yaptı, siz Türkiye olarak Barzani nin başında bulunan bu kukla oluşumla iyi münasebetler kuracaksınız, dayatmasında bulundu, bizimkiler, buna da peki dediler.

Bu peki deyiş çok büyük bir tarihi yanılgı idi. Çünkü Kuzey Irak taki oluşumu, ABD-İsrail ikilisi, sırf ülkemizi bölmek için ihdas etmişler idi. Çünkü doğuyu karıştırmak için bir İsrail kafi gelmiyordu. İkinci bir İsrail e ihtiyaç vardı.

Bu ne demektir: Bir sizin ülkenizin güney temeline derin bir hendek kazacağız, bu temelin altı boşalınca binanızın dengesi bozulacak, temeli kazılan, dengesi bozulan bir binanın yıkılması, bölünüp parçalanması kolaylaşacak...

Aklımızı başımıza alalım, anlamsız ve sonu gelmez tartışmalarla daha fazla zaman kaybetmeyelim. Adamlar açıktan açığa, biz sizi böleceğiz amma gücünüze gitmesin, olur böyle şeyler demeye getiriyorlar.

Görülüyor ki, vatan ve milletimizin bölünmez bütünlüğü, yakın bir tehlike ve tehditle karşı karşıyadır.

Her ne pahasına olursa olsun, Kuzey Irak a girmeliyiz. Bu bataklığı kurutmak için gerekeni derhal yapmalıyız. Bu konu asla şakaya gelmez. Efendim, ABD yi kızdırmayalım, ala külli hal iyi geçinmeye devam edelim aymazlığı ile bir yere varamayız.

Ecdadımız Birinci Dünya Savaşı ndan sonra, yedi düveli, Birinci Dünya Savaşı nın galiplerini, karşısına almasaydı, Kurtuluş Savaşı nı başlatmasaydı biz bu günlere kadar esir bir millet olarak boynu bükük zillet içinde kalacaktık. İşte karşılaştığımız durum bu derece ciddidir. Bu derece kesin, açık ve sert tedbirler almamızı gerektirmektedir.

Emperyalistler, genç cumhuriyetimizi bölmek için, sağ-sol kavgası başlattılar olmadı. Türklük-Kürtlük nifakı çıkarmak istediler olmadı. Mezhep farklılıklarını kaşıdılar olmadı. Şimdi bir Ergenekoncu olan olmayan, laikliği kabul edenler etmeyenler kutuplaşmasını ortaya attılar.

Bu ikilemlerin içe dönük haklılık payları üzerindeki tartışmaların sebebi ne olursa olsun, dozajını kaçırırsak, bu bizim aleyhimize olur. Zira döğüş halinde olan iki horozu yakalamak çok kolaydır.

Uyanık olalım, nifak üstüne nifak, bataklık üstüne bataklık, kambur üstüne kambur üreten dış güçler için kolay bir av durumuna düşmek gibi bir gaflete düşmemeliyiz.

Efendim, ABD değişiyor, Barack Obama, McKeyn ikilisi Irak tan asker çekmek kararında, siyonistlerin, evengalistlerin dediği olmayacak şeklindeki yorumlarla kendimizi aldatmayalım. Bu mülahazarlar yersizdir. Bunlar her seçim kampanyasında ortaya atılan, aşırı abartmalı geçici seçim vaadlerinden ibarettir.

Zira ABD nin derin devleti konumunda olan kart ve katılaşmış siyonistler, asla Ortadoğu ya, İslâm ülkelerine dönük emperyalist emellerinden vazgeçmeyeceklerdir. Eski hamam eski tas, seçim heyecanı geçtikten sonra, başlattıkları haçlı savaşına kaldıkları yerden devam edeceklerdir.

Türkiye nin terörle mücadelesinde mevcut politika yanlıştır. Bu politika değiştirilmelidir. Türkiye zoru başarmak zorundadır. Sivrisinekleri avlamaya mahkûm ve mecbur kısır politikadan dönülmeli, yeni kalıcı, netice alıcı, bataklıkları kurutucu bir strateji tesbit edilmelidir.