Soru: Bir şahıs,
Türkçe Olimpiyatlarıyla ilgili çok sayıda mektup aldığını, bu mektuplarda:
Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin de Türkçe Olimpiyatlarına katıldığının
yazıldığını ifade ederek kendisi de bu fikre onay verdiğini belirtti. Bu,
mümkün müdür
Cevab: Bismillâhirrahmânirrahîm. Böyle bir şeyin olması
mümkün değildir. Dinî prensiplerimize ve millî kültürümüze tamamen aykırı bir
şekilde vaki olimpiyatlara, değil Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin teşrif
etmesi, ben Müslümanım, Ben Mü minim diyen bir şahsın katılması caiz değildir. Dini emirlerimizin inkâr edildiği, alaya
alındığı, haramların işlen¬diği yerlere girmek ve böyle kimselerle bir arada
bulunmak kesinlikle haramdır.
ALLAH Teâlâ şöyle buyuruyor:
ALLAH Teâlâ size Kur an-ı Kerim de: ALLAH Teâlâ nın
ayetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman,
başka bir söze, başka bir konuya geçmedikleri sürece o kimselerle birlikte
oturmayın. Aksi halde siz de onlar gibi olursunuz, diye hüküm indirmiştir.
Şüphesiz ki, ALLAH Teâlâ münafıkların ve kâfirlerin hepsini cehennemde
toplayacaktır. [1]
Ayetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları
gördüğün zaman, başka bir söze, başka bir konuya geçmelerine kadar onlardan yüz
çevir, uzak dur. Eğer şeytan sana unutturursa, hatırladıktan sonra artık o
zalim toplulukla birlikte oturma. [2] Her iki ayet-i kerimedeki mesaj genel olup, günümüzde de: Ben Mü minim,
Müslümanım diyen bir kimse böyle haramların işlendiği; dini emirlerin alaya alındığı,
inkâr edildiği, dininin aleyhinde konuşulduğu yerlere kesinlikle girmeyecektir.
Peygamber Üzerine
Yalan Söylenmez
Olimpiyatları yapıyorlar, genç kızları çıkartıp
erkeklerin karşısında canlı olarak açık-saçık bir şekilde onlara baktırtarak
şarkı söyletiyorlar. Tenkitler gelince de, can simidi rüya. Rüyalara
sarılıyorlar ve Hz. Peygamber, Türkçe Olimpiyatları na geldi. Tweetleri ikiye
katlayın, Peygamber gelmiş dershane arsasını teftiş ediyormuş, diyorlar. Bu da,
ayılıp bayılıyor orada. Daha neler var; gencecik kızlarla erkekler kucak kucağa
oturmuş şarkı söylüyor, Peygamber de oraya teşrif ediyormuş. Bir de sadece
kendisi görmemiş, 10 tane müridi görmüş. Rüya da değil diyor. Tecessüm etti
yani cisimlendi, peygamber geldi diyor. Peygamber üzerine yalan söylenmez ALLAH
Teâlâ dan korkmak lazım! Peygamberi yalanına alet eden cezasız kalmaz. Evet, Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz de
gelmiş olimpiyatlara katılmış diyorlar. Gelmiş ama nasıl gelmiş Eli sopayla
gelmiş olmasın
Çünkü Ebû Seidil-Hudri (R.A.) den rivayete göre
Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz bakın ne buyurmuş:
Sizden her kim bir münker, kötülük görürse, onu eliyle
değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin.
Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine girsin ki, bu
imanın en zayıf derecesidir. [3] Türkçe
Olimpiyatları adı altında yapılanlar: Haramların, helal kabul edilmesidir, din
tahrifatıdır. Çok değil, bundan 15-20 sene evvel böyle bir programa Müslümanların
tepkisi, çok fazla olurdu. Bugün ise bu
yapılanlara kimse tepki göstermiyor. Neden Çünkü bütün bunları Müslümanım
diyen insanlar yapıyor ve haramlar helalleştiriliyor. İşin en tehlikeli yönü
de, işte burası. Bir de diyorlar ki: Efendim, İslâmiyet tam olarak yaşanırsa,
başkaları ürkermiş ve İslâmiyet i kabul etmezmiş. Bak hele sen... Bu nevi düşünceler: Şeytanın
telkinatıdır, insî şeytanların üfürmeleridir. Bütün bunlar, Papa ya yazılan
mektuplarda: sizin misyonunu-zun bir parçası olmak isterim temennisinin bir
sonucudur. Peki, Papa nın misyonu nedir
Hristiyanlığı ayakta tutmak, yaymak. Papa nın sözünü tasdik eder imza atarım,
diyor. Bunları diyen kimse: İslâm Dininden çıkmış olur. Müslüman, hayatının her
safhasında, her anında, her yerde, her makamda Müslümanca yaşamalı, Müslümanca
davranmalı, Müslümanca konuşmalıdır. Kim ne derse, kim ne düşünürse
düşünsün. Biz Müslümanlar, nefis
muhasebesi yapalım ve kendi kendimize şu soruyu soralım: Biz kimi razı
etmeliyiz, kimin rızasını tahsil etmeliyiz Cevap elbette ALLAH Teâlâ nın olacaktır.
Olmalıdır. Öyle ise gereğini yerine getirelim. Bu cevap, lâfta kalmasın...
ALLAH Teâlâ şöyle buyuruyor:
ALLAH, mümin erkeklere ve mümin kadınlara, içinde ebedî
kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde güzel
meskenler vaat etti. ALLAH Teâlâ nın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte büyük
kurtuluş da budur. [4]
ALLAH Teâlâ, iman
edip güzel ameller işleyenlere, yukarıdaki ayet-i kerimede ve daha birçok başka
ayet-i kerimelerde çeşitli cennet nimetleri vadetmiştir. Fakat bu ayet ALLAH
Teâlâ nın rızasının, bütün mükâfatlardan daha üstün olduğunu bildirmekte ve
böylece dini ve ahlaki vazifelerin en yüksek gayesinin ALLAH Teâlâ nın rızası
olduğunu ortaya koymaktadır. Çünkü diğer cennet nimetleri daha ziyade bedeni ve
hissi taleplerimiz olduğu halde ALLAH Teâlâ nın Teâlâ nın rûhumuzun talebi ve
özlemidir. Çünkü En büyük şey ALLAH Teâlâ nın rızasıdır.