15 Kasım Perşembe günü, 1 Muharrem 1434 olup HİCRÎ YILBAŞIDIR. 14

Kasım Çarşamba gününü 15 Kasım Perşembe gününe bağlayan gece de Hicrî

yılbaşı gecesidir.

Hicrî yeni yılımızı tebrik eder, İslâmın ve Müslümanların aziz ve

mansûr olmasına, maddî ve manevî hayırlara vesile olmasını Cenab-ı

Hakdan dilerim.

Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimizin Mekke-i Mükerremeden Medine-i

Münevvereye hicret, göç etmelerini tarih başlangıcı olarak esas alan

takvime "hicrî takvim" denir. Bu takvim, ayın yörüngesi üzerindeki

dönüşüne göre düzenlendiği için: "Kamerî, ay takvim", bütün İslâm

ülkelerinde kullanılageldiği için de "İslâm takvimi" diye de

isimlendirilmiştir.

Oniki ay esasına dayanan hicrî takvim yılı, Muharrem ayı ile başlar

ve Zilhicce ayı ile sona erer. Hicrî, kamerî aylar şunlardır: "Muharrem,

Safer, Rebiulevvel, Rebiulahîr, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Receb,

Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce. Lütfen ezberleyelim ve

çocuklarımıza da ezberletelim.

Bu ayların uzunluğu 29.5 gündür, bundan dolayı bazı aylar 29,

bazıları da 30 gün olur. Bu aylarda rüyet yani hilali görmek, esas

alındığından hangi ayın 29, hangi ayın da 30 gün olacağı kesin olarak

ancak hesap ile değil, rüyet ile tesbit edilebilir. Çünkü hilalin

seyyaletinden dolayı hareketleri tam olarak tesbit edilememektedir.

Hicrî yıl müddeti: 354 gün 36705 saniye olduğundan miladî takvime göre

hicrî takvim, her yıl onbir gün önce gelir ve hicrî yılın ayları,

mevsimler içinde dolaşarak 33 yılda miladî bir yıl içindeki dönüşünü

tamamlar.

Hicrî takvim, hicretin 16 veya 17. yılında, Hz. Ömer (R.A.)nun

hilafeti esnasında, sahabe-i kiram ile yapılan istişareler neticesinde

uygulamaya konulmuştur. Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz, Rebiulevvel

ayında hicret etmişti. Ancak hicrî yıl, Muharrem ayı ile başladığından

tarih iki ay sekiz gün geri alınıp hicrî takvimin başlangıcı, 1 muharrem

olarak tesbit edildi.

Bütün takvim başlangıçlarına, o takvimi kullananlarca mühim ve

mukaddes sayılan bir hadise esas alınır. Hicrî takvimde de, hicret esas

alınmıştır. Çünkü hicret, Hz.Peygamber (S.A.V.) Efendimiz ve ashabının,

dine hizmet etmek ve İslâm devletini kurmak üzere ALLAH Teâlânın izni

ile Mekke-i Mükerremeden Medine-i Münevvereye göç etmesi olup İslâm

tarihinin bir dönüm noktası ve en önemli olaylarından biridir.

Hicret; İslâm davasının hedefe giden yolunda bir dönüm noktasıdır.

Hicret; İslam toplumunun teşkilatlanması, bir güç haline gelmesi ve

çevresine kendini kabul ettirmesi sürecinin ilk adımı olmuştur. Hicret;

her vesile ile birlik, beraberlik ve dayanışmayı vurgulayan İslamın

hayat bulmasına yol açan önemli bir olaydır. Hicret; imanın maddi güç

karşısında kazandığı zaferin simgesidir. Hicret, ALLAH rızası için;

anadan, babadan, yardan, diyardan, maldan, mülkten hatta candan,

evlattan vazgeçişin, ibretli ve meşakkatli kıssasıdır.