Manisa’nın tarihinin on dördüncü yüzyıla kadar dayandığı bilinmektedir. Bölgedeki ilk yerleşimde yine bu dönemde gerçekleşmiştir. Manisa, şehzadeler şehri olarak bilinir ve son derece önemli bir tarihe de ev sahipliği yapar. Manisa’da görülmesi gereken başlıca tarihi mekanları sizler için kaleme aldık.
Yoğurtçu Kalesi
Gediz Ovası’na tepeden bakan bir konumda bulunan kalenin, on ikinci ve on üçüncü yüzyıl başlarında Bizans tarafından yapıldığı bilinmektedir. Bu yapılar, Neokastron olarak adlandırılmaktadır. Türklerin akınlarından korunmak için inşa edilen kale, Yunusemre ilçesinde yer alır.
Manisa Kalesi
Spil Dağı’nın kuzeyinde bulunan kale, iç kale ve dış kale olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Spil Dağı’nın eteğine kurulan kale, bölge halkı arasında Sandıkkale olarak bilinmektedir. Yapımı ile ilgili net bilgilere ulaşılamasa da kalenin on ikinci yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir. Bizans mimarisinin izlerini taşıyan kale, zaman içerisinde tahribata uğramış olsa da günümüzde hala ayakta kalmayı başarmaktadır.
Aigai Antik Kenti
Köseler Köyü’nde yer alan antik kent, Nemrut Kale olarak da bilinmektedir. Heredot’un paylaşmış olduğu on iki Aiolis kentinden biri olarak kabul edilen Aigai Antik Kenti, Manisa’nın önemli tarihi yapıları arasında bulunur. Bölgedeki kazı çalışmaları 2004 yılında başlamıştır. Tahmin edilen tarihi milattan önce sekizinci yüzyıla kadar inen antik kent, Helenistik dönemde önemli ticaret noktalarından biri haline gelmiştir. Günümüzde kazı çalışmaları hala devam etmektedir. Alanda üç katlı agora, yapıyı taşıyan taşlar, meclis binası, tiyatro ve tapınak gibi pek çok antik kalıntı yer alıyor.
Thyateira Antik Kenti
Akhisar ilçesinde yer alan bu antik kentin tarihi, milattan önce üç bin yılına kadar dayanıyor. Thyateira ismi aynı zamanda Akhisar ilçesinin antik dönemde kullanılan adıdır. Thyateira Kilisesi’nin de içerisinde yer aldığı antik kent, çevre yollarının kesiştiği konum olması nedeni ile askeri ve ticari olarak da büyük bir öneme sahip olmuştur.
Sardes Antik Kenti
Sart adı ile de bilinen bu antik kent, Salihli ilçesinin Sart Kasabası’nda yer alır. Sardes Antik Kenti, yaklaşık olarak dört bin yıllık bir tarihe sahiptir. Hristiyanlığın yayılmasında önemli bir role sahip olan antik kent, Batı Anadolu’nun önemli yedi kilisesinden birine de ev sahipliği yapmaktadır. Kentte gerçekleştirilen araştırmalar neticesinde buradaki ilk yerleşimin Demir Çağı’nda olduğu anlaşılmıştır.
Alaşehir Philadelphia Kilisesi
Antik kentin büyük kısmı şehrin yerleşim yerinin altında kalmış olsa da bazı kalıntılar hala gözle görülebilmektedir. Antik dönemde Permagon Kralı II. Attalos Philadelphos tarafından kurulan yerleşim alanı, pek çok tapınağa ve festivale ev sahipliği yapmasından dolayı ‘Küçük Atina’ olarak da anılmaktadır.
Lidya Kral Mezarları
Lidya Krallığı’ndan kalan en önemli tarihi yapılardan birisi de Bintepeler Tümülüsü olarak da bilinen mezarlardan oluşur. Görüntü olarak Mısır Piramitlerinim andıran tümülüsüler, Salihli ilçesinde bulunuyor. Tümülüsülerin milattan önce altıncı ve yedinci yüzyılda yapıldığı düşünülmektedir. Yaklaşık olarak yüz elli bin dönümlük bir alanı kaplayan bölgede, çeşitli büyüklüklerde doksan civarında tümülüsün olduğu bilinmektedir.
Kız Köprüsü
Adala Kasabası’nda sınırlarında alan Kız Köprüsü, kasabaya altı kilometre mesafede bulunur. Köprünün herhangi bir kitabesi olmadığı için tam olarak ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği bilinmemektedir. Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan köprünün, bu nedenden dolayı Osmanlı Dönemi’nde inşa edildiği düşünülmektedir. Altı gözenekli sütun üzerine inşa edilen köprü, Demirköprü Barajı’nın inşasından sonra işlevini kaybetmiştir.





